Kavaklı, öğrencisi, eski Adalet Bakanı ve DEVA Partisi Genel Sekreteri Sadullah Ergin’in CHP listelerinden seçime katılmasına ilişkin olarak, "Hatay İmam Hatip’te gözünün içine bakarak ders anlatan öğretmenin olarak, şer odaklarının kullanılışlı anahtarı olmanı istemem, meslektaşlarımla birlikte sana bunun için emek vermedik." düşüncesini dile getirdi. Kavaklı, Ergin'e "Sen imam hatiplisin, DSP genel başkanı Ecevit’i nasıl unutursun!" diye seslendi. DSP ise seçimlerde Millet İttifakı'nı değil Cumhur İttifakı'nı destekleyeceğini duyurmuştu.
Kavaklı yazısında, "Seni mason localarının oyuncağı olarak görmek bizi üzüyor, mahzun ediyor hatta kahrediyor. Ayasofya’ya 86 yıl kilit vuranlarla beraber olmanı anlayamıyorum, anlayamıyoruz. Ayasofya’yı açanların iktidardan düşmesi için, camiyi müze yapacaklarını söyleyenlerin yardımına koşmanı kabullenemedik. Sen imam hatiplisin. 28 Şubat sürecinde imam hatiplilere, başörtülü kadın ve kızlarımıza, dindarlara kan kusturan DSP genel başkanı Ecevit’i nasıl unutursun! Ecevit, MHP’yi ve Anap’ı koltuk değneği olarak kullanmıştı. 3.5 yıl iktidar oldu. Eyüp İmam Hatip Lisesinde öğretmenlik yapan 26 meslektaşım, başları örtülü olduğu için, kanunlara rağmen, meslekten ihraç edildi. Okulumuzun 5.000 öğrencisi vardı. Katsayı zulmü, başörtüsü yasağı geldi. Ecevit Hükümeti bunları uyguladı, öğrenci sayımız 50’ye kadar düştü. Ülke genelinde 600 bin imam hatip öğrencisi vardı, 28 Şubat zulüm sonucu 60 bine indi. Şimdi sayı 1 milyon 400 bini buldu. Bir imam hatipli olarak, imam hatip düşmanlarının safında yer tutmanı sana yakıştıramıyorum kıymetli öğrencim." ifadesini kullandı.
Kavaklı şunları kaydetti:
"Eyüp İmam hatipteki öğrencilerimin maruz kaldığı zulmü ve ortaya koydukları şanlı direnişi ÇIĞLIK adıyla kitaplaştırdım, okumanı tavsiye ederim. İmam hatip ve din karşıtlarına karşı senden de şanlı bir direniş bekliyorum. Son olarak Abdülhamit düşmanlığından yola çıkarak İttihat ve Terakki’ye giren, Ermeni, Yunan, Bulgar, Sırp, Rum çeteleri ile işbirliği yapan Kazım Karabekir’i hatırlatayım. İttihat ve Terakki Cemiyeti isimli kitabını okumalısın. Abdülhamit’i tahttan indirenler, Osmanlı Devletini yıktı; Cumhuriyet döneminde Kazım Karabekir’i evine hapsettiler, kaleme aldığı hatıralarını yok ettiler. Tıpkı Mehmet Akif’in 1936’da basılan Safahat’ını toplatıp imha ettikleri gibi. "