THY Teknik'te Özçelik-İş Sendikası’na işçiler tepkili... 6 işçi işten çıkartıldı

Özçelik-İş'in yetki aldığı THY Teknik'te işçiler sendikaya tepkili. Telegram üzerinden örgütlenen işçilerle toplantı yapan Genel Müdür Yardımcısı Fazıl Çiftçi işçilerin kurduğu telegram grubu ile ilgili "FETÖ vari bir ortam oluşturulmuş" değerlendirmesi yaptı.

Türk Hava Yolları (THY) Teknik A.Ş işyerinde yetkili sendika olan Hak-İş konfederasyonuna bağlı Özçelik-İş sendikasına çalışanların tepkisi giderek artıyor. 1700 işçiye ulaşan Telegram grubunda çalışanlar istfa edeceklerini açıkladılar. Grup içinden bir çalışan Telegram grubunu kuran 6 kişinin işten çıkartıltığını 10 kişiye de ihbarname gönderildiğini belirtti.

İşçiler, 2015 yılında AKP iktidarının yaptığı bir değişiklikle taşımacılık işkolundan metal işkoluna geçirilen Teknik A.Ş’de, iki dönemdir imzalanan üç yıllık sözleşmelerle teknisyenlerin önemli ölçüde maddi kayıplara uğratıldığını söylüyor.

29 EKİM’DE İSTİFALAR BAŞLIYOR

Teknik A.Ş çalışanları Telegram uygulaması içerisinde kurdukları grup üzerinden sendikaya tepkilerini dile getiriyorlar. Çalışanlar kurdukları grupta 28 Ekim saat 23.45’de sendikadan toplu olarak istifa edeceklerini, işçilerin aidatlarıyla maaşlarını artıran, milyonluk makam araçları alan sendikadan kurtulmakta kararlı olduklarını anlatıyor.

Yaklasık 9 bin çalışanın olduğu THY Teknik A.Ş bünyesinde 7 binin üzerinde işçi teknisyen konumunda.

SENDİKA BAŞKANINA 1.8 MİLYONLUK ARABA

Özçelik-İş’in yetkili olduğu dört yıl boyunca, ücretlerinin iş kolunda bulunan birçok firmanın gerisinde kaldığını söyleyen işçiler, birçok kalifiye çalışanın iş bırakmak zorunda kaldığını belirtiyor. Son olarak Özçelik-İş başkanı Yunus Değirmenci’nin, 1.8 milyon lira değerinde makam aracı alması işçilerin sendikaya olan öfkesini artırmış durumda.

Konu ile ilgili AirlineHaber sitesinde Sefa İnan'ın yazdığı yazıda konu ile ilgili şu ifadelere yer verdi:

"Sendika başkanına BMW740 alınması işi bitirdi.

Kırılma noktası ise yine sendika başkanının kendi ağzından dökülen sözler. “Tam olarak bilemiyorum ama maaşım 30.000 ile 50.000 TL arasında diyor”. Aslında maaş sembolik. Giderler sendikaya yazılır. Benzin parası, makam aracının şoförü varsa korumaların maaşları tabii ki sendikadan karşılanıyordur.

Maaşını nerede yiyecek ki? Banka hesabına yatan rakamı o anda hatırlaması zor tabi.

Banka hesabından para çekmeye gerek yok ki.

Aslında bu başkan belli ki eli açık biri. Mutlaka alt kadrolarını yani şube başkanlarını ve temsilcilerine de unutmamıştır. Çünkü çok yoruldular çok…"

"FETÖ VARİ BİR ORTAM OLUŞTURULMUŞ"

Telegram grubuna THY Teknik'in Genel Müdürü Ahmet Karaman'ında dahil edilmesi üzerine Genel Müdür Yardımcısı Fazıl Çiftçi işçilerle bir toplantı düzenledi. Çiftçi toplantıda işçilerin taleplerine "Toplu iş sözleşmesi sürecinde değiliz. Toplu iş sözleşmesi sürecini başlatabilmek için daha 1,5 yılımız var. Masaya oturulup da uzlaşılmamış bir sözleşme yok. Bizim ordumuz Kuzey Irak'ta can pahasına savunma yapıyor biz nelerle uğraşıyoruz" ifadelerini kullandı. Toplantının sonunda işçilerin sorularını alan Çiftçi bir işçinin Telegram grubunun neden kurulduğunu açıklaması sırasında müdahale ederek "Bu tarz platformlarda veriler çok hızlı yayılıyor. FETÖ vari bir ortam oluşturulmuş" ifadelerinde bulundu. Bu sözler üzerine işçiler Çiftçinin sözlerine tepki göstererek toplantıyı terk etti.

THY teknisyenleri Özçelik-İş’den istifa etme gerekçelerini şöyle ilan ediyor:

1. Mevcut sendika, THY TEKNİK A.Ş. çalışanlarının özgür iradesiyle işyerinde yetkili olmamıştır. 2015 THY yönetiminin dayatmasıyla çalışanlar zorla sendikaya üye yapılmış, devlet eliyle Teknik A.Ş’de yetki alınmıştır. Bu nedenle Çelik-İş bir işçi sendikası değil, işveren sendikasıdır. Sarı sendika Teknik A.Ş çalışanlarına dayatılmıştır, sendikayı bizler seçmedik.

2. Sendika göreve geldikten sonra Havacılık şube yöneticilerini ve işyeri sendika temsilcilerini seçim yoluyla değil atama yoluyla görevlendirerek üyelerin iradesini yok saymıştır. Havacılık Şube başkanlığı, THY yöneticilerinin düğün ve özel günlerinde onlarla samimi pozlar vermekten kaçınmazken, üyelerinin sorunlarına ve taleplerine dair bir o kadar ilgisizdir.

3. Özçelik-İş şube başkanı örgütlü oldukları işyerine dahi girmemekte ve buna bahane olarak apron kartının olmayışını ileri sürmektedir. Kolaylıkla çözülebilecek bu ‘’sorunu’’ ileri süren sendika ve yöneticilerinin Teknik A.Ş çalışanlarını temsil etme ehliyeti yoktur.

4. Çelik-İş’in imzaladığı toplu iş sözleşmelerle çalışanlar maddi olarak reel enflasyon karşısında ezilmişlerdir. Toplu sözleşmeler çalışanların onayıyla imzalanmamıştır. Teknisyenlerin ücretleri sektördeki diğer firmaların gerisinde kalmış, havacılık sektöründe bayrak taşıyıcı şirket olan THY iştiraki Teknik A.Ş. birçok tecrübeli personelini kaybetmiştir. Buna cevap olarak sendika yöneticilerinden, istifa etmek herkesin özgürlüğüdür cevabı alınmıştır.

4. Çalışanlar, seçim özgürlüğünü şirketlerini seçerken kullanabildikleri gibi sendika seçerken de kullanabilmelidir. Ancak bu hak ve özgürlükler mevcut sendika ve işveren ortaklığında gasp edilmiştir.

5. İşveren, mevcut sendikanın şirket yanlısı tutumunu iyi değerlendirip, iş kadrolarında maddi kayıplar yaratan değişiklikleri rahatça uygulamaya koymuştur. Dava konusu olan bu kadro kayıpları, çalışanın lehine sonuçlanmasına rağmen masada savunulmamış, sadece uygulamadan kaynaklı kayıpların iadesi başarı gibi lanse edilmeye çalışılmıştır.

6. Sendika, üyelerinden topladığı aidatları üyeleri için kullanmamıştır. Kendi maaşlarına fahiş miktarlarda zamlar yapmış, kendilerine milyonluk makam arabaları almak için kullanmışlardır. Bunları da hiç utanmadan, sıkılmadan sendikanın menfaatleri için yaptıklarını kamuoyuna açıklamışlardır.

7. Sendika üyeleri işyerinde yaşadığı sorunları sendikasına anlatmaktan çekinir durumdadır. İşyerinde sorunlardan bahseden işçiler sendika tarafından kara listeye alınarak işyeri yönetimine bildirilme korkusu yaşamaktadır.