Cumhurbaşkanı Erdoğanın Birleşmiş Millet Genel Kurulunda yaptığı konuşmanın içeriğinden çok salonun boş olması gündeme geldi.
ABD Başkanı Obama konuşurken salonun dolu olduğu, daha sonra kürsüye çıkan Erdoğanın ise boş koltuklara hitap ettiği yazıldı.
Geçen yıl havuz medyası fotomontajla salonu doldurmak gibi eşine az rastlanan bir uyanıklığa kalkışınca doğal olarak bu yıl dikkatler önce koltuklara çevrildi.
ABD Başkanlarının her yıl BM Genel Kurulunda yaptıkları konuşmalarda BMye üye ülke temşilcileri tam kadro salonda yerlerini alır.
Bu son derece doğaldır.
Dünya basını da ABD Başkanlarının konuşmasını dikkatle izler.
Genel kurul toplantılarını uzun yıllar izledim.
Devletleri küçük ama isimleri büyük Fidel Castro ve Yaser Arafat gibi liderler konuşurken çoğu zaman koltuklar doluydu.
ABD basın ve televizyonları konuşmalarına her zaman geniş yer verdi.
BM yıllık toplantılarında bir konuşma geleneği vardır.
Liderler ülke adı vererek birbirlerini ağır biçimde suçlamaktan kaçınırlar.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezerin 2 bin yılında BM Genel Kurulunda Milenyum Zirvesinde yaptığı konuşmayı hatırlıyorum.
Ermenistan Devlet Başkanı Koçaryan, BM geleneklerine aykırı olarak Türkiye soykırımı inkar etmesin demişti.
Sezer, konuşma metnini değiştirmiş. Sözlerimin sonunda Ermenistan Devlet Başkanının konuşmasına cevap vermek istiyorum diyerek, "Koçaryanın sözlerini büyük bir esefle not ettim.Tarihin değerlendirilmesinin tarihçilere bırakılması gerekir" diye karşılık vermişti.
Amerikan başkanları konuşmalarını yaptıktan sonra çoğunlukla salondan ayrılır.
Sezerin konuşması sırasında başkan yoktu ama ABD misyonu salondaydı.
1970lerde New Yorkta gazetecilik yapan Türk gazeteciler Bülent Ecevitin bir konuşmasında Başkan Carterın ayakta alkışladığını anlatır.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül son BM konuşmasını 2013 yılında yaptı.
Salon doluydu.
Gülün konuşmasını izleyenler arasında Dışişleri bakanı Davutoğlu ve İstanbul Belediye Başkanı Topbaş da vardı. (Not: Davutoğlunun Gülden habersiz sonradan Pensilvanyada Güleni ziyaret ettiği ortaya çıktı)
Liderlerin üzerinde duracakları konular herkesi ilgilendiren genel bir çerçevede olursa ilgi görür.
BM Genel Kurulu ülkelerin dış politikalarının adeta bir sınav yeridir.
BMnin yazılı bır karnesi yoktur.
Notunu koltukların doluluk sayısına göre verir.
Koltukları doldurmak için içi dolu politikalar üretmek gerekir.
Erdoğanın Obamadan sonra konuşması sıralamada iyi bir yer ama koltukları doldurmaya yetmedi.
İki yıldır yürütülen ve binlerce dolara mal olan Dünya beşten büyüktür kampanyasının işe yaramadığı görüldü.
Erdoğanın ülkelerinin geleceği için FETÖye karşı gerekli önlemleri almaları konusunda yaptığı çağrının etkilerini de önümüzdeki günlerde göreceğiz.