Ali Kaya Soysal
Fransa 2016'da C grubunda ilk maç dün akşam Polonya - Kuzey İrlanda arasında Nice kentinde Allianz Riveara'da 37 bin seyirci önünde oynandı ve Polonya ilk kez turnuvada yer alan mütevazi rakibini genelde üstün bir oyundan sonra 1-0 yenerek şampiyonada tarihinde ilk galibiyetini aldı. Polonya demişken önce bir futbol efsanesinden söz etmek gerekir; "Boniek" Yıllardır dünya futboluna damga vuran bu meşhur futbolcu, kariyerine antrenör olarak devam etti, Polonya Milli Takımı, Juventus ve Roma gibi üst düzey kulüplerde görev yaptıktan sonra ülkesinin federasyon başkanlığına getirildi. Bizde bu işlerin nasıl döndüğünü düşününce bu harika CV'yi kıskanmamak mümkün değil...
İlk yarı tamamen kırmızı-beyazlı Polonyalıların baskılı oyunuyla geçti, ikinci yarının başında Milik ile buldukları golden sonra K. İrlanda'nın ataklarını karşılamaya gayret edip kontra ataklardan ikinci golü aradılar. Adalılar özellikle Southampton'da oynayan kaptanları Steven Davis önderliğinde çok çabaladılar beraberlik golü için, ama 70'de Washington'un kaleci Szczesny'e teslim ettiği gol fırsatının dışında pozisyon bulamadılar. Ancak mert futbolları ve taraftarlarıyla organizasyona renk kattılar. Bu maçı yorumlarken Polonya kaptanı Bayern Münchenli Lewandowski'nin müthiş futboluna değinmemek olmaz. Özellikle maçın sonlarında K.İrlanda savunmacılarına oyun kurdurmamak adına yaptığı amansız pres takdire layıktı. Polonya'nın turnuvaya devam etmesini sırf Lewandowski'yi izlemek için arzuluyorum. Beşiktaş'ın transfer etmek istediği 28 yaşındaki Kamil Gilik'i ilk kez izledim, güçlü fiziği, hava toplarındaki hakimiyeti ve ayaklarını kullanışı dikkatimi çekti, ancak daha güçlü rakipler karşısında izlemek gerekir diye düşünüyorum.
UKRAYNA BU GRUPTAN ÇIKAR
C grubunun ikinci maçı Lille'de Almanya ile Ukrayna arasında oynandı. Panzerlerin 2-0 galibiyetiyle biten oyun şu ana kadar izlediğim 7 maç içinde en kalitelisiydi. Bunda Ukrayna'nın katkısı da büyüktü. Daha 4. dakikada Sevilla'da forma giyen Konoplyanka'nın nefis şutunu Neuer in harika kurtarışı adeta maçın kaliteli geçeceğinin habercisiydi. Geride Boateng, ön liberoda Khedira ve önde Mesut Özil'in kurguladığı Almanya tıkır tıkır makina düzeninde oynarken 19'da şampiyonada çok rastladığımız bir duran top ortası golü geldi Mustafi nin kafasından..1-0.
Ve ilerleyen dakikalarda Ukrayna sahneye çıktı, 37 yaşında harika bir solbek, kanat Shevchuk izlemeye başladık, geriden Rakitskyi ve Khacheridi'nin çıkışları, onlara ayak uyduran Yarmolenko ile tam bir virtiöz olan Konoplyanka Almanlara zor anlar yaşattıllar. 27'de Khacheridi'nin kafasını Neuer kurtardı. 29 da Khedira, Pyatov'la karşı karşıya kaldı, kaleci kurtardı. 30'da Shevchuk uzaktan şutu auta gitti. 37'de ise Ukrayna'nın golüne sadece 10 cm kaldı, Boateng topu çizgiden çıkardı. Özetle ilk 25 dakika Almanların forse ettiği oyun 30-45 arası Ukrayna'nın ezici üstünlüğüne dönüştü. Bunda en büyük faktör sarı-mavilerin rakiplerinden daha çok koşmasıydı..
İkinci yarıya Almanya yine baskılı başladı. 56. dakikada Rakitskyi'nin harika frikiğini Neuer aynı güzellikte kurtardı ve o andan sonra hemen hemen 3-4 dakikada bir Almanlar pozisyona girdi ve bunların hepsinde Shakthar'ın kalecisi Pyatov'un elleri vardı. Sırasıyla Goetze, Müller ve Mesut'un mutlak pozisyonlarına izin vermedi. Son 5 dakikada baskı kuran, tüm riskleri alan Ukrayna 90+2 de rakip ceza sahası üstünde kaptırdığı topu 10 saniye sonra Mesut'un pası ve Schweinsteiger'in plasesiyle filesinde gördü, maçı 2-0 kaybetti. Ancak oynadığı futbolla bana göre Polonya'yı da, Kuzey İrlanda'yı da yener ve gruptan çıkar diye düşünüyorum. Yedek kulübesinde Ukrayna'nın futbol devi Scevchenko'yu gördüm Formenko'nun yardımcısı olarak, ileride ülke futbolunun başına gelir tek yetkili olarak. Polonya da federasyon başkanı da eski efsane Boniek, Model bu olmalı eeeey Türkiye, eeeey Demirören, eeeey Terim...dilimde tüy bitti.......