AKPnin istikrarsızlığı
Seçim rüşvetinde sınır yok. AKP seçmene vaat adı altonda rüşvet dağıtıyor, hem de mali disiplini alt üst ederek. Ülkemizin yarını düşülnmeden tam bir seçim ekonomisi uygulanmaya başlandı.
İktidar, seçmene hoş görünmek için her yolu deniyor.
Emekliye ikramiye, imar barışı adı altında imar affı, vergi ve sgk borçlarının taksitlendirilmesi, yetmedi, bedelli askerlik, o da olmadı akaryakıt fiyatlarını sabit tutmak içim ÖTVyi otomatik azaltma, belki de terör suçları dışındaki hükümlülere af… Akla ilk gelenler.
2002den bu yana iktidarda olan AKP, her açıdan kısılan özgürlükler ve demokrasi konusunda da vaatte bulunuyor. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ahdim olsun ki..." diye başladığı, AKP-MHP cumhur ittifakının seçim vaatlerini şöyle anlatıyor:
Yeni dönem, daha fazla demokrasi dönemi, daha güçlü hukuk devleti dönemi olacaktır… Daha geniş özgürlük dönemi olacaktır… Yargının daha bağımsız hale geldiği bir dönem olacaktır…
Tam kuvvetler ayrılığı ile Meclis yasa yapmaya ve hükümeti denetlemeye, hükümet etkili icraata, yargı da bağımsız ve tarafsız bir biçimde adaletin tecellisine odaklanacak.
Demek ki 2002den sonra demokrasi, hukuk devleti özgürlük ve yargı bağımsızlığı yok edilmiş ki, şimdi bunları vaadediyor Erdoğan.
AKPnin ve MHPnin Cumhurbaşkanı adayı partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şunları da sıralıyor:
Demokratik siyasetin kurumsallaştığı bu yeni sistemde, istikrar kalıcı hale gelecek. Hızlı karar, gecikmeyen icraat ve etkili yönetimle, ekonomik büyüme ivme kazanacak.
AK Parti yürüyüşüne başladığımız günlerde 3-Y olarak adlandırdığımız yolsuzlukla, yoksullukla ve yasaklarla mücadele etmek, en önemli hedeflerimiz arasında olmaya devam edecektir.
Bu sözlerinden de anlaşılacağı gibi, 16 yılda istikrar yerini istikrarsızlığa bırakmış, demokratik siyaset kalıcı olmaktan çıkarılmış, ekonomik büyümeye kendileri bile inanmaz hale gelmiş.
Erdoğanın söylemleri, yoksullukla, yolsuzlukla ve yasaklarla mücadele edilmediğinn göstergesi gibi. 16 yılda 3 Y diye adlandırdıkları bu konularda başarılı olsalardı, yeniden vaatleri arasında sayarlar mıydı?
Ekonomi ise tam bir çıkmaza girmiş gibi.
AKPye göre ekonomi iyiye gidiyor, yani ekonomi tıkırında..
Ekonomi çok iyi ise, AKP Genel Başkanının söylediği ile, ekonomiden sorumlu devlet bakanının, maliye bakanının söyledikleri neden farklı?
Kaldı ki, vatandaş, ekonominin iyiye gitmediğini her gün yaşıyor. Enflasyon durdurulamıyor, Türk Lirası, Dolar ve Euro karşısında değer kaybediyor. Dolar 2020de öngörülen düzeyinin çok üzerine çıkmış vaziyette. Enflasyonu durdurabilecek irade yok…
İktidarda oldukları 16 yılda bozduklarını, düzeltileceğini iddia ediyor Erdoğan.
Bu seçmen sormaz mı:
Niye bozdun, nasıl düzelteceksin? diye..
Makyavelin, Amaca giden her yol mubahtır ilkesine sarıldılar bu seçimlerde.
Bu vaatlere, her gün açıkladıkları rüşvet paketine rağmen, AKPnin hem cumhurbaşkanlığını hem de milletvekili seçimlerini kazanması zor görülüyor.
.
YORUM YAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.