Türkiye'de kent hastanelerinin inşaatları, artan maliyetler ve yarım kalan projelerle kamu bütçesine büyük yükler getiriyor. Özellikle Denizli, Aydın, Tekirdağ ve Samsun'daki örneklerde maliyetlerin katlanarak yükselmesi, sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği ve verimliliği konusunda ciddi endişeler doğurmaktadır.
Türkiye'de çeşitli şehirlerde yarım kalan kent hastanesi inşaatları, devasa maliyet artışlarıyla kamu bütçesine büyük yükler getirmekte. Kamu-özel ortaklığı ile gerçekleştirilen bu projelerdeki maliyetlerin planlanandan çok daha fazla artması ve inşaatların tamamlanamaması ciddi eleştirilere neden oluyor.
MALİYET ARTIŞLARININ NEDENLERİ
Denizli, Aydın, Tekirdağ ve Samsun gibi illerdeki kent hastanesi projelerinde maliyetler, başlangıçta tahmin edilen rakamların çok üstüne çıkmış durumda. Örneğin, Denizli'deki bin yatak kapasiteli kent hastanesi için başlangıçta 1.2 milyar TL ödenmişken, inşaatın tamamlanması için yapılan ek ödemelerle maliyet 13 milyar TL'ye yükselmiş. Bu, başlangıç maliyetinin neredeyse 12 katına tekabül ediyor.
Aydın ve Tekirdağ'da benzer durumlar gözlemlenirken, Samsun’daki Alaçam Yakakent Devlet Hastanesi için yapılan ödemeler dört yıl içinde 12 kat artarak 619 milyon TL’ye ulaştı.
KAMULAŞTIRMA VE KAMU MALİYETLERİ
BirGün'ün haberine göre, Ankara Tabip Odası ve diğer sağlık kuruluşları, kent hastanelerinin kamulaştırılarak kamu maliyetlerinin azaltılması ve daha verimli bir hizmet sunulması gerektiğini savunuyor. Sağlık hizmetlerinin kamu yararına, kamu hukuku ve maliye araçlarıyla düzenlenmesi gerektiği belirtiliyor.
Şehir hastanelerinin yüksek kira ve işletme maliyetleri, kamu bütçesinde büyük bir yük oluştururken, sağlık hizmetlerinin maliyetini artırmakta ve kamu kaynaklarının etkin kullanılmasını engellemektedir.
UZUN VADELİ ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Uzmanlar, kent hastaneleri projelerinde daha şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim sürecinin benimsenmesi gerektiğini ifade ediyor. Maliyet artışlarının önlenmesi ve projelerin zamanında tamamlanabilmesi için etkili planlama ve denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor. Ayrıca, sağlık hizmetlerinin herkes için erişilebilir ve sürdürülebilir olabilmesi adına kamusal finansmanın yeniden yapılandırılması ve kamu-özel ortaklıklarının gözden geçirilmesi öneriliyor.