Sözcü yazarı Rahmi Turan: Şahsen ben AKP'ye oy vermem, neden mi anlatayım

Seçimde kime neden oy vermem?

Seçime sadece iki hafta kaldı.

Türk ulusu kendi kaderini oylayacak…

Ak mı, kara mı göreceğiz.

Cumhuriyet değerlerini yerle bir eden baskı rejimine devam mı?

Yoksa, ülkeyi beş yıl içinde çökerten Tek Adam Sistemi'ne son verip, hak ve hukukun egemen olduğu özgürlükçü bir yönetime kavuşmak mı?

Muhterem halkımız bu ikisinden birini tercih edecek.

Şahsen ben AKP'ye oy vermem. Neden mi? Anlatayım!

■ Bu iktidar, kendine yönelik eleştirileri düşmanlık saydı, rejime muhalif olan herkesi terörist ilan etti.

■ Bu iktidar, 21 yılda Atatürk'ü ve Laik Cumhuriyet ilkelerini yok etmeye çalışıp, tarikat ve cemaatleri güçlendirdi.

■ Bu iktidar, adı katiller ordusu Hizbullah Terör Örgütü ile birlikte anılan HÜDA PAR ve Cumhuriyet karşıtı Yeniden Refah Partisi ile seçim ittifakı yaptı.

■ Hak arayanların yapmak istediği gösteri ve yürüyüşler polis zoruyla engellendi.

■ Halka gerçekleri anlatan, insanlarımızı aydınlatan medya yargı yoluyla cezalandırıldı.

■ 2002 yılından bu yana özgürlükler sınırlandı, adalete güven yok edildi.

■ Eleştiri ihanet sayıldı, toplum “Bizden olanlar” ve “Bizden olmayanlar” diye düşman kamplara bölündü.

■ Siyasetin dili çirkinleşti. Zarafet ve nüktenin yerini küfür ve hakaret aldı.

■ 2017 yılında kendi yaptıkları Anayasa'ya, kendileri uymadı.

■ Milli gelir azaldı, ekonomimiz perişan oldu.

■ Enflasyon ve pahalılık zirve yaptı, çarşı-pazarda fiyatlar kudurdu.

■ Türk Lirası'nın değeri neredeyse yerle bir oldu, ülkenin yoksul insanları daha da yoksullaştı.

■ Yalnız ekonomi değil, Milli Eğitim ve Sağlık Sistemi de çöktü. Ülkemiz uygar Batı'dan iyice uzaklaştı.

■ Seçimi yine AKP'nin kazanması halinde ülkedeki hukuksuzluk, baskı ve yoksulluk artarak devam edecek.

■ Böyle bir yönetim zihniyetine ve dünyada örneği olmayan Tek Adam Sistemi'ne nasıl oy verebilirim? Tabii ki, veremem!

YARIN: “Seçimde kime, neden oy veririm?”

Böyle Adalet Bakanı olur mu?

Nasıl bir Adalet Bakanı'dır bu?

Söylediklerini kulakları duyuyor mu?

Bu zihniyetteki birinin Türkiye adaletini doğru yönetmesi, millete adalet dağıtması mümkün mü?

Adaletten sorumlu olan Bakan Bekir Bozdağ'ın, Şanlıurfa'da “Esnafla buluşma toplantısında” söylediklerini dinleyince tüylerim diken diken oldu, “Vah zavallı memleketim, kimlerin elinde!” diye üzüldüm.

Milletvekili adayı olduğu seçim bölgesinde Adalet Bakanı olduğunu unutan Bozdağ şöyle konuştu:

“Millet İttifakı'na verilen her oy teröre nefes olur, büyük Türkiye'nin yürüyüşüne sekte vurur.

14 Mayıs akşamı Türkiye'de iki fotoğraftan biriyle karşılaşılacak.

Ya şampanya patlatıp bunu sabaha kadar kutlayanlar olacak, ya da temiz alnını şükür için secdeye koyup Rabb'ine hamdedenler olacak…”

Nasıl sözlerdir bunlar? Bir Adalet Bakanı'na böyle ayrımcılık yakışıyor mu?

Bekir Bozdağ'a “Sayın Bakan, milyonlarca yurttaşı suçlayan, aşağılayan  bu sözleri  kendine nasıl yakıştırdın?” diye sormak lâzım.

Türkiye laik bir ülke… Anasaya'nın her vatandaşa sağladığı bir haktır bu… İsteyen şükür namazı kılar, isteyen şampanya içer, sana ne?

TEBESSÜM

Doğum günü armağanı!

Doğum günü sabahı kadın kocasına:

“Dün gece rüyamda bana pırlanta bir kolye taktığını gördüm. Harika bir kolyeydi. Anlamı nedir acaba?” der.

Adam “Akşama anlarsın canım” diyerek işe gider.

Akşam elinde bir paketle eve dönen kocasını gören kadın heyecanlanır, paketi merakla alıp açar, içinden bir kitap çıkar:

“Rüya Tabirleri.”

GÜNÜN SÖZÜ

Hekimi ve hâkimi olmayan bir ülkede yaşamak zulümdür!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.