YSK darbesiyle yinelenecek İstanbul seçimlerine bir hafta kala Saray ittifakı adına yarışan Binali Yıldırım, 10 milyon 560 bin 963 seçmene mektup gönderdi.
Yıldırım'ın kendi el yazısıyla kaleme aldığı ve “Değerli hemşehrim, İstanbul’u seven bir kardeşiniz olarak bu mektubu yazıyorum” şeklinde başladığı mektupta, "Keşke seçimleri yenileyerek size zahmet vermeseydik" denildi.
Türkiye gazetesinden Damla Peker'in haberine göre mektupta şu ifadeler yer aldı:
'HAYAL DENEN İŞLERİ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRDÜM'
“Hamdolsun, milletimin desteği ile bir faninin hayal edebileceği bütün makamlarda bulundum. Milletime borcumu ödeyebilmek için Türkiye’nin her köşesine hizmet ulaştırdım. Hayal denen işleri gerçeğe dönüştürdüm. Şimdi ise beni ben yapan bu mübarek şehir İstanbul’a hizmet için huzurunuzdayım.”
ÖLÜMLERİ UNUTTU, HIZLI TRENİ ÖRNEK VERDİ
“Daha önce Marmaray, Avrasya Tüneli, 3. Köprü, Osmangazi Köprüsü, Hızlı Tren, Yeni Havalimanı gibi birçok projede imzam ve alın terim olsa da İstanbul gibi çok büyük bir şehrin çözülmesi gereken sorunları olduğunu biliyorum. Bu şehirde yaşayan 15 milyon hemşehrimin geleceğe yönelik umut ve beklentilerini gerçekleştirecek tecrübe ve donanıma sahibim.”
‘KEŞKE SİZE ZAHMET VERDİRMESEYDİK’
“Değerli kardeşim, keşke 31 Mart seçimlerinin yenilenmesini gerektiren olayları yaşamayıp, sizlere zahmet verip tekrar sandığa gitmek zorunda bırakmasaydık. Ancak, seçimde ve sonrasında gelişen olaylar seçimin dürüstlüğüne şaibe düşürdü. Seçimi gerçekleştiren görevlilerin yanlışları yüzünden oy verenler mağdur edildi.
Düşüncelerimiz, inançlarımız, yaşam şeklimiz, kökenimiz farklı olsa da İstanbul bizim evimiz, gençlerimizin bizim ortak geleceğimiz. Bir kardeşiniz olarak, hepinizin mutlu bir şekilde birlikte yaşayacağı, hiçbirimizin dışlanmayacağı, ihmal edilmeyeceği, güzel İstanbul hayalimizi gerçeğe dönüştürmek için var gücümüzle çalışacağımı bilmenizi istiyorum.”
'AZ LAF ÇOOOK İŞ ANLAYIŞI İLE..'
“Ulaşım benim uzmanlık alanım, İstanbul’un ulaşım ve trafik sorunlarını önümüzdeki 5 yıllık dönem içinde çözeceğim. Kadınlarımızın, gençlerimizin şehrin ekonomik, kültürel, sanat hayatında daha fazla söz sahibi olacağı katılımcı yönetim anlayışını gerçekleştirmek önceliklerim arasında olacak. ‘Az laf çoook iş’ anlayışı ile bugüne kadar ülkem ve milletim için yaptıklarım, İstanbul için yapacaklarımın teminatı olacak. Bu inançla göreve talibim. Desteğinizi talep ediyorum…”