Tayyıp Erdoğan Taliban ile masaya oturuyor iddiası

Sözcü yazarı Emin Çölaşan, AK Parti’nin Taliban ile pek yakında masaya oturarak İslami yönetimi resmen tanıyacağını iddia etti.

Gazeteci  Emin Çölaşan “Üstelik, benden duymuş olmayın lakin bunlar şeriatçı-kelle koparan Taliban’la pek yakında pazarlık masasına oturup İslamcı yönetimi resmen tanıyacaklar!” ifadelerini kullandı.

Çölaşan’ın bugünkü yazısı şöyle:

Son yaşadığımız ve halen de yaşamakta olduğumuz Afganistan olayını düşünelim…

Orada, havaalanında sıkışıp kalan bin kadar askerimizin durumuna bir kez daha bakalım.

Sadece askerlerimiz değil, nice malzemeler ve zırhlı araçlarımız da orada.

Peki bizim iktidarımız bu konuda ne diyor, ne yapıyor?

Taliban’la görüşmeler sürüyormuş, askerimiz zarar görmeyecekmiş!..

Söyleyebildikleri işte bu kadar!

Üstelik, benden duymuş olmayın lakin bunlar şeriatçı-kelle koparan Taliban’la pek yakında pazarlık masasına oturup İslamcı yönetimi resmen tanıyacaklar!

Fotoğrafları çıktı, Recep Bey Biden’la Afganistan konusunda çok özel bir konuşma yapıyor.

Bu gibi baş başa konuşmalarda mutlaka Bakanlık yetkilileri bulunur. Ancak bizimkinin yanında sadece başı örtülü bir kadın tercüman. Başka kimse yok. Peki kim o kadın?

Bizim Malezya büyükelçisi, aynı zamanda ABD vatandaşı Merwe Kavakçı’nın kızı!

Devletin yeni düzenine bakar mısınız!

 

Suriye olayında kazığı yedik, milyonlarca Suriyeliyi buyur ettik. Bundan sonra Afgan göçü de olanca hızıyla sürüp gidecek.

Sınırlarını koruyamayan iktidar onların gelişini önlemek için şimdi Türkiye-Suriye sınırına beton duvarlar örüyor.

Yeni kazık kapımızda.

Ne ilginçtir, Afgan sığınmacılar önce kendi ülkelerinden İran’a geçiyor, 2.900 kilometreyi özgürce geçip bize kavuşuyor.

AKP iktidarından bu konuda da tık yok.

İran’a bastırıp “Yeter artık, bunlara yol vermeyin” diyemiyor.

Sevgili okurlarım, geçmiş iktidarları da en ağır biçimde eleştiren gazetecilerden biri idim…

Özal, Demirel, Ecevit, Erbakan ve diğerleri.

Hepsinin hataları olmuştu ve eleştirilerimiz haklıydı.

Ama şimdi geçmişe bakınca görüyoruz, o dönemlerde devletin bir ciddiyeti vardı. Böylesine bir savurganlık, israf, yolsuzluk, sorumsuzluk, kuralsızlık ve yalan rüzgarları asla yoktu.

Hırsızlık, yolsuzluk, adam kayırma yine olurdu lakin böylesi değil!

Bunu yapanlar yargı önünde hesaba çekilirdi.

Nice hükümet üyeleri yargılandı, bazısı aklandı, bazıları ceza yedi.

Biz eskiden böyle değildik.

Şimdi o yılları arıyoruz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.