Reza Zarrab Belgeleri Ankaraya doğru yola çıktı.
Anlatayım.
İlk duruşmada 75 yıl istenen Zarrab (iddianameler eklendikçe yüz yılı geçebilir) Amerikan hapishanelerinde ölmek istemeyecektir. O nedenle şimdiden konuşmaya başladı.
Zarrabın kefalet gerekçesi için sunduğu bağış belgelerine ve Başsavcı Breet Bhararanın hazırladığı iddianameye bakılırsa soruşturmanın Ankarada ana damarlara kadar uzanacağını gösteriyor.
16 Hazirandaki duruşmaya yetiştirilmesi beklenen ek iddianamede Türkiyenin merkeze oturtulacağı ve üst düzey birçok ismi kapsayacağı belirtiliyor.
Zarrab mahkemeye Emine Erdoğanın kurucusu olduğu ve başkanlığını yengesi Saadet Gülbaranın yaptığı, eski AB Bakanı Egemen Bağışın eşi Beyhan Bağışın yönetim kurulu üyesi olduğu TOGEM-DERe ile Bilal Erdoğanın yönetim kurulunda bulunduğu TÜRGEV ve 150 ayrı kuruluş ve kişiye bağışta bulunduğunu bildirdi.
Zarrab, TOGEM-DER ve TÜRGEVe Türkiyedeki şirketi Royal Holding A.Ş yoluyla bağış yaptığını belgeledi.
Royal Holding A.Ş Başsavcı Bhararanın hazırladığı 22 sayfalık ilk iddianamede yer alıyor. (This network of companies includes Royal Holding A.S., a holding company in Turkey)
Yani şirket soruşturma kapsamında.
Zarrab bu belgeleri mahkemeye iki amaçla beyan etmiş olabilir.
Birincisi, hayırsever bir iş adamı olduğunu kanıtlayıp hakimi, savcıyı insafa getirererk kefaleti kurtarmak. ( saat ve çikolata kutuları bağış belgesinde yer almıyor)
Öteki de, mahkemeyle işbirliği yapıp verilecek cezayı en aza indirmek için konuşacağı mesajı vermek.
İkinci olasılık çok güçlü görünüyor.
Amerikada vergiden muaf dernek, kurum ve kuruluşlara (non profit organizations) bağış yapılır ve yapılan bağışlar vergi zamanı beyan edilerek vergiden düşürülür.
Zarrabın bağış yaptığı vakıflarla ABDdeki kuruluşların amaç ve yapıları çok farklıdır.
Vergi Dairesi (IRS) tarafından çok sıkı denetlenir. Bu da kamuoyuna açıklanır.
Türkiyede böyle bir uygulama var mı?
Zarrabın sunduğu belgelerde kişi, kurum ve derneklere yaptığı bağışların toplamı 10 milyon doları geçiyor. Bu bağışları herhalde vergiden düşmek için yapmadı.
Zarrab mahkemeye 10 milyon dolar hemen nakit (cash) verebileceğini söylediğine göre ABDde de yüklü bir dolar hesabı olması lazım.
Zarrab bu parayı nasıl transfer etmiş olabilir?
ABDye 10 bin doların üzerinde kim olursa olsun sokmaya kalktığınız zaman beyan etmek zorundadır. Yani vergiye tabidir.
Savcı Zarrabın mahkemeye sunduğu kefalet belgelerini şüphesiz değerlendirecektir.
İddianamede yer alan Zarraba yöneltilen suçlamalardan biri Kara para aklamak ile ilgili.
Zarrabın kefalet için hemen nakit olarak ödeyeceği milyon dolarlar kara para olabilir mi?
Türkiyede vakıf, kurum ve kişilere yaptığı bağış bir kara para aklama operasyonu olabilir mi?
Savcı bu olasılıkların hepsini göz önüne alacaktır.
Zarrabın itirafa Emine ve Bilal Erdoğanın vakıflarına yaptığı bağışlardan başladığına göre, en üst düzeyden konuşmaya karar verdiği anlaşılıyor.
Zarrab dosyası ABD Terörle Mücadele ve İstihbarat birimleri tarafından hazırlandı
Dosyasının hazırlanmasında perde arkasındaki en önemli isim CIA Başkan yardımcısı David S. Cohen.
Cohen Hazine Bakanlığında Terörizm ve Mali İstihbarat bölümünden sorumlu müsteşardı.
Şubat 2015den beri CIA Başkan Yardımcılığı görevini yürütüyor.
Cohenin Terör örgütleri ve özellikle IŞİDin para kaynaklarıyla ilgili çalışmalar yaptığı da biliniyor.
Adalet Bakanlığında da Zarrab soruşturmasının başında Bakanın Ulusal Güvenlikten Sorumlu Yardımcısı John P. Carlin var.
Zarrabı Bhararanın yardımcıları Michael D. Locklard, Emil Bove ve Sidhardha Kamaraju sorgulayacak.
Savcı Yardımcısı Jaimie Nawaday da davanın mahkümiyet bölümünden sorumlu olacak.
Zarrab her şeyi anlatmak zorunda, başka çaresi yok.
Macun tüpten çıktı.
Türkiyede kimlere kadar uzanacağını tahmin etmek zor değil.