Türkiye siyasal yaşamının en eski partisi olan ve 2014 yılında bölünme yaşayan Türkiye Komünist Partisi (TKP) çevresinde yeni bir gelişme dikkati çekti. Tarihsel TKP üyeleri parti çevreleri ve sol kamuoyuna yönelik olarak 54 kişinin imzası ile yayımladıkları bir mektupta, "Türkiye Komünist Partisi’nin mührünün, TKP’nin değerlerinin, iradesinin ve ilkelerinin onu geleceğe taşıyacakların elinde olduğu ve bu mührün TKP’yi işçi sınıfının güçlü siyasi partisi haline getirecek yeni bir kuşağın eline verilmesi gerektiği" belirtildi.
Bilindiği gibi, TKP tüzel kişiliği bölünmeden sonra tarafların güven duyduğunu beyan ettiği ve parti üyelerinden oluşan ortak bir heyete devredilmişti. Ancak geçen yılın son aylarından itibaren TKP'nin yeniden siyasal yaşama dönmesi konusu tartışılmaya başlanmış, parti bileşenleri arasında bu konuda bazı ihtilaflar ortaya çıkmıştı.
Halkın Türkiye Komünist Partisi (HTKP) ise bundan iki hafta önce TKP adını kullanacağını duyurmuştu. Bu gelişme üzerine Komünist Parti (KP) bir açıklama yayımlayarak 8 Ocak'ta Haliç Kongre Merkezi'nde TKP gündemli bir etkinlik yapacağını ilan etmişti.
KP'nin 8 Ocak 2017 tarihli etkinlikte 'TKP' adını aldığını ilan edeceği ileri sürülüyor. Ancak, KP yönetiminden bu konuda henüz bir doğrulama ya da yalanlama açıklaması gelmedi.
Bu arada TKP bileşenlerinden Türkiye Komünist Hareketi de (TKH) 29 Ocak'ta 'Gelenekten Geleceğe TKP Konferansı' adıyla bir etkinlik düzenleyeceğini açıkladı.
Tüm bu gelişmelerin ışığında tarihsel (eski) TKP üyeleri ise 54 kişinin imzası ile TKH'ın 29 Ocak'ta düzenleyeceği 'Gelenekten Geleceğe TKP Konferansı' etkinliğine ilişkin bir bildiri yayımladı.Yayımlanan bildirinin tam metni ve imzacılarının isimleri ise şöyle;
"Değerli yoldaşlar,
Bizler yaşamlarının önemlice bir kısmını sosyalizm mücadelesine adamış komünistleriz. Türkiye Komünist Partisi'nin tarihsel birikiminin çeşitli kesitlerinde görev ve sorumluluklar aldık. Tarihsel TKP üyeleri olarak partimizin geçmişten geleceğe olan yolculuğunda bugün yaşananlar hakkındaki görüşlerimizi ifade etmek istiyoruz.
1920'de başlayan yolculuğumuzdan bugüne büyük başarılar da yaşadık, geri çekilişler de gördük. 2001 yılında partimizin daha da güçlenerek siyaset sahnesine dönmesi ile birlikte bizler de hayat bulduk. Türkiye Komünist Partisi'nin tarihi tek adamcılığı da, ihaneti de, likidasyonu da, yetersiz ya da yanlış önderlikleri de görmüştür. Ancak partiyi bugünlere getiren militanları ve kadroları TKP'yi TKP yapmayı başarmıştır.
Şimdi bugün TKP’nin gerek adı gerekse siyasal varlığı üzerinden yürütülen tartışmaları hayret ederek izlemekteyiz.
Türkiye Komünist Partisi sadece bir isimden ibaret değildir. Türkiye Komünist Partisi ismi, geçmişte yapılan örgütsel hataları ve önderlik sorunlarını örtmenin adı olamaz. Türkiye Komünist Partisi ismi reformizmin, liberal ve sağ sapmaların örtülmesinin aracı olarak kullanılamaz.
TKP yeniden siyaset sahnesine ancak ve ancak geçmişten dersler çıkartarak, işçi sınıfı içinde örgütlenerek, emekçilerin öncülüğünü ve temsiliyetini üstlenerek, kolektif işleyişi, yoldaşlık hukukunu ve canlı bir politik yaşamı parti içinde yaşama geçirerek dönmelidir. Emekçilerin siyasal partisi haline gelecek bir TKP’nin yeni bir düzlemle yeniden inşasına girişilmelidir.
Bugün TKP adı etrafından dönen tartışmaların zeminini apolitik bir düzlemden çıkartacak ve ülkemizin karanlığında bir ışık haline getirecek olan böylesi bir perspektiftir. Bu olmadan, atılan her adımın TKP adına ve tarihine zarar verdiği gibi TKP bileşenlerinin omuz omuza mücadelesine, komünistlerin birliğine yarar sağlayamayacağı apaçık ortadır.
Çünkü biz biçime değil öze, zarfa değil mazrufa, sadece isme değil aynı zamanda siyasete, örgüte ve nasıl bir parti sorusuna bakılması gerektiğini düşünmekteyiz.
Bu yaptığımız açıklamanın tek yanlı görülmesi büyük bir yanlış olacaktır. TKP’nin oldubittilerle ve tek yanlı girişimlerle ismini kullanma adımları bizim açımızdan meşru değildir. Terörün, gericiliğin hat safhada olduğu ve emekçi halkımız ile işçi sınıfına saldırıların yoğunlaşarak devam ettiği bu süreçte ayak oyunları - oldubittilerle TKP ismini alınmaya çalışılması TKP tarihine ve ismine zarar vermekten başka bir şey değildir.
Türkiye Komünist Partisi’nin mührü, TKP’nin değerlerini, iradesini ve ilkelerini geleceğe taşıyacakların elindedir. Bu mühür, TKP’yi işçi sınıfının güçlü siyasi partisi haline getirecek yeni bir kuşağın eline verilmelidir.
Dolayısıyla, yukarıda andığımız iddia ve misyonla yola çıkılması gerektiğini düşünen aşağıda imzası olan biz tarihsel TKP üyeleri, TKP’yi geleceğe taşıyacak ve 29 Ocak 2017 tarihinde yapılacak olan “Gelenekten Geleceğe TKP Konferansına'' katılacağımızı ilan eder, bu niyetteki bütün TKPlileri de bu konferansa çağırmayı görev biliriz.
TKP mührü onu geleceğe taşıyacakların elindedir!
Abbas Dumlu, Adem Yaralı, Ali Akgül, Ali Kaplan, Ali Kihni, Ali Tuncer, Ali Yaman, Avni Sevinç, Can Aydın, Celal Boz, Cem Aydın, Cemal Aydın, Cemal Ediz, Cevat Sözen, Dilek Günseli Doğan, Ekrem Alpaslan, Harun Korkmaz, Hasan Egün, Hayrettin Sarıbaş, Hayrettin Torun, Hıdır Çevik, Hüseyin Karakaya, Hüseyin Nurali, İbrahim Özmen, İbrahim Öztamur, İbrahim Özyürek, İlhan Tunca, İlkay Özalp, İrfan Tunca, Kadri Kar, Kamber Söğüt, Kemal Bulut, Kemal Parlak, Kenan Doğan, Mehmet Keçeci, Murat Can Aras, Mustafa Dost, Mustafa Öcalan, Mustafa Sarıbaş, Muzaffer Aydın, Naciye Babalık, Nadir Uygun, Naim Telli, Nimet Çakılkaya, Nurettin Fırat, Ruhi Çanlıoğlu, Selahattin Özçelik, Senem Tekbaş, Seyfi Çağan, Soner Gürler, Suat Gençağ, Şaduman Özyürek, Şakir Cömert, Ünal Bayav