Küresel çapta artan enerji ihtiyacı aynı şekilde yeni üretim yollarının ortaya çıkmasını sağladı. Çin bu konuda birçok çalışmaya sahip. Rüzgar ve Güneş gibi doğal enerji kaynakları ile birlikte yeni bazı alternatifler çıktı. Çin şu anda radyasyon oranı son derece düşük nükleer reaktörler üzerinde çalışıyor.
Normal şartlarda herhangi bir uranyum reaktörü doğada 10 bin yıl kadar aktif kalabiliyor. Üretilen her bir atık doğada çok uzun yıllar kalıyor. Böylece ileri seviyede güvenlik problemi ortaya çıkıyor. Eğer kurşundan yapılma güvenlikli konteynırlar içerisinde bu atıklar saklanmaz ise çevre felaketi ortaya çıkabiliyor.
Bu durumun farkında olan Çin gibi ülkeler yeni nükleer tesisler üretiyor. Sıvı toryum ve erimiş tuz kullanılması planlanan bu reaktörler 500 yılda radyoaktif etkisini kaybedecek şekilde tasarlandı. Ayrıca geleneksel nükleer santraller ile kıyaslandığında bol miktarda suya ihtiyaç duyuyor.
2060 yılına kadar karbon atık miktarını sıfıra indirmek isteyen Çin bu konuda oldukça kararlı. Eğer bahsi geçen teknoloji geliştirilir ve tüm dünyada yaygın hale gelirse yeni bir tür daha ortaya çıkmış olacak. Temiz nükleer enerji ne kadar temiz olduğunu ilerleyen yıllarda bizlere gösterecek. Gelişmeler geldikçe aktarmaya devam ediyoruz.