Şampiyonlar ligi finali dramatik sonuçlandı
Aslında , yazımın başlığı İngilizce " and the Oscar goes
to...." olacaktı, hangi takım kazanırsa noktaları dolduracaktım
sadece, ama öylesine dramatik bir final seyrettikki, maç önü başlık
planlamam suya düştü..
Maça baskıyla başlayan Liverpool ilk 25 dakikalık bölümde Real
Madrid kalesini ablukaya aldı, Nane+Firmino+Salah üçlüsü 3. bölgede
iki görevi birden yapıyorlardı, savunma ve atak..Maçın bu bölümünde
Madrid takımını ayakta tutan kaleci Navas idi..
Oyun böyle devam ederken 30. dakikada öyle bir an geldiki ,
Liverpoolun en büyük silahı, 3 kez Premier Ligde arka arkaya ayın
futbolcusu olmuş Mısırlı Salah omzundan sakatlandı ve ağlayarak
sahayı terk etmek zorunda kaldı. O anda inanıyorum ki bu maçı TVleri
başında seyreden Amerikadan Avustralyaya, Çinden Afrikaya kadar
tüm futbol severler şampiyonun Liverpool olması için enerji toplamaya
başladılar..
Fakat, 6 dakika sonra Real Madridin orta saha oyuncusu Carvajal
da sakatlanıp çıkarken aynı gözyaşlarını döküyordu. Çünkü, her ikiside milyon Eurolar kazanmasına rağmen final maçını tamamlayamama üzüntüsünü yaşıyorlardı...
Ben ise, bu öngörülemeyen sakatlıklardan sonra
her iki teknik direktörün ne yapacağını merak ediyordum.. Öyle ya,
Liverpoolun başında top oynadığı amatör kümede antrenör ayrılınca
kariyerine futbolcu+çalıstırıcı olarak devam eden Jürgen Klopp
vardı...Öte yanda ise müthiş futbolculuğu teknik adamlık payesiyle
taçlandırılan Zidan..
Klopp oyuna Lalanayı sokarken Zidan 120 milyon Euroluk
Christian Balei tercih etti... Maçın geri kalan 60 dakikası farklı
sürecekken birden sahneye Liverpoolun Alman kalecisi Loris Karius
çıktı ve iki fahiş hatayla maça damgasını vurdu.
Sonuç...
Real Madrid 3 - Liverpool 1....
1981 senesinde rakibi Real Madridi finalde 1-0 gibi bir skorla yenip o
zamanki adıyla Şampiyon Kulüpler Kupasını alan liman işçilerinin
takımı Liverpool belki uzun süre daha bekleyecek bu kupa için, ama dün
gece dünya futbol severlerinin gönlünde ayrı bir yer açtı eminim...
Dünkü maçın hakemi Sırp Mazicden söz etmeden finali
tamamlayamam. Merkez Hakem Kurulu Başkanı, eski patronum Yusuf
Namoğluna önerim, hakemlerin eğitim seminerlerinde bu maçı ders
olarak gösterin lütfen...
Son söz , dün akşam bu maçtan önce İngiltere ikinci (!?) Ligi
Play Off maçını izledim 90 dakika. Aston Villa - Fulham...
Avrupa Kupalarında bizim takımlara kura sonucu düşseler avucumuzu kaşırız
değilmi, Osterstundlara, Vardarlara elendiğimizi unutarak???
Her ikiside bizim "güya" süper ligimizde 34 maç oynasalar biri
şampiyon olur, öbürü ikinci...Bilmem anlatabildimmi?
Biz galiba, 2019da UEFA Avrupa Liginin, 2020de de Şampiyonlar
Ligi finalini İstanbula almakla övünen, 2024 için umutlanan bir
"futbol afadının" torunları olarak yaşayamaya devam edeceğiz..
Tebrikler Real Madrid, sabırlar Liverpool......
Bizimkilere de İran ve Tunus maçlarında başarılar...
YORUM YAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.