'Dolarla savaş' yürüten Erdoğan, son birkaç aydır hemen her fırsatta yastık altındaki dövizin bozdurularak piyasaya sokulmasını ve TL ile alışveriş yapılmasını istiyor. Doların aşırı yükselmesi, TL'nin altını oyarken borçlar da dolardaki artışla birlikte neredeyse iki katına çıkmış vaziyette.
Tüm bu çağrılara rağmen, Milli Savunma Bakanlığı, darbeye teşebbüs davalarından birinde yargılananlar hakkında dolar üzerinden tazminat davası açtı.
Eğer bu karar kabul edilirse, devlet kendi eliyle 'dolarla tazminat davası' dönemini başlatan taraf olarak kayıtlara geçebilir.
Bu konuda bir yazı kaleme alan Odatv yazarı Müyesser Yıldız, önce, Erdoğan'ın 24 Haziran seçimlerinden bir ay önce, Erzurum'da, "Ey diğer adaylar!.. Çıkıyorsunuz yok kurmuş, murmuş. Ne kuru ya? Hepsi hikâye bunların. Biz George Soros’un kulu kölesi değiliz. Biz Allah’ın kuluyuz. İşimizi gayet iyi biliyoruz. Bakıyorum, birileri ülkemize çöreklendiler. Aynı Gezi olaylarında olduğu gibi. Faiz lobisi üzerimize yükleniyor. Boşuna yüklenmeyin. Avucunuzu yalayacaksınız. Ben yalnız bir şey söylüyorum. Yastığının altında doları olan, avrosu olan kardeşlerim, gidin paranızı TL’ye yatırın. Yerli paraya yatırın. Bu oyunu hep beraber bozacağız” sözlerini hatırlattı.
Ardından da, 15 Temmuz darbe girişimine katılma suçlamasıyla yargılanan kişilere ceza davalarının yanısıra devlet tarafından tazminat davaları da açıldığını hatırlatan Yıldız, yazısını şöyle sürdürdü:
"Malûm, 15 Temmuz darbe davasından yargılananların tüm taşınır-taşınmaz mallarına ve OYAK'taki birikimlerine ihtiyati tedbir kararı konuldu. Ve yine darbecilere, ceza davasının yanısıra 15 Temmuz'da kişi ve kurumlara verdikleri zarardan dolayı tazminat davaları da açıldı.
İşte bu tazminat davalarının birisinde dikkat çekici bir talepte bulunuldu.Talebin tarihi; 8 Ağustos, yani Devletin dolara açtığı savaşın sonrası.
Talepte bulunan da bir devlet kurumu olan Milli Savunma Bakanlığı.
Bakanlık Avukatı, 15 Temmuz'da Silopi'deki Özel Kuvvetler Harekat Üssü Komutanlığı'nda yaşananlarla ilgili olarak, “Davalıların haksız eylemleri sonucu”9.272.06 dolarlık zarar meydana geldiğini bildirerek, “Dolar cinsinden olan alacakların ödeme tarihindeki TL karşılığı zararın, olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretleriyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile kuruma ödenmesini” istedi.
Gel de “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” diye sorma!..
Vatandaşa dolar bozdurma çağrısı yapılırken, Devlet dolar üzerinden dava açıyor...
İhtiyati hacizde vatandaşın teminat yatırması zorunlu, ama davacı devlet kurumu olunca kanunda yer almayan bir ayrıcalık getiriliyor.
Ne denir ki?!"