ABD ve Avrupa'da Batı Nil Virüsü (BNV) vakalarının sayısında artış görülüyor. Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC), Temmuz ayı sonu itibarıyla kıtada sekiz ülkede 69 vaka tespit edildiğini duyurdu. Yunanistan, İtalya ve İspanya gibi ülkelerde vaka sayıları geçmiş yıllara göre artış gösterirken, bu üç ülkede virüs nedeniyle sekiz kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. ABD'de ise 26 eyalette 100'den fazla vaka rapor edildi. ABD’de tarihsel olarak Batı Nil Virüsü vakalarının en yoğun görüldüğü dönem Ağustos ayı.
TÜRKİYE'DEKİ DURUM
Türkiye Sağlık Bakanlığı, 2024 yılında ülkede altı kişide Batı Nil Virüsü enfeksiyonu tespit edildiğini açıkladı. Bakanlık, hastalığın kişiden kişiye doğrudan bulaşmadığını belirterek, "Batı Nil virüsü enfeksiyonu, 2010 yılından bu yana ülkemizde görülmekte olup, 2024 senesinde altı vakada tespit edilmiştir," ifadelerini kullandı.
BATI NİL VİRÜSÜ NASIL YAYILIYOR?
Batı Nil Virüsü, ilk olarak 1937 yılında Uganda'nın Batı Nil bölgesinde bir kadında tespit edilmiştir. Dang Humması, Zika ve Sarıhumma gibi hastalıklarla aynı grupta yer alan bu virüs, özellikle Afrika’ya özgü olan ancak dünya geneline yayılan "Culex" türü sivrisinekler tarafından taşınır. Sağlık Bakanlığı’na göre, virüsün ana konakları yabani kuşlardır. Virüs, kuşlardan sivrisineklere ve sinek ısırmasıyla insanlara bulaşır. Ancak insandan insana bulaşma söz konusu değildir.
BATI NİL VİRÜSÜ BELİRTİLERİ NELERDİR?
Enfekte olan çoğu kişi (%80) virüsü belirti göstermeden atlatır. Ancak vakaların %20’sinde yüksek ateş, baş ağrısı, bulantı ve yorgunluk gibi semptomlar görülür. Bu belirtiler genellikle bir hafta içinde kaybolur. Vakaların %1’inden azında ise virüs, ölümcül olabilecek ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. İleri yaştakiler, yüksek tansiyon, diyabet, böbrek hastalığı veya alkolle ilgili sağlık sorunları olan kişiler en yüksek risk grubunda yer almaktadır.
BATI NİL VİRÜSÜNÜN TEDAVİSİ VAR MI?
Batı Nil Virüsü’ne karşı bir aşı bulunmamaktadır. En etkili korunma yöntemi, sivrisineklerden kaçınmaktır. Sivrisinek popülasyonunu kontrol altında tutmak, sivrisineklerin yoğun olduğu bölgelerde böcek kovucu kullanmak, uzun kollu giysiler giymek ve su birikintilerinden uzak durmak alınabilecek başlıca önlemlerdir. Semptom gösteren hastalara ise destek tedavisi uygulanır; ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçlar tavsiye edilmektedir.
EN RİSKLİ AYLAR HANGİLERİ?
Batı Nil Virüsü genellikle mevsimsel olarak görülür ve en fazla yaz ayları ile sonbaharın başında etkili olur. Türkiye’de ilk vaka 2010 yılında bildirilmiş olup, en riskli dönemler Haziran-Eylül aylarıdır. İklim değişikliği, sinek popülasyonunun artmasına ve hastalığın daha kuzey bölgelere yayılmasına neden olarak, hastalığın yayılımını olumsuz etkileyebilir.