Ülkemizde yaşanan olaylar son derece can sıkıcı, hatta moral bozucu!
Biri bitmeden diğeri başlayan hakaretler, Laik Cumhuriyet’e saldırılar, çirkin kavgalar tüm yurtseverlere azap veriyor!
Nasıl bir ülke haline geldik?
Memlekette neredeyse her şey tersine döndü!
Ekonomi, çökmüş durumda... Enflasyonun düşmesi, hayat pahalılığının frenlenmesi bir hayal!.. Ortada sadece bomboş vaatler var!
Bir eli yağda, bir eli balda olan tuzu kuruların dışında, ağlamayan, sızlanmayan yok gibi! Milyonlarca insan perişan!
Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla, "laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu" tescil edilen AKP’nin, ülkedeki yapısal yıkımı durdurması, Türkiye’yi düzlüğe çıkartması mümkün görünmüyor!
Ülke böyle dert bataklığında mücadele ederken, bir de gerici kesimin şeriat çığlıklarının ortalığı sarması tehlikeyi büyütüyor!
★★★
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre ülkemizde şeriat rejimi kesinlikle yasaktır!
Şeriat din değil, siyasal bir rejimin adıdır ve Anayasa’mıza göre, şeriatı eleştirmek değil, savunmak suçtur!
AKP’den önceki yıllarda şeriatı övenler tutuklanıyordu...
Şimdi şeriatçılar el üstünde tutuluyor, onu engellemek isteyenler tutuklanıyor!
Son yirmi yılda yerler değişmiş durumda.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre Atatürk’ün manevi şahsına hakaret etmek suçtur... Eskiden Cumhuriyet Savcıları şeriat yaygarası yapanlar hakkında derhal soruşturma açarlardı...
Şimdi adliye koridorlarında bile "Şeriat" diye bağırıyorlar, duyan, aldırış eden yok! Yasalar rafa kaldırılmış!
Ne olacak bunun sonu?
Laiklik tamamen ortadan kaldırılıp ülke şeriat isteyen cemaat ve tarikatçılara mı bırakılacak?
İslâm ülkelerinde yüzlerce şeriat çeşidi var... Afganistan’ın şeriatı başka, İran’ınki, Suudi Arabistan’ınki başka... Her cemaatte, tarikatta şeriat hükümleri değişik! İŞİD şeriatı, El Kaide şeriatı, hepsi birbirinden farklı.
"Şeriat" diye bağıranlar hangi şeriatı istiyor?
Ben, ellerinde yeşil bayrakla "Şeriat isteriz" diye bağıranların şeriatın ne olduğunu bildiklerinden bile emin değilim...
Bu insanların sadece kulaktan dolma "yalan-yanlış bilgilerle" kafalarının doldurulduğunu düşünüyorum!
Ülkede birlik ve beraberliğe en çok muhtaç olduğumuz dönemde bunların yaptıkları suçtur ama uygulayan yok!
Böyle bir ortamda muhalefet partilerinin (özellikle Cumhuriyet Halk Partisi’nin) sesi neden cılız çıkıyor, anlamak zor!
"ATATÜRK’E SÖVENLER SOYSUZDUR!" 
Yaşanan son iki olay Laik Türkiye Cumhuriyeti’ne tam bir meydan okumadır!
Atatürkçü, aydın kadınlarımızdan biri olan Avukat Feyza Altun, kendisine uygulanan linç kampanyası sonucu yaka-paça gözaltına alındı ve hapis istemiyle çıkarıldığı mahkemede adlî kontrol şartı ile serbest bırakıldı. Tutuksuz yargılanacak.
Oysa, laik hukuk sisteminde "şeriata sövmek" diye bir suç yoktur. Laik bir ülkede asıl suç "şeriat isteriz" diye bağırmaktır.
★★★
Refah Partili eski Milletvekili Şevki Yılmaz’ın "Osmanlı’yı süren soysuzları lânetliyorum!" demesi tam bir suçtur ama hakkında hiçbir işlem yapılmadı.
Osmanlı Hanedanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin çıkardığı kanunla yurt dışında sürgüne yollanmıştı...
Şevki Yılmaz’ın "Soysuzlar" diye hakaret ettiği kişiler, sürgün yasasını çıkartan Türkiye Büyük Millet Meclisi ile Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Atatürk ve silah arkadaşlarıdır.
Kamuoyundaki tepkiler bunun tam tersi... Topluma göre; "Meclis’le birlikte, Atatürk ve silah arkadaşlarına sövenler ve hakaret edenler soysuzdur!"
Bugün hiçbiri hayatta olmayan Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucularına hakaret etmek kimsenin haddi değildir!