Bir tezek hikayesi!

Tarih 21 Ocak 2012, yer Kayseri...

O günlerde Dışişleri Bakanı olan Ahmet Davutoğlu, yanında zamanın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız...

Şimdinin Başbakanının ağzından, Kayseri il teşkilatı toplantısında şu sözler dökülüyor:

" 1911 ile 1923 yılları arasında neleri kaybetmişsek, hangi topraklardan çekilmişsek 2011 2023 yılları arasında o topraklarda tekrar kardeşlerimizle buluşacağız"

O günlerde ciddiye alınmayan, bir ütopya diye bakılan bu sözler, bugün başka bir anlam ifade ediyor mu?

O günlerde Suriye ile aramız açılmış. Düne kadar, "kardeşim Esat", birden bire "Esed"e dönüşmüş.

Tarih 5 eylül 2012 AKP genişletilmiş grup toplantısı partinin genel merkezinde yapılıyor. Kürsüde, şimdinin Cumhurbaşkanı, o günlerin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan var. Neler söylemiş bir bakalım:

 ... İnşallah biz en kısa zamanda Şama gidecek, oradaki kardeşlerimizle muhabbetle kucaklaşacağız. O gün de yakın. İnşallah Selahaddin Eyyubinin kabri başında Fatiha okuyacak, Emevi Camisinde namazımızı da kılacağız..."

8 ay ara ile yapılmış iki konuşma. Biri 2023e kadar Osmanlı hayalini gerçekleştireceğini, diğeri Suriye üzerindeki emellerini açıklıyor.

Mustafa Kemal Atatürkün "yurtta barış, dünyada barış" ilkesi unutulmuş.

O günlerden  başlayarak Suriye ile gerilim politikası sürdürülürken, komşularımız ile sorun yaratılıyor, var olanlar sorunlar da giderek arttırılıyor.

Son olarak, Rus Federasyonuna ait bir uçak, sınır ihlali yaptığı, angajman kurallarını çiğnediği  gerekçesi ile vuruluyor. Usta araştırmacı Soner Yalçın ise, Odatvdeki yazısında Suriye ile uluslararası kabul edilmiş  bir sınır olmadığını ifade ediyor. Okunası bir yazı.

Haydi bakalım!

Sınır ihlali konusunda konuştuğum emekli bir havacı ise şunları söyledi:
" Yunanistan hava kuvvetleri ile bizim uçaklarımız hem sınır ihlali, hem de it dalaşı yapıyor yıllardır. Her dalaşta veya ihlalde uçak düşürülseydi, bizim de onların da uçak sayısı çok azalırdı"

Yani, iyi niyetin esas olduğuna vurgu yapıyor havacı subay.

Olan oldu, Rusya ekonomik yaptırım uygulamaya başladı. Tabii, bizim en büyük endişemiz doğal gazı kesmesi. Doğal gazın kesilmesi elektrik üretimini etkileyecek kuşkusuz, o da sanayi üretimini.
Bu arada başbakan Başbakan Ahmet Davutoğlu, enerji dar boğazı ile ilgili olarak getirilen bir öneriyi şaka yollu paylaşıyor ki, dudak uçuklatıyor.

"Erzurumlulara sormuşlar, tek tek, böyle bir durum olursa ne yaparsınız diye. Biri öyle diyor, ben böyle bir şey teklif ediyor değilim ama gerekirse tezek yakarız ama sınırlarımızı çiğnetmeyiz gibi bir ifade kullanıyor bir Erzurumlu... "

Bu da karadeniz fıkrası gibi...

Yıllar önce, uluslararası enerji kurumlarından biri Türkiyede  kullanlan yakıt guruplarını sormuştu.

Enerji bakanlığı Dışişleri Bakanlığı aracılığı ile verdiği yanıtta, kullanılan yakıtlar arasına "tezek"i de dahil etmişti. Uluslararası kurum,"tezek"in ne olduğunu ve kalori miktarını sormuştu.

Turan Güneşin Dışişleri Bakanlığı döneminde şu yanıt verilmişti:

"Tekez b.ktur. Kalorisi yoktur"