İçişleri Bakanlığı kararıyla görevden alınan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Adnan Selçuk Mızraklı, sabah saat 6 itibariyle kapılar kırılarak belediyeye girildiğini söyleyerek, "Türkiye’de yaşayan kimse kendini hukuk şemsiyesi altında hissedemez. HDP’li belediyelere geliştirilen bu tutum Türkiye’deki demokrasi değerleri açısından, demokratik muhalefeti karşısına alan bir tutum olarak görmek gerekiyor. Gasp edilen halk iradesidir" dedi.
Kendisine henüz bir tebligat gelmemişken açıklamada bulunan Mızraklı, "Birazdan belediyeye geçeceğim. Hukuk dışı durum yaşıyoruz. Toplumun demokrasi ve hukuk değerleri doğrultusunda yeni bir evreye girdiğini görüyoruz. Ne anayasa ne seçimleri icra eden bir tutum var” diye konuşmuştu.
Selçuk Mızraklı tebligatı almak üzere belediyeye girdiğinde içeriye hiçbir belediye yöneticisi ve çalışanı alınmadı. Belediye binasına giren Selçuk Mızraklı'ya tebligatın vali yardımcısı tarafından iletildiği, Mızraklı'nın tebligatı imzalamadığı öğrenildi. Binadan ayrılan Mızraklı ve dışarıda bekleyen yöneticiler HDP il binasına geçti.
'GASP EDİLEN HALKIN İRADESİDİR'
Türkiye kamuoyuna çağrıda bulunan Mızraklı, “Türkiye’de yaşayan kimse kendini hukuk şemsiyesi altında hissedemez. HDP’li belediyelere geliştirilen bu tutum Türkiye’deki demokrasi değerleri açısından, demokratik muhalefeti karşısına alan bir tutum olarak görmek gerekiyor. Gasp edilen halk iradesidir” diye konuştu.
Öte yandan Mızraklı, sabah saat 6 itibariyle kapılar kırılarak belediyeye girildiğini söyledi.
Mızraklı belediye binası önünde yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
"Borç yatağında olan ciddi israfın ve talanın olduğu belediyede özel kalem harcamalarını aylık beş bin liranın altına düşürdük. Hiç kimsenin israf etmeyeceği, haram tek bir lokmanın geçmeyeceği bir sistem oluşturmaya çalıştık. Bu arada 73 milyon liralık borcu ödedik. Herkese hakkaniyetle yaklaşmaya çalıştık. Politikamız gereği halkça ve adil şekilde düşünerek ve planlayarak yolumun her kesimine partili partisiz ayrımı yapmaksızın yaklaşan bir yaklaşım içinde olmaya çalıştık. Önemli adımlar atmanın arefesindeydik. Bu hafta neler yaptık, neler yapacağızı anlatacaktık. İsrafı, talanı çok farklı şekilde ortaya koyduk. Hepinizin vicdanına seslenerek örnekledik. Yaptıklarımız ortadadır. Biz bu kentte yaşayan her insanın değerli olduğunu ve bu irade tesis olduktan sonra da bu iradenin halkçı bir yönetim anlayışıyla toplumun bütün kesimleriyle bu sürecin biteceğini söyledik. İlk kent konseyini topladık. Bölgedeki bütün muhtarlarla 5 ayrı toplantı düzenledik. Sivil toplum örgütleriyle bir araya geldik."