Cumhurbaşkanı Erdoğan, PYD bir terör örgütüdür. YPG bir terör örgütüdür. PKK ne ise PYD odur.
ABD Sözcüsü Kirby, Biz onları terörist örgüt olarak görmüyoruz ve kendilerini desteklemeyi sürdüreceğiz.
Erdoğan Güney Amerika gezisinden dönerken uçakta Başkan Obamayı kastederek Ben miyim senin ortağın yoksa Kobanideki teröristler mi? sorusuna cevabı Dışişleri Bakanlığı sözcüsü gayet net biçimde verdi.
Bu cevap Erdoğanın PYD ve YPGnin terör örgütü olarak ilan edilmesi için harekete geçeceğiz şeklindeki açıklamasının da önünü kesiyor.
Cumhurbaşkanı ve Davutoğlu hükümeti, istediği kadar uluslararası alanda çaba harcayacağını söylesin, ABDnin PYDye arka çıkmasıyla kımıldayacak hali kalmadı.
Artık çok geç.
PYD, Başkan Obamanın özel temsilcisi Brett McGurkun Kobani ziyareti sırasında ödülü eline tutuşturmadı.
Resim, Beyaz Sarayın tercihini açık biçimde gösteriyor.
Peki resmi görünce AKP Hükümeti ne yaptı?
Hiç bir şey.
McGurkun bizim için temsilciliği sona ermiştir diyebildi mi?
Hayır.
Diplomasi nutuk atmakla olmuyor.
Çevrenize bir bakın.
Beğen beğenme.
İsrail, düşmanı olarak gördüğü kişi ve örgütlerle konuşan (ödül alan) batılı diplomatlara ülkeye giriş vizesi vermiyor.
Yakın zaman kadar Yunanistan- Kıbrıs Rumları, KKTCye giden bırakın diplomatı turistleri bile ülkeye sokmuyordu.
Cumhurbaşkanı Erdoğanın bu durumda ABD Yönetimine karşı bir B planı var mı?
Washingtonla her kriz bana Erdoğanın 4 Temmuz 2003 günü Süleymaniyede Türk askerlerinin başına geçirilen çuvala verdiği tepkiyi hatırlatır.
Ne notası veriyorsun? Müzik notası mı? Olayı teşhis edeceksin, derinliğine teşhis edeceksin. Anlayacak, bileceksiniz. Ha verilmesi neyse ondan sonra verirsin. İki tane ortak arasında dargınlık olduğu zaman, bu dargınlığı nasıl gideririz, ona çalışılır. Ortak, yanlış yapıldı diye ortaklığı bozmaz.