Neyini destekleyecek Türkiye solcusu?

Bazı noktaları netleştirmek gerekiyor. Hayat bu netleşmeyi dayatıyor.

PKK yöneticileri buyurmuş: Türkiye solcuları, sosyalistleri onları desteklemeliymiş… Savaşı her yere yayacaklarmış… Erdoğanı devireceklermiş…

Neyi, kimi destekleyecekmiş Türkiye solcuları?

Kör terör eylemleri yapacaksın; bu ülkenin güzelim insanlarını, öğrencisini, emekçisini, gencini yaşlısını katledeceksin… Sonra, Türkiye solcuları bizi desteklesin…

Savaşı yayacağını söylüyorsun… Demek ki, meydanlarda, çarşılarda yeni bombalar patlayacak, yeni katliamlar yaşanacak… Sonra, Türkiye solcuları bizi desteklesin…

Erdoğanı devireceğini iddia ediyorsun… Bu halk AKPyi ve Erdoğanı devirmek için milyonlar halinde sokakları, meydanları doldurduğunda, gençlerini, çocuklarını yitirdiğinde kılını kıpırdatmayacaksın, karşısında yer alacaksın, hatta Erdoğanı biz kurtardık diye övüneceksin… Sonra, Türkiye solcuları bizi desteklesin…

Erdoğanı devirmek adına, Güle, Arınça, Gülene göz kırpacaksın, açık açık başkanlık olsun ama başkan Abdullah Gül olsun diyeceksin… Sonra, Türkiye solcuları bizi desteklesin…

ABD arabuluculuk yapsın diyeceksin; NATO generalleriyle, Amerikan kurmaylarıyla ortak komuta merkezlerinde yer alacaksın… Sonra, Türkiye solcuları bizi desteklesin…

Şeriatçı, emperyalist işbirlikçisi Said-i Nursiyi kahraman ilan edeceksin; dincisini, şeriatçısını, tarikatçısını, solcu döneğini, kaşarlanmış liberalini Meclise dolduracaksın… Sonra, Türkiye solcuları bizi desteklesin…

Neyini destekleyecek Türkiye solcusu? İntikamcılığını, katliamcılığını, Amerikancılığını, AKPnin şu veya bu kanadıyla, olmadı Cemaatle dansını mı destekleyecek? Solun böyle bir eylem çizgisi, böyle bir politik çizgisi olabilir mi?

Senin Türkiye diye, Türkiye emekçisi diye, Türkiye devrimi diye, bağımsız Türkiye diye, laik-aydınlık Türkiye diye, emeğin Türkiyesi diye bir derdin mi var? Neyini destekleyecek Türkiye solcusu?

***

Formüller halinde, altını kalın kalın çizerek vurgulayalım:

- Bugün Kürt illerinde yaşanan ve Türkiye çapına yayılma eğilimi taşıyan savaş, gerici, kör milliyetçi ve halk düşmanı bir iç savaştır. Hem Türk devleti ve AKP, hem de PKK açısından. Dolayısıyla ikisinden birinin mevzisinde saf tutmak gibi bir politika yanlıştan da öte vahimdir, halka ihanettir.

- AKP iktidarının Kürt illerine yönelik saldırılarına nasıl karşı çıkılıyorsa, PKKnın büyük kentlerdeki bombalı terör eylemleri de aynı sertlikte kınanmalı ve tavır alınmalıdır.

- Savaşan taraflar birbirlerini güçlendiriyorlar ve meşruiyet kazandırıyorlar. Dahası emperyalist müdahalelere açık bir zemin yaratıyorlar.

- PKKnın stratejisi ve eylem tarzı ile Türkiye sosyalistlerinin stratejisi ve eylem tarzı arasında hiçbir ortaklık yoktur. Türkiye solu, PKK ile arasına kalın ve net bir sınır çekmelidir. Bu sınır çizilmezse emekçi halkla yürünemez.

***

Bugün Türkiye halkının yakıcı talebi bu gerici iç savaşın son bulmasıdır. Türküyle Kürtüyle bütün emekçi halkı birleştiren bir taleptir bu.

Çok haklı bir talep. Ama bu barış talebinin de olgun bir politik öncüye ve sağlam bir politik çizgiye ihtiyacı var. Çünkü her geniş talep gibi sayısız tuzaklarla dolu bir alandır bu da.

Barışta da iki çizgi var: Savaşanların barışı ile halkın barışı.

Gerici savaşlarda taraflar genellikle barış için savaşırlar. Çıkarlarına en uygun pozisyonu sağlamak için savaşırlar. Savaş rantı olduğu gibi, barış rantı diye de bir olgu var. Barış rantından pay kapmak için yapılır gerici savaşlar.

Bu nedenle vurguluyoruz gerici savaşın iki tarafıyla da araya net sınırlar çekmek gereğini. Sadece gerici savaşa karşı çıkmak için değil, olası bir gerici barış konusunda da aşılanmak için.

Gerçek bir barış, bu gerici iç savaşın taraflarından hesap sorularak gelebilir ancak. Yoksa bu emperyalist güdümlü savaş-barış sarmalından kurtulamayacaktır Türkiye halkı.

Türkiye sosyalistlerinin görevi, Kürt hareketinin yancısı olmak değil, kendi bağımsız politik hattı doğrultusunda ön almak, Türk-Kürt geniş kitlelerin barış talebini AKP iktidarını devirme hedefine yöneltmek ve bu mücadeleye önderlik edecek örgütsel adımları atmaktır.

Bu, hem savaşı durdurmak, hem de savaşı bahane ederek gündeme sokulabilecek emperyalist senaryolara set çekmek için gerekli. Gerici savaşı halkın barışına çevirmek için gerekli.