Ülkelerin yönetiminde aklın yerini hırs, öfke, intikam duyguları alırsa…
Köktendincilik ülkeye hâkim olup, din maskesi altında savaşlar çıkartılırsa…
Toplumları her zaman felâketler, büyük acılar bekler! Ülkeler yıkılır, masum insanlar can verir…
Ortadoğu'da 9 gündür böyle bir vahşet yaşanıyor.
Katliam, Gazze'ye hâkim olan Hamas örgütünün kalleş saldırısıyla başladı, İsrail'in orantısız şiddetteki vahşi saldırısıyla devam ediyor.
★★★
İsrail cephesi, aşırı dinci ve milliyetçi Siyonist Başbakan Netanyahu ve ekibinden oluşuyor… Bunlar tüm İsraillileri temsil etmiyor. Netanyahu'ya karşı olan aklı başında İsrailliler de var.
Hamas cephesi, dünyada birçok ülkenin terör örgütü olarak kabul ettiği köktendinci Filistinlilerden oluşuyor, bunlar da tüm Filistinlileri temsil etmiyor…
Şimdi, Gazze'de iki dinci düşmanın amansız savaşı var.
Netanyahu'nun emrindeki İsrail uçakları, hastaneleri, okulları, ibadethaneleri acımasızca bombalıyor, masum insanlar can veriyor.
İsrail saldırısı “Hamas'ı cezalandırma” adı altında, kentteki 2 milyon masum insana yönelik etnik temizlik girişimine dönüştü.
Dünya bu vahşet karşısında suskun. Arap ülkeleri de, Birleşmiş Milletler de savaşı sanki bir TV dizisi gibi canlı yayınlarda vicdansızca izliyorlar.
★★★
Vahşet, Gazze'nin yönetimini elinde bulunduran Hamas örgütünün akılsızca düzenlediği kalleş bir saldırıyla başladı.
Hamas militanları gizlice İsrail'e sızdı, müzikli bir eğlence yerini bastı, yüzlerce sivili öldürdü, 200 civarında İsrailliyi esir alıp Gazze'ye kaçırdı.
Bu kanlı operasyon, İsrail Başbakanı Netanyahu için bulunmaz bir fırsat oldu. Çünkü İsrail'de, yolsuzluk suçundan yargılanıyordu ve hapse girme ihtimali vardı. Şimdi savaş hali nedeniyle paçayı kurtardı.
Dünyanın en gelişmiş istihbarat örgütlerine sahip olan İsrail nasıl böyle hazırlıksız yakalandı, Hamas'ın tuzağına nasıl düştü, anlaşılır gibi değil.
“Ortada kurgulanmış bir savaş durumu mu var?” diye soranların şüphelerine hak vermemek mümkün değil!
İsrail, haber verdiği kara harekâtını başlatırsa, bu savunmasız Gazze halkına karşı eşi görülmemiş bir katliama ve soykırıma dönüşecek.
Katil Netanyahu'yu destekleyen, hatta teşvik eden ABD Başkanı Biden de bu insanlık suçuna ortak olacak ve tüm Amerika “soykırımcı ülke” olarak İsrail'le birlikte bir kez daha lekelenecek, lanetlenecek!
NAZİ kafalı Başbakan Netanyahu'nun vahşeti!
Gazze, yoğun bir bombardıman altında yıkılıyor, yanıyor, binalar yerle bir oluyor.
İsrail'in ilan ettiği “tanklı-tüfekli” kara harekâtı başlarsa, saldırı tam anlamıyla katliama dönüşecek.
İsrail Başbakanı, öldürdüğü, yuvalarını yıktığı insanların çoğunun masum kadınlar ve çocuklar olduğunu düşünmüyor bile…
Yalnız o değil… ABD Başkanı Biden da ölen masumlara aldırış etmiyor, İsrail'i katliama teşvik ediyor.
İsrail Cumhurbaşkanı Herzog'un “Gazze'deki siviller de, Hamas'ın yaptıklarından sorumludur” demesi vicdansızlığın zirvesi!
Bu zihniyetin, 2. Dünya Savaşı'nda milyonlarca insanı sırf Yahudi oldukları için öldüren NAZİ kafasından ne farkı var?
Hiçbir devlet İsrail'e “Dur” diyemiyor. Çünkü arkasında çıkarcı ve fırsatçı Amerika var, İngiltere var, insan hakları savunucusu geçinen (!) Avrupa Birliği de var.
Bu savaşın en kısa zamanda durdurulması lâzım. Aksi halde ateş her yanı sarabilir “3'üncü Dünya Savaşı'nın tetikçisi” bile olabilir.
Özellikle büyük devletlerin akıllarını başlarına toplamaları, savaşı durdurmaları gerekiyor!