ÖZ yeterlilik inancı, bireylerin sahip oldukları bilgi ve becerileri etkin biçimde kullanabilmeleri için özellikle, ilgili alanlarda kendi yeterliliklerinin güven duymaları gerektiğini öne süren sosyal öğrenme kuramına dayanır.
Özellikle eğitim örgütlerinde öz yeterlilik duygusu önem taşımaktadır. Eğitim yöneticilerinin öz yeterlilik duygusunu engelleyen değişkenler nelerdir?
Öz yeterlilik duygusunun yoğunluk kazanmasında hangi boyutlar önem kazanmaktadır?
Eğitim yöneticilerinin öz yeterlilik duygusuna sahip olması birtakım olumlu yanları da beraberinde getirmektedir. Eğitim yöneticilerinin öz yeterlilik duygusuna sahip olmaları öz saygı düzeylerinin yükselmelerine yol açabilir. Kuşkusuz bu önemli durum zincirleme diğer bazı olumlu durumları da beraberinde getirmektedir.
Bu önemli durumlardan en önemlisi, yöneticilerin okulun amaçlarının gerçekleştirilmesi için çaba göstermesidir. Bunun için eğitim yöneticileri örgüt çalışanları ile işbirliğine girebilir. Yine, eğitim yöneticisinin öz yeterlilik duygusunun seviyesinin yüksek olması örgüt içerisinde işbirliği ile birlikte grup süreçlerine ağırlık verebilir.
Yine, yeterlik duygusunun yol açtığı öz saygı düzeyinin yüksekliği eğitim yöneticisinin işgörenlere karşı demokratik bir liderlik sergilemesini sağlayabilir.
Diğer taraftan, öz yeterlik duygusu eğitim yöneticisinin öz güven duygusu açısından sağlıklı olmasına yol açabilir. Öz güven duygusunda artış eğitim yöneticilerinin astlarıyla ile güven ilişkisine dönüşebilir.
Eğitim yöneticilerinin öz yeterlilik duygusu edinmesini engelleyen koşullara gelince söylenecek çok husus bulunuyor. En başta eğitim yöneticiliğinin bir meslek kabul edilmemesi gelmektedir. Bu durum da birçok olumsuzlukları beraberinde getirmektedir.
Diğer tarftan, örgütsel bürokrasi ve merkeziyetçilik, örgütün hantal yapıya büründürdüğünden eğitim yöneticisinin öz yeterlik düzeyinin düşük olmasına yol açabilmektedir.