Eğitim ve Modernizm

Hasan Güneş

Modernizm, bir ideolojik olarak akılcılık, bilimcilik, ilerleme, kalkınma, hümanizm, laiklik vb. üzerine kurulu ideolojidir.

Eğitim sistemimiz ne ölçüde akılcı? Ne ölçüde bilimsel? Ne ölçüde ilerlemeyi sağlıyor? Bu ilişkilerin açıklanması modernizm ve eğitim ilişkisini açıklıyor?

Yakınlarda okul yöneticilerinin atama biçimlerine tanık olduk. Atamalarda nepotizm koktuğunu açıkça gördük. Bu durumun, modernizmin önemli bir öğesi olan akılla ilgisi olmadığı apaçık ortadadır.

Yine, eğitimle ilgisi olmayanların MEB merkez kadrolarına yerleştiğine tanık olduk. Yani kadrolaşma hız kaybetmedi.

Diğer taraftan; eğitim programının, modernizmin bir parçası olan bilimsel olması gerekiyor. Ancak; belirli kaygılar nedeniyle uygulamaya konulan eğitim programı neoliberal düzene hizmet etmektedir.

Yine, ders kitaplarında cinsiyet eşitsizliğine vurgu yapılırken kim modernizmden bahsedebilir?

Ülkemizde eğitimin ilerlemeyi getirmediği bilinen bir gerçektir.

Çünkü, toplumda görülen şiddet, ev içi şiddet, kültürel yenilik yaratamama, dinsel öğelerin ön plana çıkarılması, öğrencilerin sosyalleşmesinde görülen sorunlar insan yetiştirme sistemimizin içini boşaltmış durumda.

Kalkınma açısından da sorunlarımız bulunuyor. Maalesef ekonomide bilinçli üreticiler, tüketiciler yetiştiremedik. Küresel güçlere bağımlılığımız bunun kanıtıdır.

Böylece AKPnin eğitim-kalkınma ilişkisini hiçe saydığını söyleyebiliriz.     

Laik bir toplum yaratmada laik ve bilimsel eğitim önemli bir koşuldur.

Ancak, illerin en gözde okullarını imam hatip okullarına dönüştürmek hangi modernizm ile açılanabilir? Ya bazı öğrencilerin velilerinin zorla bu okullara yönlendirilmesine ne demeli?

Diğer taraftan; sorgulamaya ve düşünmeye ket vuran itaate vurgu yapan değerler eğitimine başvurmanın laik, bilimsel, ilerleme ve kısaca modernizm ile ilgisi bulunmamaktadır.

Ülkemizde eğitim sitemimiz modern yapısına Mustafa Kemal Atatürk döneminde yaşamış; ancak naalesef ölümünden sonra adım adım modern yapısından uzaklaşmıştır.