Nahit Duru
Nahit Duru - Fenerbahçenin büyük direnişi! 3 Temmuz...

Fenerbahçenin büyük direnişi! 3 Temmuz...

Fetullah Terör Örgütünün polise, adliyeye yerleştirilen i elemanları aracılığı ile Fenerbahçeye kurulan  kumpastan bu yana tam 6 yıl geçmiş.

Dolu dolu, sıkıntıyla, ancak inançla geçen, bir Çağlayan Adliyesinde, bir hapishane, bir Kadıköyde, bir Bağdat Caddesinde,  ya da hastane önünde süren  tam 6 direniş yılı…

Yapılan haksızlıkların Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı  Aziz Yıldırım tarafından Ataya şikayet edildiği şeref defterine yolun yolumuz, andın andımızdır diye yazdığı,  600 bin kişinin katılımı ile gerçekleşen büyük Anıt Kabir ziyareti…

Türkiyede 1980lerden sonra görülen belki de en büyük direniş…

Ülkemiz halkına,  dayanışmanın, birlikteliğin örneğini gösteren, direnişi sevdiren 3 Temmuz başkaldırışı…

Ve Aziz Yıldırımın ilk günden itibaren haykırışı:

NE ŞİKESİ, MEMLEKET ELDEN GİDİYOR

O gün ne başbakan, ne AKP iktidarı bu feryadı duymamış, duyduysa da ortağına toz kondurmak istemediği için duymazdan gelmişti.

Ta ki  ,AKP ile  ortaklığı bozulan  FETÖ oklarını Recep Tayyip Erdoğana AKPli bakanlara  çevirip ses kasetlerini yayınlamaya başlayana kadar…

Bu tarihte nasırına basılan AKP iktidarı FETÖ ile mücadele ediyormuş gibi yapmasına karşın, ne istediniz de vermedik demeyi de ihmal etmiyordu.

FETÖ ile mücadele ilk günden beri,  Fenerbahçelilere ve Ergenekon, balyoz, casusluk adı verilen davalarda yargılanan insanların yakınlarına kalmıştı.

Bu gruplar, iktidarla FETÖnün ortak hareket ettiğinden kuşku duymuyorlar, ancak mücadelelerini kararlılıkla sürdürüyorlardı.

Neydi bu olay özetle bakalım…

Zamanın Futbol Federasyonunun kimi yöneticilerinin de körüklemesi ile 3 Temmuz 2011 sabahı FETÖ ve PDY elemanlarının Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım ve arkadaşlarına başlattığı operasyon.

Ve 3 Temmuz 2011 sabahının ilk saatlerinden itibaren başkanı,  yönetimi, sporcusu, taraftarları ile FETÖnün  gerçek yüzünü göstermek için başlatılan Fenerbahçenin büyük direnişi…

Fenerbahçe Futbol takımının şike yaptığı iddia ediliyordu, ancak hangi takımla şike yaptığına ilişkin belge ve bilgi yoktu.

Bir futbolcuya para verildiği görüntülerinin olduğu iddia ediliyor, arkası gelmiyordu.

Bir takımın kalecisinin kız kardeşine otomobil alındığı öne sürülüyor, ancak o futbolcunun kız kardeşi olmadığı gerçeği unutuluyordu.

Sivasa elbise torbası içinde para götürüldüğü açıklanıyor, duruşma sırasında o torbaya içinde var olduğu miktarda dolar girmediği Fenerbahçenin avukatlarınca kanıtlanıyordu.

Sonuçta, büyük Fenerbahçe direnişi ile;  bu davanın kumpas olduğu, FETÖnün gazetecileri, medya kuruluşları, savcıları, hakimleri ve polislerince düzmece belgelerle,  ortaklaşa hazırlandığı ortaya çıkıyordu.

Bu FETÖ yanlısı görevliler, yanlarına Futbol Federasyonu yöneticilerinin yanı sıra bazı Futbol Kulüp başkan ve yöneticilerini de alarak algı operasyonuna kalkmışlardı.

Ne var ki, bu kulüp yöneticilerinin önemli bölümü sırtlarını dayadıkları savcı, hakim, emniyet yetkilisi  ve gazetecinin tutuklanmasından ya da yurt dışına kaçmasından sonra görevlerini bırakmak zorunda kalmıştı. Görevde kalanlar da, hemen FETÖ karşıtı olmayı başarmışlerdı.

Tam 6 yıldır süren BÜYÜK DİRENİŞ…

O gün Fenerbahçeliler Adalet için meydanlardaydı.

Şimdi, belki de bu hareketin tetiklediği ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlunun başlattığı  büyük ADALET yürüyüşü her gün katılımcı sayısı artarak sürüyor.

Pazar günü Fenerbahçe taraftarının da destek verdiği  ADALET YÜRÜYÜŞÜ de iktidara rağmen başarıya ulaşacaktır.

Öyle görülüyor ki, sistemi elinde tutan baskı veya telkinle adaleti istediği hale sokmaya çabalıyor.

Ve bir spor kulübünün başlattığı şimdi büyük bir destekle süren ADALET isteği çığ gibi büyüyor.

Toplam 986 defa okunmuştur.

Nahit Duru diğer yazıları:

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.