Atatürkü müzeye kaldırma operasyonu

Ender Helvacıoğlu

Yeni bir milli birlik bütünlük operasyonu yapılıyor. Bu seferki hepsinden kapsamlı ve iddialı.

Dindarlar ve laikler barıştırılacak.

Muhafazakârlar ile Atatürkçüler barıştırılacak.

Osmanlı ile Türkiye Cumhuriyeti barıştırılacak.

Abdülhamit ile Atatürk barıştırılacak.

Milliyetçilik ile anti-emperyalizm barıştırılacak.

Herkes sivriliklerini törpüleyecek, çatışmalara son verilecek ve ortak noktalarda buluşulacak.

Büyük medya kuruluşları, televizyonlar operasyonun propagandasına başladılar bile.

Bu operasyonun direksiyonunda kim var? Tabii ki Erdoğan AKPsi.

15 yıldır laikliği, Atatürkçülüğü, cumhuriyetçiliği, Atatürkü yıkmaya çalışanlar, yıkım sürecinin bu aşamasında, artık balyoz yerine çelenk kullanmaya karar verdiler.

Çünkü artık balyoz uygun bir araç değil. Balyoz epey iş gördü, ama taş çatlasa yüzde 50yi ufalayabildi. Fakat yüzde 50 + 1 gerek. İşte balyoz bu +1e yetmiyor.

+1 çelenkle sağlanabilir. Çünkü çelenk dönemin ihtiyaçlarına uygun bir araç. Balyoz tek kişinin elindeyken, çelengi iki kişi taşıyabilir.

Yıkıcılar, yıktıklarının yerine istikrarlı bir yapı koyamadıklarının farkındalar. İşte şimdi onu yapmaya çalışıyorlar; yoksa yönetemezler.

Yıkarak devam edemeyecekleri bir noktadalar. O halde yıkıldığı kadarıyla müzeye kaldıralım diye düşünüyorlar. Parantezi böyle kapamayı hedefliyorlar.

Bu Atatürkü ve cumhuriyeti müzeye kaldırma operasyonudur. Kendi tabanlarını tam yıkamadık, ama zararsız bir yere koyduk diye ikna edecekler. İkna edebilecekleri bir kesim daha var (veya böyle düşünüyorlar): Müze Atatürkçüleri, gardırop Atatürkçüleri, çelenk Atatürkçüleri… Bir de devletseverler var. Eh, bu da +1 için yeterli.

***

Tabii bu milli birlik bütünlük operasyonu sadece düşünsel düzlemde kalırsa hedefe ulaşılamaz. Pratik adımlar da gerekli. Algı operasyonu olgu operasyonu ile tamamlanmalı.

Öyle başarılar kazanılmalı ki, algı, olgu ile desteklenebilsin.

Neler olabilir? Kandile bayrak dikilebilir örneğin… Veya en azından PKKnın birkaç simge isminin kellesi alınabilir. Belki FETÖ üzerine çalışılabilir. Fethullah Hocanın kellesi de iş görür. Böyle birkaç üst düzey kelle +1 için yetmez mi?

2019a giden süreçte bu tür kelle (olgu) operasyonlarını da beklemek gerek derim.

***

Ne dersiniz, tutar mı bu operasyon? Eğer güçlü bir toplumsal müdahale gelmezse tutabilir.

Çünkü yorgun bir kesim var. İkna olmaya hazır ve teşne bir kesim… Atatürk ambalajlı bir Tayyip, mücadele edilmesine gerek olmayan bir Tayyip olabilir onlar için.

Kendilerini şöyle de ikna edebilirler: Atatürk (veya Türkiyenin mecburiyetleri) öyle büyük ki, işte Tayyipi de yola getirdi. Stockholm sendromu!

Veya şöyle bir kesim de var: Kandili bitirsin, oyum Erdoğana… Bunlar devlet ile Erdoğanı bütünleştirenler. Yüce devletin Erdoğanı teslim aldığını da düşünüyor olabilirler. Halktan umudu kesip devlette karar kılanlar… Yine Stockholm sendromu…

Hatta, biraz daha genişletilse operasyona dahil olmak için sırada bekleyenler var. Bir tv programında Ufuk Uras ile İsmail Hakkı Pekini bir araya getiren 3M önerisi örneğin: Hz. Muhammed, Mustafa Kemal ve Marx. Bonus olarak Marx da verilse, soldan da bir bölüm +1leşebilir demek ki… Artık Erdoğan bu kadarına da ihtiyaç duyarsa…

***

Değerli laikler, Atatürkçüler, cumhuriyetçiler, yüce devletçiler…

Bu operasyonu yerseniz, bir süre daha her 10 Kasımda Atatürkü Anıtkabirde ziyaret edebilirsiniz, hatta devlet erkânı eşliğinde…

Müzeye ihtiyaç bitene kadar…

***

Aslında net olan bir şey var: Öyle gözüküyor ki, Atatürk emekçi halka kaldı, gerçek sosyalistlere kaldı.

Atatürk müzeye değil, meydanlara ve barikatlara yakışıyor çünkü hâlâ…