Yeni Çıkanlar | 31 Aralık 2019

ABC Kitap editörleri, bu hafta da sizler için “Yeni Çıkanlar / Editörün Seçtikleri / Haftanın Kitabı” listelerini oluşturdular. Editörlerimizin seçkisinde edebiyattan tarihe, inceleme-araştırma kitaplarından politik eserlere...

ABC Kitap editörleri, bu hafta da sizler için “Yeni Çıkanlar / Editörün Seçtikleri / Haftanın Kitabı” listelerini oluşturdular. Editörlerimizin seçkisinde edebiyattan tarihe, inceleme-araştırma kitaplarından politik eserlere ve hatıra kitaplarına kadar pek çok türde okunmaya değer kitaplar ve yayınevlerinin okurlarla buluşturdukları yeni eserler yer alıyor.

YENİ ÇIKANLAR

Byung Chul Han

EROS’UN ISTIRABI

Çeviren: Şeyda Öztürk

Metis Yayınları

Düşünme ancak Eros'la artırılabilir. Düşünebilmek için bir dost, bir âşık olmuş olmak gerekir. Eros olmadan düşünce bütün canlılığını, bütün huzursuzluğunu kaybederek tekrara düşer, gerici bir hal alır. Eros Başka'ya duyulan arzuyla düşünceyi cesaretlendirir.

Narsisizm, sanılanın aksine, kendini sevmek değildir. Kendini seven özne, Başka'yla arasına kendi lehine işleyen negatif bir sınırlama getirir. Oysa narsisist özne sınırlarını net bir şekilde belirleyemez; kendisiyle Başka arasındaki sınırı bulanıklaştırır. Dünya narsisiste sadece kendi anıştırmalarının gölgesinde görünür. Başkayı başkalığı içinde tanıma ve bu başkalığı teslim etme becerisi yoktur. Sadece kendini bir şekilde yeniden tanıyabildiği yerlerde anlam bulabilecektir.

Aynı'nın Cehennemi'nden ancak arzuladığım ve beni büyüleyen bir Başka sayesinde, dostla, sevgiliyle, aşkla çıkabilirim.

64 s.

İstanbul 2019

KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Laurence Bergreen

MACELLAN

Çeviren: Ebru Kılıç

İş Bankası Kültür Yayınları

Dünyanın çevresini dolaşmadığı halde bunu yapan ilk insan olduğu yolunda şöhret yapan Ferdinand Macellan (1480-1521), kendisine ün kazandıran seferine İspanya kralı adına çıkan Portekizli bir deniz subayıydı. Dönem Keşifler Çağıydı ve keşifler, denizlerde yapılıyordu. Akdeniz çevresinde Osmanlı’nın yükselip dünyanın başat güçlerinden biri haline geldiği süreçte yerkürenin öbür ucundaki Amerika keşfedilmiş ve gözler uzaklara, daha uzaklara dikilmişti.

Macellan’ın, kendisini Keşifler Çağının en büyük kaşiflerinden biri haline getirecek bir sabit fikri vardı: Kristof Kolomb’un yapamadığını yapmak ve batıya giderek doğudaki Baharat Adaları’na varmak. Bu fikre Portekizliler değil İspanya Kralı I. Carlos destek verdi ve Macellan, kendisine sağlanan beş gemiyle 1519 Eylül ayında yola çıktı.

1522 Eylül ayında o beş gemiden sadece biri perişan halde İspanya’ya döndü. İçinde sefil durumda on sekiz kişi vardı ve Macellan, aralarında yoktu.

Çünkü sarsılmaz iradesi ve azmiyle bu seferi mümkün kılan, bunun için memleketi Portekiz’in rakibi ve düşmanı İspanya uyruğuna geçmeyi göze alan, doğanın ve insanların yarattığı nice zorluklar karşısında filosunu bilinmeyen denizlerden, fırtınalardan, isyanlardan, savaşlardan geçirip hedefine ulaştıran adam, yerliler tarafından savaşta öldürülmüştü. Çünkü Macellan’ın, kendi pagan dinlerinde yaşayıp giden bölgenin yerli halklarını, olursa iyilikle, olmazsa silah zoruyla Hıristiyan yapmak gibi bir sabit fikri daha vardı ve bu fikir onu ölüme götürecekti.

Dünyanın en büyük kaşiflerinden biri olarak anılmasına; Macellan Boğazı’na, Macellan Bulutsusu’na ve NASA’nın güneş sistemini keşfetmek için gönderdiği Macellan uzay aracına ismi verilerek onurlandırılmasına karşın Macellan, asıl yapmak istediği şeyi yapamamıştır: Baharat Adaları’na varmak, oradan gemilerine yüklediği baharatlarla ve dünyayı dolaşan ilk insan olmanın şanıyla memleketine dönmek. Dünyayı dolaşıp zenginliklerle geri dönen ilk insanlar, o perişan geminin içinde İspanya topraklarına ayak basan on sekiz denizcidir.

Elinizdeki kitap, yenilmez ruhu ve bilgisiyle bu yolculuğu mümkün kılan adamın biyografisi olduğu kadar bu seferin, bir macera romanı kadar sürükleyici seyir defteridir.

448 s.

İstanbul 2019

KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Nurten Yalçın Erüs

ŞAİR, EDİP, DÜRÜST TÜCCAR LEON BAHAR’I TAKDİMİMDİR

Kırmızı Kedi Yayınları

Ankaralı Yuda Leon Bahar…

Şiire tutkundu, tek bir şiir yazamadı. Iskalanmış bir hedef, kaybedilmiş bir mevzi oldu şiir ona.

Yıllarca adını bir muharrir olarak görmek istedi; bıkmadan usanmadan gazete idarehanelerine yazılar gönderdi. Ona tek sütun bahşetmeyen gazeteler, borcunu ödemeyenlerin listesine adını yazdılar.

Hep iyi bir tüccar olmaya gayret etti, ne var ki dürüst bir tüccar olduğunu ispatlamak için Aşkale yollarına düşmek mecburiyetinde bırakıldı.

Vatanına tutkuyla bağlıydı, vatan haini muamelesi gördü.

Bu topraklar Leon Bahar ve onun gibilerin kıymetini bilemedi… Bilemediği gibi onlara yaşattıklarıyla ne yüzleşti ne de onlardan özür diledi.

Leon Bahar’ın 44 yıllık kısacık ömrü meramını anlatmasına müsaade etmedi. Ömrü vefa etseydi gerçek vatanseverliğin dinle, ırkla, zenginlikle değil, yürekle olduğunu anlatmanın bir yolunu bulurdu belki.

Dağına, taşına, insanına âşık olduğu kendi topraklarında yabancı sayıldığına aldırmadan, küsmeden yazardı...

Adaleti en başa yazardı. “Herkes için, her daim adalet” derdi.

Sonra aşkı yazardı. Şüphesiz en çok aşkı yazardı.

480 s.

İstanbul 2019

KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ

İpek Elif Atayman

COSTA GAVRAS VE POLİTİK GERİLİM SİNEMASI

Ayrıntı Yayınları

Ölümsüzden İtiraf'a, Sıkıyönetim'den Kayıp'a Müzik Kutusu'ndan Amen'e uzanan bir çizgide, politik film geleneğinin önemli bir parçasına dönüşen Costa Gavras sinaması, bir yandan ana akım sinema formlarıyla uyum içinde görünürken, diğer taraftan da Batı anlatı geleneğinde var olan rahatlatıcı etkiyi bozma, seyirciye çığırından çıkmış bir dünyada yaşadığını hatırlatma gibi önemli bir işlev üstlenmiştir. Popüler anlatının bütün araçlarıyla popüler olmayan bir sinemanın sınırlarını yokladığı da önü sürülebilecek bu sinemanın, Brecht'in de işaret ettiği gibi, hayatı olmasa da, onu değiştirmeye soyunanları değiştirmeyi hedefleyen bir yaklaşımın izlerini taşıdığı öne sürülebilir.

Çalışmasına, sinema ve felsefe yazınımızın önemli kalemi Veysel Atayman'dan aldığı ilhamla başlayan Elif Atayman'ın, yerinde bir kararla sinema ve politika kavramlarını da tartışmaya açtığı eserin, özellikle politik film türünü tanımlama çabalarına önemli katkılar sağlayacağına ve yeni bir sinemanın mümkün olduğuna inananlara rehberlik edeceğine inanıyoruz.

96 s.

İstanbul 2019

KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Kolektif

ÖĞRENME VE BİLİNÇDIŞI

Psikanaliz Defterleri 3-Çocuk ve Ergen Çalışmaları

Yapı Kredi Yayınları

Birçok anne baba ve öğretmenin de dikkatini çekebilecek üçüncü sayı, öğrenmenin bilinçdışıyla ilişkisini ele alan on bir yazıdan oluşuyor.

Çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında deneyimli Türk ve yabancı analistlerin kaleme aldığı yazılar öğrenme ve işlev bozukluklarının değerlendirilmesinden dikkat sorununa, anne-bebek gözleminden öğretmen öğrenci ilişkilerine kadar çok geniş bir yelpazeyi kapsıyor.

Günümüz Türkiyesi’nde eğitim bu tadar çokyönlü bir tartışma konusuyken psikanalizin kendi bakış açısından yaptığı değerlendirmeler eğitim çevrelerine mutlaka yararlı olacaktır.

176 s.

İstanbul 2019

KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Kolektif

GİZEMİ ÇÖZÜLMEMİŞ TARİHİ OLAYLAR

Kara Karga Yayınları

Birazdan okuyacağınız tarihi olaylar sizi bazen hayrete düşürecek, bazen tedirgin edecek, bazen heyecanlandıracak, bazen de konuyu daha derinlemesine araştırmaya teşvik edecek.

John F. Kennedy neden öldürüldü?

1951 yılında Fransa’da koca bir köyün bir anda delirmesinin arkasında yatan sebep neydi?

Dyatlov Geçidi’nde dokuz dağcının ölümüne sebep olan şey sadece soğuk muydu?

11 Eylül saldırılarındaki çelişkiler neler?

1518 yılında yüzlerce kişiyi etkileyen dans salgınına ne sebep olmuştu?

Dünya tarihi henüz gizemi çözülememiş olaylarla dolu! Bu olaylara dair sırların bazıları hiçbir zaman, birçoğu da yakın zamanda gün yüzüne çıkmayacak gibi görünüyor. Üzerlerine kurgulanan teoriler ise her gün daha da artıyor.

128 s.

İstanbul 2019

KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Charles Dickens

BİR NOEL ŞARKISI

Çeviri: Ayşegül Özdoğan

Terapi Kitap

Victoria devrinin en iyi romancısı kabul edilen Charles Dickens'ın 'Bir Noel $arkısı'nda, insana dair sıcak ve ürkütücü bir anlatımla Ebenezer Scrooge'un sıradışı hikayesi anlatılır. Cimri, pinti, kaba ve suratsız bir tüccarın bir noel gecesi geçmiş, bugün ve geleceği gösteren üç hayaletle yaptığı dönüştürücü seyahatin çarpıcı ve sürükleyici anlatımın' bulacağınız bu hikâyeyle ilgili Dickens, 1843 yılında kitabın ilk basımının önsözüne şunları yazar:

"Bu kısa, ruhani kitapta bir fikrin hayaletini ortaya çıkarmak için çaba gösterdim. Bu durum okurlarımın; kendileriyle, birbirleriyle, zamanla ve de benimle ilgili olarak canlarını sıkmasın. Umarım ki hanelerini hoş bir şekilde ziyaret etsin ve hiç kimse elinden bırakmak istemesin."

112 s.

İstanbul 2019

KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Jared Diamond

ÜÇÜNCÜ ŞEMPANZE: İNSAN TÜRÜNÜN EVRİMİ VE GELECEĞİ

Pegasus Yayınları

Benzersiz Bir Türün Gelişimi

Biz insanlar genlerimizin %98’ini şempanzelerle paylaşıyoruz. Öte yandan dinleri ve uygarlıkları kuran, iletişimin karmaşık ve çeşitli biçimlerini geliştiren, bilim öğrenen, şehirler inşa eden ve nefes kesici sanat eserleri yaratan insanlar gezegende egemen tür olurken, şempanzeler her şeyden önce hayatta kalmaları için gereken temel gereksinimleri karşılamaya çabalayan hayvanlar olarak kalmışlardır. Evrimsel kuzenler arasında bu ayrımı yaratan DNA’daki %2’lik farklılık nedir? Bu büyüleyici, kışkırtıcı, tutkulu, baştan sona eğlendiren kitapta Pulitzer ödüllü Jared Diamond, sıra dışı insan türünün dikkat çekecek kadar kısa bir zaman diliminde dünyayı yönetme… ve onu geri dönülmez biçimde mahvetme yeteneğini nasıl geliştirdiğini keşfediyor.

Son yüz binyıl içinde öyle bir nokta geldi ki insan, kendisini diğer hayvanlardan ayıran özellikler ve davranışlar sergilemeye başladı. Nihayet evrim zamanının ruhuna tamamen uygun olarak dil, sanat, din, bisiklet, uzay aracı ve nükleer silah yarattı. Nükleer silah tehdidinin ve iklim değişikliğinin etkileriyle yüzleştiğimiz bugünlerde doğuştan gelen şiddet eğilimlerimiz ve icat etme merakımız bizi çok önemli bir yol ayrımına getirmiş görünüyor. Bizi biz yapan bu özellikler nereden geliyor? Özelliklerimiz lanetimiz mi? Olur da değişirsek, bizim için hâlâ umut var mı?

Royal Society Bilim Kitapları Ödülü

Los Angeles Times Kitap Ödülü

“Kıvrak bir zekânın ürünü olan Üçüncü Şempanze’yi okumak, tam bir ayrıcalık…”

New York Times Book Review

“Sarsıcı, ufuk açıcı ve cüretkâr kitabıyla kabul edilmelidir ki Diamond, son yılların gördüğü en etkileyici bilge...”

Nature

“Bazı biyologlar yalnızca bilim insanıdır; bazıları düşünür. Jared Diamond kesinlikle bir düşünürdür.”

Colin Tudge

“Muhteşem… Jared Diamond, davranışlarımıza ve kökenlerimize ilişkin bu büyüleyici çalışmasını bir doğabilimci gözüyle ve filozof bilgeliğiyle ortaya koyuyor.”

Diane Ackerman

“Herkes bu göz kamaştırıcı kitabı büyük bir keyifle okuyacaktır. İnsan olmanın ne demek olduğunu anlamamıza yardım ediyor.”

Paul Ehrlich

JARED DIAMOND UCLA’de coğrafya profesörüdür. Bilimsel kariyerine fizyoloji bölümünde başladıktan sonra evrimsel biyoloji ve biyocoğrafya alanlarına yönelmiştir. Ulusal Bilim Akademisi’ne, Amerikan Bilim ve Sanat Akademisi’ne ve Amerikan Felsefe Topluluğu’na seçilmiştir. Aldığı ödüller arasında Ulusal Bilim Ödülü, Çevreci Başarılar için Tyler Ödülü, Japonya Kozmos Ödülü, McArthur Vakfı Üyeliği ve Rockefeller Üniversitesi tarafından verilen Lewis Thomas Ödülü bulunmaktadır. Altı yüzden fazla makalesi yayımlanmıştır ve Pulitzer ödüllü Tüfek, Mikrop ve Çelik, Çöküş, Yükseliş ve İnsan Cinselliğinin Evrimi kitaplarının yazarıdır.

488 s.

İstanbul 2019

KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ

İlber Ortaylı

İSTANBUL’DAN SAYFALAR

Kronik Kitap

Dünya Başkenti İstanbul’un tadına doyulmayan sayfaları…

“İstanbul bütün insanlığın zenginliğidir. Sayfaları çevrilmekle bitmeyen bir kitap; seyrine doyum olmayan bir resimdir. Bu iki bin yıllık dünya metropolünü gözümüz gibi sakınmalıyız.”

- İlber Ortaylı

Tarihte hiçbir şehrin bu kadar adı olmamıştır. Âsitâne, Deraliyye, Dârü’l-hilâfeti’l-aliyye, Dârü’s-saâdet veya Dersaâdet, İslambol... İstanbul, “stinpolis/şehre doğru” deyiminden gelir. 15. yüzyıldan beri şehre gelen seyyahlar onun düzineyle ismini saymadan edemezler; Byzantion, Nea Roma gibi...

Slavlar, “Tsarigrad” der. Balkanlarda hala, “çar şehri” ismiyle yaşar. İşte böyle ismi çok, eseri çok, uzun geçmişi şanlı bir şehirdir İstanbul.

İlber Ortaylı çok sevdiği İstanbul’un sokaklarını arşınlarken, bir şehrin nasıl gezilmesi gerektiğini de gösteriyor. Bir şehri sevmenin onu övmekten çok, omuzlara ağırlık yükleyen bir sorumluluk olduğunu belirtiyor. Kenar mahallelerinden surlarına, kütüphanelerden eğlence mekânlarına, kadim semtlerden popüler caddelere dek benzersiz bir İstanbul seyahati sunuyor. Bu seyahatte çarşılar, saraylar, hamamlar, kubbeler, köşkler, kasırlar ve yalılar yeniden anlam buluyor.

Diliyle, tarihiyle, coğrafi nitelikleriyle, inançlarıyla, gelenekleriyle, yeme-içme kültürüyle ve sosyal hayatıyla benzersiz bir şehir olan İstanbul için, “sayfaları çevirmekle bitmeyen bir kitap; seyrine doyum olmayan bir resim” diyor Ortaylı.

İstanbul’dan Sayfalar, bu şehrin her köşesini merak edenler kadar, bu şehirde yaşasa da onu tanımayanlar için de sıra dışı bir rehber, eşsiz bir hazine…

304 s.

İstanbul 2019

KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Sean B. Caroll

CESUR DAHİLER

E Yayınları

1940 İlkbaharında tanınmayan ama gelecek vaat eden bir yazar olan Camus ile, çiçeği burnunda bir bilim insanı olan Jacques Monod, Paris’te sessizce kendi hayatlarını yaşayan iki insandı. Almanlar Fransa’ya saldırdıktan ve Fransa’yı işgal ettikten sonra ikisi de ülkelerinin Nazilerden kurtuluşuna yardım etmek için Direniş örgütüne katıldılar, bu uğurda önemli, tehlikeli roller üstlendiler, bereket versin bu mücadeleden sağ çıkmayı başardılar.

Beklenmedik gelişmeler sonucunda iki adam savaştan sonra dost oldu. Tutkulu kararlılıkları ve benzersiz yetenekleri sayesinde biri modern edebiyatın, öteki modern biyolojinin sesi oldu ve ikisi de ayrı ayrı kendi uğraş alanlarında Nobel Ödülü aldılar. Yıllar süren araştırmaları sırasında, daha önce yayımlanmamış ve bilinmeyen pek çok malzeme toplamayı başaran Carroll, bu malzemeye dayanarak yazdığı Cesur Dâhiler’de olağan hayatların olağan dışı olaylar sonucunda olağan dışı hayatlara dönüşünün öyküsünü anlatıyor: Bu ayrıca sıra dışı zorluklar karşısında cesaretin, çiçeklenen yaratıcı dehaların, dostluğun öyküsüdür.

624 s.

İstanbul 2019

KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.