İyi de Enis neden tutuklandı?

Yıllar önce İngilterenin üzerinde güneş batmayan imparatorlukcolduğu dönemde, çok önemli bir gelenek varmış.

O gelenek de ölümlerin ardından kiliselerde çalınan çanlarla ilgiliymiş.

Normal vatandaş öldüğünde kiliselerin çanı bir kez çalıyormuş. Bir asil öldüğünde ise iki kez. Krala yakın biri öldüğünde de üç kez çalarmış çanlar.

Kral ya da kraliçe öldüğünde ise zangoçlar dört defa çalarmış çanları.

Yalnız günlerden bir gün kilise çanları tam beş kez çalıvermiş.

Meraklılar kiliselerin önünde toplanmışlar… Ve papaza sormuşlar.

"Papaz efendi, çanlar tam 5 kez çaldı. Kraldan önemli, hatta daha büyük olup da ölen kim ki 5 kez çaldı çanlar.

Papaz yanıt vermiş:

"Kraldan daha önemli şeyler vardır.  Adalet öldü bugün."

Herkes birbirine bakarken  papaz devam etmiş:

"Herkesin hak aramak için sığındığı mahkeme, bugün bir yurttaşı haksız yere mahkum etti. Adalet yok edildi. Ve çan o nedenle tam 5 kez çaldı… Adalet olmazsa, kral da olmaz, kralın yurttaşları da…"

Bunu ne diye anlattım…

Gazeteci, CHP Milletvekili Enis Berberoğlunun bir haber nedeniyle, gazeteci ve Milletvekilliği kimliği yok sayılarak tutuklandı.

CHP lideri, bu hukuksuzluk, adaletsizlik karşısında Ankaradan, Enisin tutulduğu İstanbul Maltepeye ADALET YÜRÜYÜŞÜ başlattı. Yürüyüş sürüyor.

Kemal Kılıçdaroğlunun hukuksuzluk karşısında böyle bir tepki koyması alkışlanacak bir harekettir.

Yürüyüşün üçüncü günü Kurtboğazı barajı yakınlarına kadar süren yürüyüşün bir bölümüne ben de katıldım. Akşam saatlerine kadar da konaklama alanında çok sayıda CHP yöneticisi, Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen ve kimi milletvekili ile konuşma olanağı buldum.

Anladım ki, yürüyüşü yalnızca Enis Berberoğlunun tutuklanmasına bağlamak yanlıştır. Katılımcılar yalnız ve yalnız herkes için, her konuda adalet istiyor…

Kılıçdaroğlu ise azimli. Tehditlere boyun eğmeden İstanbula kadar yürümek konusunda çok kararlı.

Ve bu ADALET yürüyüşüne katılımlar her gün çığ gibi büyüyeceğe benziyor. Şimdi bazı işçi ve memur konfederasyonları, Yarın demokratik kitlrörgütleri.

Gazeteci, CHP Milletvekili Enis Berberoğlunun tutuklanması sonrası başlayan Adalet yürüyüşü de haksız bir kararın ardından gelmişti.

İyi de Enis neden tutuklandı.

Bunu anlayabilmek için haber nedir, gazeteci nedir, sorusuna cevap arama gereğini zorunlu kıldı.

Hemen herkes bilir;

İnsanlar arası ilk ilişki kuşkusuz haberleşmedir. Bundan amaç da, birbirleri ile olayları, sıkıntıları sevinçleri paylaşmaktır kuşkusuz.

Sonraları, gazete, radyo, televizyon, dergi gibi iletişim araçları ile, insanlar; kentlerinde,  ülkelerinde, dünyada olup biteni öğrenmeye başladılar.

Kısaca; daha önce bilinmeyen, yeni, ilginç bir olayın izleyiciye, okura aktarılmasına haber deniyor.

Aslında, Cumhuriyette yayınlanan, bu gazetenin eski yayın yönetmeninin, "bir milletvekili verdi" demesi üzerine, sevgili Enis Berberoğlunun suçlandığı MİT tırları haberi yeni değildi. Bana göre haber değeri de yok. Çünkü bu haber, 21 Ocak 2014 tarihinde AYDINLIK gazetesinde yayınlanmıştı.

Cumhuriyet Gazetesinde yayınlandığı tarih ise, Mayıs 2015. Neredeyse Aydınlıkta yayınlandıktan bir buçuk yıl sonra…

Yani, Cumhuriyet, Aydınlıkta çıkan bir haberi yinelemiş.

Ne var ki, savcılar, Aydınlık gazetesine gösterdikleri hoş görüyü, Cumhuriyet gazetesinden,  gazetecilerinden ve Enis Berberoğlundan esirgeyerek, habere dava açıverdiler.

İyi de Enis bu fotoğrafları ben vermedim diyor. Tanık yok, elde delil yok. Yalnız, o günlerde Cumhuriyet yöneticileri ile telefonla görüşmüş.

Büyük bir olasılıkla, aynı günlerde benimle de 3-5 görüşme yapmıştır.

Enis Berberoğlu gazetecidir. 1983 yılından itibaren de tanırım.

Kimi köşe yazarları Enisin tutuklanmasını  fırsat bilip,   vur abalıya örneği eski defterleri karıştırmaktalar.

Bugün hesaplaşma günü değildir beyler; ADALET yürüyüşüne destek zamanıdır.

Enise saldıranlar sizce Adalet ölmedi mi?

Çanlar kim veya ne için 5 kez çalıyor.