Televizyon kanallarının 24 Haziran'daki Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimleri için çalışan muhalefetin adaylarına yer vermemesine bir tepki de iktidar medyasından geldi.
Yeni Şafak yazarlarından iletişim uzmanı Ali Saydam, 24 Haziran cumhurbaşkanlığı ve genel milletvekili seçimleriyle ilgili olarak kaleme aldığı makalesinde eleştirilerde bulundu.
'GÜÇ KİRLENMESİNİN GÖSTERGELERİNDEN BİRİ DE MEDYADA SAHİCİ OLMAYAN HAKİMİYETTİR'
Televizyon kanallarının muhalefetin adaylarına şans tanımadığını belirten Saydam, durumu "Güç kirlenmesinin en büyük göstergelerinden biri" olarak tanımladı.
'Şimdi o üç kavramı anlatma zamanı' başlıklı yazısında, genelde medyanın, özelde TV’lerin sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmalarını yayınlamasına, "Ne kadar doğrudur, bu tutum, vaat-ikna sürecine mi hizmet eder, yoksa güç kirlenmesine mi, ya da mağduriyet yaratarak muhalefete mi yarar" gibi okurlarına bir dizi soru yönelten iletişim uzmanı Saydam, medyanın tutumu için "iyi değerlendirmek gerekir" dedi:
"Güç kirlenmesinin en büyük göstergelerinden biri de medyada sahici olmayan hâkimiyettir. 1950 seçimlerinde medyaya silme CHP hâkimdi. DP kazandı. 1983 seçimlerinde medyanın kahir çoğunluğu biraz da Evren ve şürekâsının yayılmacı baskısı ile MDP ve HP yandaşı bir çizgidelerdi. ANAP kazandı. 2002 seçimlerinde yüksek tirajlı olmayan bir iki yayın organı dışında medyanın tamamı Sayın Cumhurbaşkanımızın ve AK Partinin karşısındaydı ve AK Parti kazandı. Yani medya kazanmıyor ve kazandırmıyor."