Uğur Dündar: Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na açık mektup

''Öncelikle Cumhurbaşkanı adaylığınızı kutluyor, hayırlı uğurlu olmasını diliyorum''

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,

Öncelikle Cumhurbaşkanı adaylığınızı kutluyor, hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.

Sizi Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanları Kurulu'nda çalıştığınız yıllardan bu yana tanırım.

O dönemlerde bu kurulda, devletin en seçkin bürokratları görev yaparlardı.

Hesap uzmanları trilyonluk vergi kaçaklarının peşine düşer, Hazine'ye gelir sağlaması gerekirken, kaçakçıları servet sahibi yapan paraların son kuruşuna kadar tahsil edilmesini sağlarlardı.

★★★

Uzman olarak gösterdiğiniz başarılar önünüzü açtı ve önce Gelirler Genel Müdürlüğü'nde Daire Başkanı, sonra da Genel Müdür Yardımcısı oldunuz.

1991 yılında Bağ-Kur, bir yıl sonra da Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü makamına getirildiniz.

Bu görevlerin ardından, kısa bir süre için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda müsteşar yardımcılığı yaptınız.

1994'de “Ekonomik Trdend” dergisince “Yılın Bürokratı” seçildiniz…

★★★

Bunları neden yazdığıma gelince…

Sizin Hesap Uzmanlığı sınavına girişinizden bir yıl önce, (1970) bir kamu kuruluşu olan TRT' de çalışmaya başladım. Gerek TRT Haber Merkezi, gerekse kendi programlarım için sizinle sık sık “vergi” konulu söyleşiler yaptım.

Bende bilgili, mütevazı, çok çalışkan ve tüyü bitmemiş yetim hakkını haramzadelere asla yedirmeyen dürüst ve cesur bir kamu görevlisi izlenimi bıraktınız.

Bu kanaatim hiç değişmeden bugünlere kadar geldi.

O nedenle Bay Kemal “Ben halktan çalınan yüzlerce milyar doları geri getireceğim” diyorsa, ben inanırım, getirirsiniz.

Çünkü kayıp ve kaçak paraları bulma konusunda engin deneyime sahipsiniz…

★★★

Şimdi Millet İttifakı'nın 13. Cumhurbaşkanı adayısınız.

Seçimi kazanmanız halinde yargı yeniden bağımsızlığına kavuşacak, hukukun üstünlüğü baş tacı edilecek, basın özgür olacak ve bu ülkenin zor yetişen cesur ve ilkeli soruşturmacı gazetecileri de rahat bir nefes alacaklar.

Cezaevleri hüküm giymemiş gazeteci ve fikir adamlarıyla dolmayacak!..

Soruşturmacı gazeteciler, ya da iktidarı eleştiren köşe yazarları, sabahın köründe evlerinden alınmayacak, sokak ortasında saldırıya uğramayacak ve yıllar boyu hapis istemleriyle yargılanmayacak.

Günün ilk saatlerinde kapısı çalınan gazetecilerin çocukları “Eyvah, babamızı götürmeye geldiler” diyerek çığlık çığlığa sıcak yataklarından fırlamayacak. O masum çocukların hiçbiri, hayatları boyunca atlatamayacakları travmaları yaşamayacak.

Toplumun gerçekleri öğrenme hakkına hizmet için evrensel meslek ilkelerine uyularak yapılan belgeli, dört dörtlük haberlere erişim engeli getirilmeyecek…

★★★

Sayın Kılıçdaroğlu,

Seçildiğiniz takdirde Külliye denilen bin odalı Saray'da oturmayacağınızı, ailecek Çankaya Köşkü'nde yaşayacağınızı açıkladınız.

Bu tercihinizle bağlantılı olarak bir öneride bulunmak istiyorum:

Cumhurbaşkanlığı maaşınızda gereken düzenlemeyi yaptıktan sonra, dünyanın en gelişmiş ülkeleri olan ABD ve Almanya Devlet Başkanları gibi; Çankaya Köşkü'ndeki kişisel-ailevi harcamalarınızı devlete ödetmeyip, bu maaştan karşılayın.

Bu karar sizi tarihe geçirecek ve ekonomik sıkıntılar içindeki toplumda çok olumlu bir etki yaratacaktır.

İçten saygılarımla…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.