YSK, Doğu ve Güneydoğu'daki 14 ilde sandıkların birleştirilmesi ve taşınmasına karar verdi.
24 Haziran milletvekili ve Cumhurbaşkanı seçiminde olduğu gibi 31 Mart yerel seçimleri için de Doğu ve Güneydoğu illerindeki çok sayıda sandık “güvenlik” gerekçesiyle taşınmasına karar verdi.
Tunceli’de sadece bir mahalle hariç şehrin tamamında sandıkların taşınması kararlaştırıldı.
YSK önceki gün yaptığı toplantıda, valiler ile İl Seçim Kurulları’ndan gelen sandık birleştirme ve taşınma istemlerini karara bağladı.
“Terör gerekçesiyle seçim güvenliğinin sağlanamayacağı” gerekçesine dayanan başvurular üzerine YSK, Ağrı, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Hakkari, Kars, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Van ve Tunceli’deki çok sayıdaki sandığın taşınmasına karar verdi.
Kuruldan, yine Doğu ve Güneydoğu’daki bazı iller için de sandık birleştirme kararı çıktı.
Birgün’den Nurcan Gökdemir’in haberine göre, karar çerçevesinde özellikle Tunceli’de bir mahalle dışında kalan tüm köy ve mahallelerdeki sandıklar için taşıma kararı verildi. YSK’nin bu kararı kesin olduğu için itiraz olanağı da bulunmuyor.
Yeni kararlar gelebilir
Güvenlik ve terör gerekçeli bu taşıma ve birleştirmelerin yanı sıra Mahalli İdareler Kanunu’nun, “Dağınık mahalle ve sair yerleşim yerleri bulunan köylerde veya köylerin birbirlerine yakın olduğu durumlarda seçim sandıklarının bir tek mahalle veya bir tek köyde toplanması, seçim gününden en az bir hafta önce ilan edilmek koşuluyla İlçe Seçim Kurulunca kararlaştırılabilir” hükmünden hareketle yeni sandık taşıma ve birleştirmelerin de gündeme gelmesi bekleniyor.
Ancak bu kararlara karşı seçim kurullarına ve YSK’ye itiraz başvurusunda bulunulabiliyor.
Muhalefet tepkili
Muhalefet partileri, 24 Haziran seçimlerinde olduğu gibi sandık taşıma ve birleştirme kararının iddia edilenin tersine oy kullanma hakkını engelleyeceğini ayrıca coğrafi yapı ve iklim koşullarının da seçmen açısından caydırıcı etkisi bulunduğunu ifade ediyor.
CHP’nin YSK Temsilcisi Hadimi Yakupoğlu, devletin seçmenlerin kayıtlı oldukları sandıklarda oy kullanmasını sağlamak zorunda olduğunu belirtti.
24 Haziran seçimleri öncesi alınan karara da itiraz ettiklerini anımsatan Yakupoğlu, “Esas olan sandığın hareket ettirilmemesidir, 24 Haziran’a kadar da bu böyleydi. O zamana seçmenin bulunduğu yerde oy kullanması sağlanıyor, şimdi yapılamıyorsa bir aczin yaşandığını mı düşünmeliyiz. Bölgenin yapısı her açıdan özel, ‘5 kilometre öteye taşıyoruz’un bölge için karşılığı çoğu zaman bir dağı geçmek oluyor. Bu da oy kullanmayı engelliyor. Ayrıca güvenlik gerekçesiyle sandık taşırken seçmeni nasıl taşıyacağınız sorusunun da yanıtı yok” dedi.
"Hedef oylarımız"
HDP’nin YSK Temsilcisi Pınar Akdemir, seçim güvenliği ile ilgili tereddütleri ortadan kaldıracak mekanizmaların bulunması gerektiğini bunu önlemenin yolunun sandık taşıma olmadığını ifade etti.
İçişleri Bakanı Soylu’nun bu yöndeki isteklerinin olduğunu bildiklerini kaydeden Akdemir, “24 Haziran’da olduğu gibi bu seçimlerde de seçmenin sandığa ulaşmasını engelleyici bu zorlayıcı yaptırımları reddediyoruz” dedi.
HDP Diyarbakır Milletvekili ve eski YSK Temsilcisi Mehmet Rüştü Tiryaki de kurulun tartışmalı kararlarla seçim güvenliğini tehlikeye düşürdüğünü, sandık taşıma kararının hedefinin HDP’nin oyları olduğunu söyledi.
Bu yöntemle 24 Haziran’da olduğu gibi sandık başlarına daha fazla güvenlik görevlisi yığarak seçmen iradesinin sandığı yansımasını engellemenin, seçmenlerin sandığı ulaşamamasının amaçlandığını kaydeden Tiryaki, HDP’li seçmenin tüm zorlukları aşarak oyunu kullanacağına inandığını ifade etti.