Açık toplumlar, toplumsal politikaların maksat dışı sonuçlarının açık biçimde eleştirildiği ve bu eleştiri doğrultusunda değişmelerin sergilendiği toplumlardır. Açık toplumlarda haklı eleştirilere yanıt veremeyen yöneticiler görevlerinden alınabilmelidir.
Yurttaşlarımız yeterince etkinler mi? Bireyler yeterince yaratıcılar mı?
Yurttaşlarımızın çoğu etkin olmadığı söylenebilir. Özellikle, kadınlar aile içinde kararlara katılamamaktadır.
Yine, kurumlarda çalışan kadınların oranı oldukça yetersiz. Kadın yöneticiler yetersiz, ayrıca mecliste yeterli oranda temsi edilememekte.
Diğer taraftan, AKP döneminde yönetilenlerin etkin olmadığını görmekteyiz. Haklı eleştirilere rağmen haklı talepleri dikkate alınmıyor. Yine, bireyleşmemiş kişiler bulunuyor. Bu da oy verme davranışını olumsuz etkiliyor.
Ayrıca, AKP iktidarı döneminde ülkenin ekonomik gelişmesini sağlayan yurttaşlar yetiştiremiyoruz, gerekli olan ürünleri dışarıdan alıyoruz.
Toplumun yeniliklere açık olduğunu söyleyebilir miyiz? Halen, çağdaş/seküler, akıl ile bezenmiş düşüncelere karşı çıkışlar görüyoruz.
Tabii ki, böyle bir toplumsal yapının oluşumunda eğitim politikalarının payı ve rolü bulunuyor. Özellikle, eğitim sürecinde geriye baktığımızda köy enstitülerinin kapatılması kırılma noktasıdır.
Hükümet programlarında eğitimde fırsat eşitliği sağlanmalıdır görüşü hakim olsa da bunun aksi yönde gelişmelere tanık olduk. Giderek eğitimin özelleşmesi, kadrolaşmanın artması bu süreçte önemli bir rol oynamıştır.
4+4+4 eğitim uygulaması da bu olumsuz gidişin tuzu biberi olmuştur.