Başbuğ u cumhurbaşkanı adayı yapmaya çalışanlar bunu bilmiyor mu
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğu sütten çıkmış ak kaşık ilan eden, CHPden Cumhurbaşkanı adayı gösterilmesi için çabalayanlara şaşırmamak olası değil...
Bu gazeteciler daha da ileri gidip, yalnızca TSKnın değil, devletin tüm sırlarının bulunduğu kozmik odanın aranması olayını saptırararak, Başbuğu savunuyor, suçu sonraki Genelkurmay Başkanına yıkıyorlar.
Olay böyle mi, değil mi bir bakalım.
Fikret Bila, Milliyet gazetesinde çalışırken yazmış. Bugüne kadar da yalanlama, tekzip gelmemiş. Fikretin haberine göz atalım.
"…Arama konusunu düzenleyen 125. madde tartışmalıydı. Aramanın usulü ve kapsamı konusunda farklı görüşler vardı. Bu durum üzerine Genelkurmay Adli Müşavirliği, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğa hukuki durum ve tartışmalarla ilgili olarak bir brifing verdi.
Brifingde, 125. maddenin, kozmik evrak için ancak kovuşturma aşamasında inceleme izni verdiği, soruşturma aşamasında vermediği görüşü iletildi. Bu görüşe rağmen Orgeneral Başbuğ, brifingi aldıktan sonra, Aramaya engel olursak kamuoyunda yanlış anlaşılır. Sanki bir şeyleri örtüyör, gizliyor, saklıyormuşuz gibi bir izlenim doğar. Tereddüt yaratmaya gerek yok. Bir şey saklamıyoruz, kapıları açın. İleriye dönük olarak hukuki haklarımızı da kullanırız. diye özetlenebilecek bir emir verdi. Kozmik kapılar Orgeneral Başbuğun bu emriyle açıldı
Ertesi gün Hâkim Kadir Kayanın mühürlediği odalar kendi gözetiminde açıldı. Kozmik odalarda arama süreci başladı. Orgeneral Başbuğ, hâkimin taleplerinin yerine getirilmesi ve kendisine yardımcı olunması emrini de verdi."
Olay bu.
İlker Başbuğ yanlış anlaşılır kuşkusu ile, Fikret Bilaya göre tartışmalı, kimi hukukçulara göre yasaya aykırı bir maddeye rağmen Kozmik Oda bilgi ve belgelerinin FETÖnün eline geçmesine neden olan bir emir veriyor. AKP iktidarı da Kozmik Odanın FETÖcü savcı ve hakimlerce aranmasına, belgelerin çıkarılmasına destek oluyor.
İlker Başbuğ, devletin en gizli sırlarını bilgi ve belgelerini mevcut yasaya aykırı olarak, FETÖye, o kanalla belki de başka ülkelere verdirmek yerine, bahane üretmeden istifa edemez miydi? İstifanın da erdem olduğu aklına gelmedi mi?
İşin özeti böyleyken, olayı saptırarak, hala onu bir yerlere getirmeye çalışanlar, Başbuğun Genelkurmay Başkanı iken, tutuklu TSK mensuplarına sahip çıkıp çıkmadığını biliyorlar mı?
İlker Başbuğ, 6 ocak 2012de mahkemede yaptığı savunma terrorist olmadığını ise şöyle anlatmış:
"Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Başbakan, Milli Güvenlik Kurulu üyesi olarak bu hükümetin bakanlarıyla birlikte çalıştık. Şimdi elbette devletimizin istihbarat olanak ve imkânları var. Bu kadar sene beraber çalışıyoruz ki siyasi otoritenin en büyük makamlarıyla o dönemlerde benim bir silahlı."
Nereeden bakarsanız bakın, Başbuğ ne tutuklu TSK mensuplarına, ne de TSKnın ve devletin çok gizli bilgilerinin saklandığı Kozmik Odaya sahip çıkmıştır. Başbuğ, düzmece suç isnadıyla hapse atılp, dışarı çıktıktan sonra kahraman yapılmaya çalışılmış, O da bu rolü çok sevmiştir.
Başbuğu Cumhurbaşkanı adayı yaptırmaya çalışanlara, bunlara inananlara gerçeği anımsatayım istedim.
ÖNEMLİ NOT:
Sevgili ABC okurları ve TELE1 izleyenleri, desteğinize teşekkür ediyoruz. Ancak, sizin desteğinizle ayakta kalmaya çalışan, iş dünyasının reklam ambargosu uyguladığı TELE1e aşağıdaki yöntemlerle destek olabilirsiniz.
Doğru haber alabilmek için, Gericiliğe ve Cumhuriyet düşmanlığına inat, sizleri Tele1 ile dayanışmaya çağırıyoruz.
YORUM YAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.