Yeni çıkan kitaplar ve editörün seçtikleri / 28 Mart 2016

ABC Kitap'a ulaşmak için iletişim:abcgazetesikitap@gmail.com-------------------------------------------ABC Kitap editörleri, bu hafta da sizler için "Yeni çıkanlar / Editörün Seçtikleri / Haftanın Kitabı / ABC En Çok Satanlar Listesi" oluşturdular.'Profesör'...

ABC Kitap'a ulaşmak için iletişim:
abcgazetesikitap@gmail.com

-------------------------------------------

ABC Kitap editörleri, bu hafta da sizler için "Yeni çıkanlar / Editörün Seçtikleri / Haftanın Kitabı / ABC En Çok Satanlar Listesi" oluşturdular.

'Profesör' ünvanı taşıyan akademi yöneticilerinin cehalete övgüler düzdüğü ve okuyan sayısının artışı karşısında 'hafakanlar bastığını' açıkladığı günümüz Türkiyesinde, kitaba ve kitabın aydınlığına daha çok ihtiyacımız olduğu çok açık!

Ülkemizin sürüklenmeye çalışıldığı karanlığa karşı en etkili direniş alanlarından birinin 'okumak' olduğunu düşünüyor ve sizlere daha aydınlık günlerde daha çok kitaplı gelecek günler diliyoruz.

Editörlerimizin seçkisinde edebiyattan, tarihe, inceleme-araştırma kitaplarından politik eserlere ve hatıra kitaplarına kadar pek çok türde okunmaya değer kitaplar ve yayınevlerinin okurlarla buluşturdukları yeni eserler yer alıyor.

Kitap dünyasındaki son gelişmelerden haberdar olmak için ABC Kitap sayfalarını takip etmeniz sizin için yeterli.

ABC Kitap sayfalarını okumadan kitapçı ve sahaf turuna çıkılmaz.

ABC izleyicilerine keyifli okumalar diliyoruz.

YENİ ÇIKANLAR

Erdal Öz
YARIN, NASIL BİR GÜN OLACAKSIN?
Günlükler 1956-1998
Can Yayınları

Erdal Öz'ün 1956-1998 yılları arasında, aralıklarla tuttuğu günlükleri Can Yayınları tarafından yayımlandı: Yarın, Nasıl Bir Gün Olacaksın? Erdal Öz, 50'li yılların ortalarında, yirmili yaşlarının başlarında tutkulu bir gençtir; durmadan okur, kendi kuşağından arkadaşlarıyla birlikte "yeni" bir edebiyat dilinin peşine düşer. 70'lerde edebiyat tutkusuna devrimci düşünceler eklenir, sahibi olduğu Sergi Kitabevi'nin paket kâğıtlarına yazdığı alıntılar gerekçe gösterilerek tutuklanır, günlüklerini küçük kâğıtlara yazar. 90'lı yıllarda artık ünlü bir yazar ve yayıncıdır. Ülkesinin sorunlarıyla ilgilenmekten de, edebiyat tutkusundan da hiç taviz vermemiş bir yazar…

432 s. 
İstanbul, 2016



Selçuk Orhan
GÜZEL
Doğan Kitap


Aranmayan Özellikler'de iş dünyasının karmaşık ilişkilerinden merak uyandırıcı bir hikâye çıkaran Selçuk Orhan, Güzel'de bu üç erkeğin içsel yolculuklarını tedirgin edici bir kaçış hikâyesine dönüştürüyor. 

Sayıların sözde kesinliğinde kurtuluş arayan hasta bir matematikçi. Hasımları tarafından köşeye sıkıştırılmak üzere olan karanlık bir suç örgütü lideri. Hayatla derdini cinsellik üstünden çözmeye çalışan ergenlik çağında bir lise öğrencisi. Üç erkeğin yolları çıkar dengeleri dışında hiçbir yasanın işlemediği bir kasabada, genç bir kadının etrafında kesişiyor…

264 s. 
İstanbul, 2016

Uğur Küçükkaplan
TÜRKİYE’NİN POP MÜZİĞİ
Ayrıntı Yayınları

Bu kitap, Türkiye'deki pop müziğe ilişkin ilk müzikolojik araştırma olmanın yanı sıra, popüler Türk müziği üzerine yapılmış en kapsamlı çalışma olma özelliğini de taşıyor. Yarım yüzyılı aşkın bir zamandır milyonlarca insanın hislerine tercüman olan pop müziği; icracılar, besteciler, söz yazarları, aranjörler ve çeşitli akımlardan hareketle geniş bir perspektifte ele alan Küçükkaplan, bilimsel zemine oturttuğu bu çalışmasında doğrudan müziğin kendisini esas alıyor. Verdiği nota örnekleri ve yaptığı onlarca müzikal analizle pop müziğin Türkiye'deki gelişim ve değişim sürecine ışık tutan yazar, aynı zamanda yazılı bir kültür ürünü olmayan popüler müziğe bir arşivci titizliğiyle yaklaşıp, korunmasına ve gelecek kuşaklara sağlıklı bir biçimde aktarılmasına katkıda bulunuyor.

Daha önce Arabesk kitabıyla önemli bir boşluğu dolduran Küçükkaplan, Türkiye'nin Pop Müziği adlı çalışmasıyla popüler Türk müziğinin önemli bir damarını daha gözler önüne seriyor. Bunu yaparken müziği bizzat üretenlerin görüşlerine yer vermek suretiyle de okura konuya farklı noktalardan bakabileceği geniş bir bakış açısı sunuyor.

512 s. 
İstanbul, 2016



Yogi Bhajan
SÖZÜN GÜCÜ
H2O Yayınları 

Yogi Bhajan'ın Öğretileri öğretmek ve aydınlatmak için sözün gücünü nasıl kullanacağınızı gösteriyor.

"Başlangıçta Söz vardı; Söz Tanrı ile birlikteydi ve Söz Tanrı idi."
Zaman “şimdi''dir ve şimdi sahip olduğumuz tek şey zamandır.
Çağımızın en kıymetli mantrası “ayakta kalmak''tır.

Bu gezegendeki en yüksek, en etkili enerji, sözdür. Hiçbir şey sözün ötesinde olamaz, olmamıştır ve olmayacaktır. Bu nedenle sözün gücünü bilinçli bir şekilde idrak etmeliyiz. Sözün gücünü idrak ettiğimizde ve sözün ardında durması için tüm zihnimizi harekete geçirdiğimizde tüm dünyayı bizim için yaratabilecek olan sözü yaratırız.
Sözünün eri olamayan kişinin nasıl yaşaması gerektiğini anlaması ve mutluluğu tatması mümkün değildir. Çünkü başlangıçta söz Tanrı’ylaydı ve dünyayı söz yarattı. Söze hürmet ederseniz, bu dünyada hürmetle ağırlanırsınız. 
Sözün Gücü insanlık için muazzam değerde bir hediyedir; onun sayesinde ilişkiler kurulur ya da yıkılır, bilgi aktarılır, bilinç değişime uğrar. Konuşurken sözlerinizin sesi ve ritmi bilinç düzeyinizi yansıtır. Aydınlığın sözlerini  yüksek sesle yinelediğinizde kendi bilincinizi de aydınlatacaksınız; durmayın, yineleyin o sözleri.

176 s.
Mart 2016  

Orhan Pamuk
HATIRALARIN MASUMİYETİ
Yapı Kredi Yayınları

Orhan Pamuk'un yeni kitabı Hatıraların Masumiyeti, bir film kitabı. Kitap Pamuk'un bu film için yazdığı metinleri, konuşmaları ve filmden seçilmiş kareleri içeriyor. 

2012 yılında İngiliz yönetmen Grant Gee ile Orhan Pamuk, Masumiyet Müzesi, İstanbul ve Pamuk'un dünyasını kapsayan bir belgesel için çalışmaya karar verdiler. Sonuçta ortaya 72. Venedik Film Festivali'nde eleştirmenlerin yoğun övgüsüyle karşılanan bir belgesel film Hatıraların Masumiyeti çıktı.

Türkiye'de 25 Mart'ta sinemalarda gösterime girecek olan Hatıraların Masumiyeti "The Innocence of Memories", İngiltere ve başka Avrupa ülkelerinde de sinemalarda gösteriliyor… Pamuk bu film için romandaki bir kahramanı geliştirdi.

"Benim adım Ayla, Füsun'un arkadaşıydım. On bir yıl ona komşu yaşadım..."

Orhan Pamuk, İngiliz belgesel film yönetmeni Grant Gee ile birlikte hazırladığı, Hatıraların Masumiyeti "The Innocence of Memories" filminde Masumiyet Müzesi romanındaki Kemal ile Füsun'un aşk hikâyesine Füsun'un arkadaşı Ayla'nın gözünden yeniden bakan bölümler eklemişti. 

Pamuk'un 2008 yılında yayınladığı Masumiyet Müzesi romanı 1975 ile 1984 yılları arasında İstanbul'da, varlıklı iş adamı Kemal ve onun uzak akrabası, yoksul Füsun'un arasındaki unutulmaz ve talihsiz aşkı anlatıyor. Masumiyet Müzesi ise bu unutulmaz aşka ve İstanbul'daki gündelik hayatın izlerine tanıklık ettiğimiz, kelimelerin eşyalara dönüştüğü bir mekan.

124 s. 
İstanbul, 2016


Samir Amin
LİBERAL VİRÜS
(Sürekli Savaş ve Dünyanın Amerikanlaştırılması)
Yordam Yayınları


Samir Amin'in "Sürekli Savaş ve Dünyanın Amerikanlaştırılması" altbaşlığını taşıyan Liberal Virüs'ü, bu sorulara yanıt arayan, özlü ve etkili bir kitap.

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de çok yaygın bir virüs türü. Peki ya semptomları neler? Belli bir bünyeyi ya da coğrafyayı sarıp, nasıl ilerliyor? Çaresi var mı? Liberal toplum anlayışını, liberalizmin ideolojik temellerini ve postmodernizmi tartışarak başlayan kitap, küreselleşmiş liberalizmin vaatlerine ve günümüz liberalizminin tehditlerine odaklanarak ilerliyor. Amerikan emperyalizminin dünyadaki egemenliğini nasıl kurup pekiştirdiğini de tartışan Liberal Virüs, doğal kaynakları yıkıp geçen ve kitleleri giderek daha fazla yoksulluğa iten bu sömürü sisteminin, önceki dönemlerden daha barbarca bir yol takip edebileceği ihtimali üzerinde duruyor. Kitabın, "Dönüşüm Halindeki Dünya Sistemi" başlığını taşıyan ve sadece Türkçe edisyonunda yer alan ikinci bölümü ise, IMF, DTÖ, AB gibi kurum ve kuruluşların incelenmesiyle başlıyor. Ardından, yeni küreselleşme dalgası karşısında geleceğe dönük senaryolar tartışılıyor, çatışma ve savaşların ortasında ne tür alternatif öneriler getirilebileceği, "çok kutuplu demokratik bir dünya kurma"nın mümkün olup olmadığı değerlendiriliyor. 

Sosyal bilimci kimliği ve devrimci sosyalist tavrıyla bilinen Samir Amin, yaygın bir "virüs" özelinde, bugünümüzü ve yarınımızı tartışma masasına yatırıyor… 

208 s. 
İstanbul, 2016
 


Samir Amin
MODERNİTE, DEMOKRASİ VE DİN
(Kültüralizmlerin Eleştirisi)
Yordam Yayınları

Bağımlılık Okulu'nun kurucularından ünlü sosyal bilimci Samir Amin, modernitenin krizini, postmodernizmin "kültürel özgünlükler" söylemini ve Avrupa-merkezci bakış açısının kısıtlarını, din ve demokrasi kavramları ekseninde sorguluyor. "Kültüralizmlerin Eleştirisi" alt başlığını taşıyan Modernite, Demokrasi ve Din, bir yandan politik İslama, Arap dünyasına ve Ortadoğu'daki sosyal hareketlere, diğer yandan Hardt ve Negri'nin İmparatorluk ve Çokluk kitaplarının eleştirisine ve küreselleşmiş kapitalizme karşı Bamako Çağrısı'nın somut önerilerine uzanıyor. 

Fikret Başkaya, Uğur Günsür ve Güven Öztürk'ün ortak çevirisiyle Türkçeye kazandırılan bu özgün çalışma, özellikle içinde bulunduğumuz coğrafyanın çelişkilerle yüklü doğasını çözümleyebilmemiz için bize önemli veriler sunuyor. Dinsel akımlarla modernleşme arasındaki çetre?lli ilişki, demokrasi için mücadelenin belirsizliği, politik İslamın emperyalist yayılmanın hizmetine girmesi, burjuva ideolojisinin evrenselci tutkularını terk edip kültüralizme geçmesi ve benzeri konularda zihnimizi açıyor. 

192 s. 
İstanbul, 2016


Murat Batmankaya
GEÇMİŞ ZAMAN TESELLLİLERİ
Şule Yayınları

Murat Batmankaya'nın Geçmiş Zaman Tesellileri, birçok şair ve yazarı bilinmeyen yönleriyle sayfalarına taşıyor. Edebiyatın, tarihe not düşme misyonunu da hakkıyla yerine getiren eser, bilinen isimlerin yanı sıra unutulmaması gereken şahsiyetleri de ölümsüz kılıyor. Batmankaya'nın seçtiği dil, samimi sesiyle özel bir konumu hak ediyor.

318 s


Muriel Rukeyser
COSTA BRAVA
(Halk Olimpiyatları’na Geldik!)
Güldünya Yayınları

İspanya Devrimi'nin ortasında uyumsuz bir aşkın öyküsü

Costa Brava'da, 1936'da Barselona'da gerçekleştirilmesi planlanan Halk Olimpiyatları'na giden Helen'in gözünden devrimin, anarşistlerin, komünistlerin, enternasyonalizmin ve bütün bu karmaşanın içinde filizlenen güçlü bir aşkın romanıdır. İspanya'da savaşla karşılaşan Helen, aynı zamanda hiç ummayacağı birine âşık olur. Cinsellik konusunda açık ve dürüst yaklaşımıyla Muriel Rukeyser, Costa Brava'da, bir kadının gözünden çok sayıda olimpiyat sporcusunun iç savaşın bombalarının düşmeye başladığı günlerin Barselonası'nda devrimle buluşmalarını ve Helen'in deyimiyle kendilerini bulmalarını anlatıyor...

288 s. 
İstanbul, 2016


Derleyen: Çağdaş Cengiz
ŞU ÇILGIN GENÇLER
Kaynak Yayınları

“Şu Çılgın Gençler'' Türkiye Gençlik birliği’nin 10 yıllık pratiğinin bir dökümü olarak Kaynak Yayınlarından yayımlandı. Kitap, 10 Yıllık pratiğe önderlik edenlerin kaleminden oluşan yazıları kapsıyor. 

"Türkiye Gençlik Birliği, ülkemizin onuru, geleceğimizin güvencesidir. 
Atatürk'ün gençliğe seslenişinin günümüzde tam olarak karşılığıdır."
Ataol Behramoğlu
Şair, Yazar

"Biz Atatürk gençliğiyiz. Görev belgemiz Gençliğe Hitabe'dir. Varlığımız Türk Milleti'ne armağan olsun. Gençler başaracak, Türkiye başaracak. Türkiye Gençlik Birliği, nice 10 yıllara başarıyla koşacak."
-Av. Prof. Dr. Metin FEYZİOĞLU Türkiye Barolar Birliği Başkanı-

"Atatürk'ün ülkesine dair bir umut varsa TGB'de var. Şu Çılgın Gençler'i okuyan herkes bu umudu paylaşacak, eminim."
-Tarık Akan Sinema Oyuncusu-

376 s. 
İstanbul, 2016


EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
 


Erendiz Atasü
SALDIRGANI HOŞ TUTMAK
Can Yayınları

Erendiz Atasü'nün 2004 -2015 arası kaleme aldığı yazılardan derlenen Saldırganı Hoş Tutmak, on bir yıllık Türkiye panoraması seriyor okurun önüne. Kadın mücadelesinden erkek şiddetine, 12 Eylül Referandumu'ndan Kemal Kılıçdaroğlu'na yazılan mektuba, IŞİD teröründen Ortadoğu'nun son on yıldaki dönüşümüne kadar bazıları daha önce yayımlanmış bazıları ilk defa yayımlanan bu yazılar, parçalarına ayrılmış bir resme bütüncül bir bakış sunuyor.

"Türkiye olağan bir demokrasinin koşullarını yaşamıyor; olağanüstü koşullarda muhalif siyasetin yeri acı çekenlerin yanıdır. Bizim Kurtuluş Savaşımızdan Sovyet Devrimi'ne, barışçı Gandhi hareketinden Nelson Mandela hareketine kadar, dönemlerinin baskın ve baskıcı gerçekliğine karşı duruş, haksızlığa uğrayanlarla, acı çekenlerle onların ıstırabında bütünleşerek başarıya kavuşmuştur. Anlaşılan odur ki günümüz siyasal muhalefeti, 'gerçekçilik tuzağına' düşmüştür!" 

160 s. 
İstanbul, 2015


Steven Nadler
MÜMKÜN DÜNYALARIN EN İYİSİ
Alfa Yayıncılık

Akıl çağının başlangıcı olan 17. yüzyılda kötülük sorunu ateşli tartışmalara konu oluyordu. Ama asıl mesele Tanrı kavrayışını aklın ışığında yerli yerine oturtmaktı ve temel soru da şuydu: 

Tanrı'nın varlığı ve yaptıkları İnsan aklıyla açıklanabİlİr ve yargılanabİlİr mİ?
Ve diğer sorular da geliyordu ardı sıra: 
Tanrı bu dünyayı nasıl ve neden yarattı? 
Bu dünya, mümkün dünyalar içinde en iyi olan mıdır? 
Her şeye gücü yeten, her şeyi bilen mutlak iyi Tanrı 
bu kadar kötülüğe neden izin veriyor? 
Tanrı adilse, iyi insanların başına neden kötü şeyler geliyor? 

Bu sorulara yanıt arayan, geçmişleri kadar mizaçları da birbirinden çok farklı üç düşünürün, Leibniz, Arnauld ve Malebranche'ın yolu 17. yüzyılın ikinci yarısında, entelektüel tarihinin en canlı günlerini yaşayan Paris'te kesişir. Kişisel hırsları ve kaygılarıyla da örülü, yüz yüze olduğu kadar mektuplarla da süren ateşli bir tartışma başlar aralarında… 

Ve onların yaklaşık dört asır önce Tanrı ve kötülük üzerine sordukları sorular ve verdikleri yanıtlar hem felsefe hem de din açısından bugün bile geçerliliğini korumaktadır. 

370 s. 
İstanbul, 2016


Hasan Hüseyin
BAĞDAT BASRA YOLLARINDA
Bilgi Yayınevi


Mart 1974'te, Hasan Hüseyin (Korkmazgil), Irak'a, geleneksel Mirbet Şiir Şenliği'ne davet edilir. Orada yaşadıklarını, gözlediklerini, yorumlarını not eder.

Duyarlı ve yürekli bir ozan için görülmeye değer o topraklarda, inanılmaz çelişkiler ortasında, gelişmeye çalışan tüm ülkelerin halkları neleri istiyorsa, hep aynı özlemleri görür o da: 
Ekmek, iş, özgürlük, rahatlık, kurtuluş:
...vaaaay bize vaylar bize
abbas'a diye diye
hüseyin'e diye diye
ne yaman oynamışlar bu yoksul yığınlarla
kanına ekmek doğramışlar bu çıplak yığınların
gizlemişler bir kanlı saltanatı
arkasına bu altın kubbelerin
kerbelâ çıplak
kerbelâ aç
kerbelâ yalınayak...

Gözlemleri, anıları, izlenimleri, eleştirileri ve olanca coşkusuyla Hasan Hüseyin'den Bağdat-Basra yolları…

392 s. 
İstanbul, 2016

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

ABC Kitap Haberleri

Her insan öldürür sevdiğini!
Polisiye edebiyat mercek altında
Bülent Arınç’ın yeni kitabı
Nadir Kitap ve kitantik’e erişim engeli
Demirtaş'ın Leylan'ı şimdi D&R raflarında