Kumkapı Surp Harutyun Kilisesi'nde yapılan ayini Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan yönetti.
Maşalyan, burada yaptığı konuşmada, 1. Dünya Savaşı günlerinde hayatını kaybedenleri andı.
Ermenilerin diri bir halk olduğunu belirten Maşalyan, aydınlık bir gelecek inşa etmeye çalıştıklarını dile getirdi.
Geçmişi hatırlamak ve hatırlatmak durumunda olduklarını anlatan Maşalyan, "Ancak 100 yıl önce olmuş olayları sanki daha dün açılmış, şifa bulmaz bir yara olarak değil, milli ve dini gücümüzün, dayanıklılığımızın, yaşam gücümüzün ve var olma kararlılığımızın yadsınamaz kanıtı olarak görmeliyiz." dedi.
Biden yine "soykırım" ifadesini kullandı
Maşalyan, 24 Nisan'ın geçmişin en acılı dönemlerinden birinin başlangıcını temsil ettiğini, bu tarihin düşünmeye vesile olduğunu belirtti.
Bu olayın halkların Anadolu'da barış içinde birlikte var olma ve yaşama alışkanlığına büyük zarar verdiğine dikkati çeken Maşalyan, "Bu dönüm noktasında yüzyıllar boyunca dökülen alın terinin ürünleri yok olmuş hatta sonsuza dek kaybolmuştur. " diye konuştu.
Maşalyan, yüzyıllara uzanan dünya tarih sahnesinde savaşların hiçbir zaman eksik olmadığını, savaşların ortak paydasının, kimin galip kimin mağlup olduğu bir yana hep gözyaşı ve yas olduğunu kaydetti.
- "Dostluk köprüleri kurmak hepimizin görevi olmalıdır"
Ermenilerin yaşadığı acıların inkar edilmesinin vicdanlarını yaraladığını dile getiren Maşalyan, şöyle devam etti:
"Ecdadımızın bu acılarını uluslararası arenada Türkiye'ye karşı aşırı politize edilmiş tezler olarak kullanma çabalarını da bir o kadar gayriahlaki bulduğumuzu belirtmek durumundayız. Ne inkar ne de farklı ülkelerin parlamentolarında kabul edilen soykırım tasarıları bu topraklarda yaşanan acıları ve onları yaşayan insanları onurlandırmamaktadır. Tam tersine öfkeyle kızışan ve savunmaya geçen taraflar geçmişin gölgelerini büyüterek halkların uzlaşma ve normal ilişkiler geliştirme umutlarını karartmakta, komşu halkların bugününe ve geleceğine ambargo koymaktadır. Biz de öncüllerimiz olan rahmetli patriklerimiz gibi, Türkler ve Ermeniler arasında barış, dostluk ve esenlik dileklerimizi sunmaya devam edeceğiz.
Üstünden 107 yıl geçmiş olayları 1000 yıllık ortak tarihin acı bir istisnası olarak görüp ilişkilerin ortak komşuluk ve kazanç paydalarının üstünde ivedilikle yeniden inşa edilmesini teşvik edeceğiz. Hatırlamak zorunda olduğumuz en büyük gerçek yaşadığımız coğrafyanın pek çok halkı yan yana ve iç içe var olmaya zorunlu kıldığıdır. Geçmişten gelen sorunlar bu ışık altında ele alınmalıdır. Dostluk köprüleri kurmak, kültürel ve ticari ilişkileri geliştirmek ve coğrafyayı herkesin kazanacağı bereketli bir sofraya dönüştürmek hepimizin ama özellikle siyaset yapıcıların görevi olmalıdır."
Bu konuda atılan olumlu adımların kalpleri umutla doldurduğuna işaret eden Maşalyan, "Öncelikle belirtmeliyiz ki Sayın Recep Tayyip Erdoğan hem Başbakan hem de Cumhurbaşkanı olarak Türkiye Cumhuriyeti tarihinde 2015'ten itibaren bu vesileyle her 24 Nisan'da mesajlar yayınlayan yegane devlet büyüğü oldu. Bu mesajlarda alışıldık inkar dilini bir yana bırakarak acımızı paylaşan bir ruh ve sürgün döneminde hayatlarını kaybeden halkımız evlatlarının anısına dair bir saygı göze çarpmaktadır. Bize göre bu mesajları, gelecekte bir yakınlaşmaya zemin hazırlayabilen olumlu adımlar olarak değerlendirmek yerinde olur. Bugün de tekrarladıkları bu değerli mesajları için Sayın Cumhurbaşkanımıza saygı ve şükranlarımızı sunuyoruz." ifadelerini kullandı.
Lusavoriç Kilise Korosu tarafından ilahilerin seslendirildiği ayinin ardından Başrahip Natan Arabyan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mesajını Türkçe ve Ermenice olarak okudu.
Yapılan duaların ardından ayin sona erdi.