Bu halk seni unutur mu?

Nahit Duru

Tarık Akan binlerce gerçek aydın tarafından sonsuzluğa uğurlandı. Sevgi ve saygıyla.

Tarık Akanı 12 Eylül döneminde tanıdım. Tarık Akanın baş rol onayacağı bir filmin senaryosu, sansür kuruluna takılmış... O günlerde film senaryoları önceden incelenip, izin veriliyordu.

Tarık Akan; sevdiğim, saydığım yıllar önce yitirdiğimiz Erol Özkök - Arap Erol - aracılığı ile bana ulaştı.  İlk izlenimim, Tarık Akanın sakin, kararlı, az konuşan, ne istediğini bilen, örnek alınabilecek bir sanatçı, gerçek bir Atatürkçü, iyi bir Fenerbahçeli ve bir devrimci olduğuydu.

Olayı anlattı... Sansüre takılan, Yol filminin senaryosuydu. İçişleri Bakanlığı basın müşaviri Hayat İlhanı arayarak durumu anlattım. Bilgi sahibi olmadığını, öğrenip bildireceğini söyledi. Cevap gelene kadar,  yarım gün birlikte olma imkanı bulduk Tarık Akanla... Hayat İlhan olayı öğrenip, yapılacak bir şey olmadığını, senaryonun değiştirilmesi halinde, bir ihtimal kuruldan geçebileceğini söyledi. Tarık Akan, " olmaz öyle şey, senaryo değişir mi?" diyerek gitti.

Daha sonra İstanbulda da bir kaç kez buluştuk, Arap Erol aracılığı ile. Faşizme, 12 Eylül darbecilerine boyun eğmeyen Tarık Akan hastalığa yenildi. Cenaze törenine 10uncu Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezerin katılması beni şaşırtmadı dersem yalan olur. Sezeri en son Cumhurbaşkanlığı döneminde basın müşavirliği yapan Metin Yalmanın cenaze töreninde görmüştüm. Sezer, o gün de törene katılmış, bir kaç kişiyle sohbet etmiş, ancak, basına birşeyler söylemekten kaçınmıştı. Tarık Akanın cenaze töreninde de ağzını açıp, ülkenin sorunları ile ilgili bir çift söz söylemedi Ahmet Necdet Sezer...

Bir devrimcinin,  bir sanatçının cenaze törenine gideceksiniz, ne Onun kişiliğiyle, ne ülkenin sorunları ile söz söylemeyeceksiniz. Sanki, ülkenin hiç sorunu yokmuş, Tarık Akanın kişiliği, sanatçılığı, devrimciliği ve ölümü ile ilgili söylenecek hiç bir şey yokmuş gibi... CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunun herhangi bir söz söylememesi normal olabilir, zira o sosyal medyada söyleyeceğini söyledi.

Sezerin siyasetçi olmaması nedeniyle konuşmadığını, fikirlerini söylememesinin normal olduğunu iddia eden dostlar, sizler siyasetçi misiniz ki, her konuda düşüncelerinizi paylaşıyorsunuz. Sorumlu yurttaşlar olarak düşüncelerinizi aktarıyor, ülke sorunlarını, bunlardan nasıl kurtulacağını yazıyorsunuz.

Cumhurbaşkanlığı yapmış bir "devlet adamının" ülke sorunları ile ilgili düşüncelerini paylaşmasını beklemek hem hakkımız, hem haddimizdir diye düşünüyorum.

Neyse, sevgili Tarık Akan, seni sonsuzluğa yollarken, kendisinden çok şey beklediğimiz eski Cumhurbaşkanından beklentilerimizi de söylemek zorunda kaldım.

Sevgili Tarık Akan, Işıklarda uyu, sevdiğin, saydığın, Mustafa Kemal Atatürk, Nazım Hikmet, İlhan Selçuk ve Yılmaz Güney gibi daha önce yitirdiğimiz değerlerle birlikte olacaksın.

Seni bu ülke insanlarını önemli bir bölümü, sanatçılığınla, devrimciliğinle, dik duruşunla, Atatürkçülüğünle unutmayacak...