İlk çeyrek finalin adı Fransa-Uruguay

Ali Kaya Soysal

16 eşleşmelerinde günün ilk karşılaşması 43 bin kapasiteli Kazan'da oynandı ve nefes kesen maçın sonunda görkemli bir
skor meydana geldi... Fransa 4  Arjantin 3...

30 yaş ortalamalı Tangocular'da dünya yıldızı Messi'nin dışında beklentiler olan etkili isimler Di Maria ve Mascherano ile sınırlıydı. Manchester City'de forma giyen Aguero ise yedek kulübesindeydi...Oysa, 25 yaş ortalamalı Fransa da ki işimlere bakarsanız Griezmann, Mbappe, Pogba , Giroud gibi yıldızlara ek olarak Matuidi, Umtiti gibi takım oyununu  üst seviyede uygulayan savaşçıları vardı...

Ben dünkü yazımda tahminimi Horoz lardan yana kullanırken bu
faktörü düşünmüştüm ve tuttu.

Son Dünya Kupası ile Avrupa Şampiyonası finalistleri maça birbirlerini yoklayarak başladılar..Deschamps  defansif önlibero olarak Kante'yi, ofansif önlibero olarakda Pogba yı görevlendirmiş, bu yerleşmeyi Arjantin'e karşı savunma önlemi  ve orta alanda sayısal üstünlük olarak yorumluyorum...

Nitekim, tek önlibero Mascherano pozisyonu ile Arjantin Teknik
Direktörü Sampaou maçın büyük bölümünde 2. bölgeyi rakibine bıraktı, tabi bunda Messi'nin asla orta alana yardım etmeyen oyun anlayışının rolü büyüktü...

9. dakikada Griezmann'ın direkte patlayan serbest vuruşu Fransızlar adına talihsiz andı, ama 4 dakika sonra Mbappe nin 60 metre müthiş süratli driplingi penaltıyla kesilince aynı Griezmann takımını 1-0 öne geçirdi...

Yenik duruma düşen Arjantin topla daha çok oynamaya başladı...41'e kadar iki takımında gol pozisyonu yoktu, ta ki bu dakikada Di Maria'nın 25 metreden mükemmel şutu beraberlik golü olarak filelere gidene kadar...

İkinci devreye Rojo nun yerine Fazio yu alarak başlayan Arjantin takımı 48 de şanslı bir pozisyonda Messi nin şutunun Mercado'nun ayağına çarparak ağlara gitmesiyle galip duruma geçti... Yenik
pozisyona düşen Deschamps Pogba yı öne alarak tamamen hücuma yöneldi ve 57'de sahanın yıldızlarından 22 yaşındaki sağbek Pavard'ın 20 metre uzaklıktan attığı şutla beraberliği yakaladı...

Fransızlar psikolojik üstünlük kurduğu maçı forse etmeye başladı ve 64. dakikada ceza alanı içindeki karambolde top Mbappe'nin önüne düştü, 19 yaşındaki büyük yetenek kaleci Armani ninde hatasıyla golü yaparken Arjantin moral açıdan çöküyordu..3-2...Arjantin için ümitler tükenirken oyuna Aguero girdi, ama Messi sahada adeta yürüyordu, takım oyununa maçın başından beri hiçbir katkısı yoktu...

Ve birkaç dakika sonra sahanın tartışmasız yıldızı Mbappe hızlı atakda 4. golü kaydederek Fransa ya çeyrek final kapısını açtı... Uzatma anlarında Messi nin Aguero nun kafasına yaptığı orta +pas Arjantin in üçüncü golü olarak rakip filelere giderken sadece skor değişiyordu, ama gerçek değişmiyordu... Almanya dan sonra bir büyük futbol devi daha evine dönüyordu...

Fransa ilk çeyrek  finalist oldu...

Maçın hakemi İranlı Alireza Faghan'dan söz etmeden geçemeyeceğim, üçüncü yönetimini izlediğim bu hakem 270 dakika boyunca tek hata yapmadı, bravo doğrusu... Final, en azından yarı final için tek aday olarak onu görüyorum...Tabi FIFA Hakem Komitesi İranlı birhakeme bu görevi layık görürse..

16'ların ikinci maçında Güney Amerika temsilcisi Uruguay ile son Avrupa Şampiyonu Portekiz karşı karşıya geldiler..Sonucu merakla beklenen, benim ise Portekiz tahmininde bulunduğum maçı Uruguay 2-1 kazanarak çeyrek finalde Fransa nın rakibi oldu..

Niye Portekiz dediğimin ispatı oynanan 90 dakikadır, maçın büyük bölümünü üstün götüren taraf İber  yarım adasının küçük ortağıydı... Fakat futbol işte bu yüzden 150 yıldır en çok seyredilen spor branşı, mesele o topu 7.45 den içeri geçirebilmek...Bunu Cavani becerdi Uruguay adına, öteki tarafta Ronaldo yapamazken....

Bu maçın teknik analizine yukarıdaki paragraf nedeniyle pek gerek kalmadı bana göre,  ama şunu yazabilirim, Portekiz ile Uruguay'ı bu kadrolarıyla, futbol anlayışlarıyla 15-20 maçlık bir lig maratratonuna koyun, diğer takımların Avustralya, Kanada, Amerika, Japonya, Güney Kore düzeyinde ülkeler olduğunu varsayın, Portekiz uzak ara şampiyon olur, Uruguay da ikinci..

Her ne ise, 12 maç seyrettikten sonra ABC deki ilk yazımda "plase" olarak şu ülkelerin adını belirtmiştim; Belçika, Hırvatistan, Meksika ve İzlanda...İzlanda gitti, Meksika daha Brezilya maçını oynamadı... Almanya, Arjantin ve bugün Portekiz gibi favorilerin elendikleri bir turnuvada yıllardır futbola akıllı yatırımlar yapan Belçika ve Hırvatistan'ın önü açıldı..

Ama 90 dakikalık, eleme usulü, şans faktörünün ön plana çıktığı maçlarda sürprizler olabilir, mesela İsviçre veya İngiltere hedefe ulaşabilir... Ama benim futbol mantığım Belçika veya Hırvatistan diyor, Meksika yı geçebilirse eğer Brezilya gerçeğini bir tarafa
koyarak.. 64 üncü maçın sonucunu merakla bekliyorum...

Tahminim