Nahit Duru
Nahit Duru - Tüzük kurultayında ne değişecek? İşte CHPnin asıl planı

Tüzük kurultayında ne değişecek? İşte CHPnin asıl planı

CHP Tüzük Kurultayına hazırlanıyor. Ana amaç, tüzükteki antidemokratik maddelerin değiştirilmesi ve örgütlerin, üyelerin daha aktif çalışmasını sağlamak.

Tüzüğün değişecek maddelerine göz atmadan önce, CHPnin yeni bir programa ihtiyacı olduğu kanısındayım.

CHPnin iktidar yürüyüşünün 1976 Tüzük ve program değişikliği ile başladığı unutulmamalıdır.

Bülent Ecevit, 1972de partinin liderliğini üstlendikten sonra, ortanın solu yerine sosyal demokrat  kavramını kullanmıştır.

Ak Günlere başlığını taşıyan CHP 1973 Seçim Bildirgesinde yer alan başlıklar, programa 1976 yılında taşınmıştır.

Program, ilçelerde, illerde ve bölge toplantılarında örgüt, demokratik kitle örgütleri ile kimi iş adamlarının katılımıyla yeni şeklini aldıktan, Genel Merkezde öneriler doğrultusunda yazıldıktan sonra¸ 27-30 Kasım 1976da toplanan CHP 23üncü Kurultayınca kabul edilmiştir.

Bu program; CHPnin demokratik sol tutumu, özgürlük, eşitlik, dayanışma, emeğin üstünlüğü, gelişmenin bütünlüğü ve halkın kendini yönetmesi kurallarına dayanıyordu.

1976 Kurultayında CHPnin Sosyalist Enternasyonale üyelik başvurusu kararı da alınacaktı. Böylece hem programıyla hem de dayandığı toplumsal tabanla uyumlu bir sosyal demokrat parti olma yolunda önemli bir adım atılacaktı. 6 Haziran 1977da yapılan milletvekili seçiminde CHP büyük başarı gösterecek ve %41.3 oyla birinci parti olacaktı.

***

Bugün de CHP, en azından örgüt toplantıları yaparak bir program hazırlamalı ve 1976daki iktidar yürüyüşü heyecanını  tüm topluma hissettirmelidir.

Ne var ki, geçen her dakika bu umudu azaltmaktadır.

Şimdi CHP 9-10 Martta bir tüzük kurultayı yapacak. CHP bir yandan tüzüğünü daha demokratik bir hale getirmeyi amaçlarken, diğer yandan da Cumhurbaşkanlığı sistemine uydurmaya çalışacak.

Basına sızan haberlere göre; CHP yeniden güçlü Genel Sekreterliğe dönmeyi planlıyor. birçok kez bu sütunlara aktardığım gibi; 13 Ocak 2018 ve 14 Şubat 2016 tarihli yazılarımda CHPnin güçlü Genel Sekreterliğe dönmesi gerektiğini anlatmıştım.

***

CHPnin tarihine, özellikle 12 Eylül 1980e kadar Genel Sekreterlik koltuğuna oturanlara baktığımızda kimler vardı anımsayalım.

Recep Peker, Cemil Uybadın, Saffet Arıkan, Şükrü Kaya,  Refik Saydam, Faik Öztrak, Ahmet Fikri Tüzer, Memduh Şevket Esendal, Nafi Atuf Kansu, Tevfik Fikret Sılay, Kasım Gülek, İsmail Rüştü Aksal, Kemal Satır, Bülent Ecevit, Şeref Bakşık, Kâmil Kırıkoğlu, Orhan Eyüpoğlu, Mustafa Üstündağ …

Bugün de CHP Genel Sekreterliğinde bunlar gibi isimlere gereksinim var.

Gelelim öteki değişikliklere:

Genel Başkan adaylığı için yüzde 10 barajının aşağı çekilecek olması doğru bir adım olarak nitelendiriliyor.

Cumhurbaşkanı adayının nasıl belirleneceği konusunun da yeni tüzükte çalışılacak ana başlıklardan biri olacağı ifade ediliyor.

Ön seçimde genel başkanın yetkilerinin artırılabileceği belirtilirken üye hukukunu daraltacak, üyenin ön seçim hakkını zaafiyete uğratacak bir düzenleme yapılmayacağı da gelen haberler arasında yeer alıyor..

Yeni tüzükte, aktif üye-pasif üye ayrımı getiriliyor. aidatını yatıran, çalışmalara katılan aktif üyeler, delege seçilebilecek, ön seçimde oy kullanabilecek.

PM üye sayısının artırılması, blok liste uygulamasından vazgeçilmesi gibi maddelerin de tüzük taslağında yer alacağı belirtiliyor

CHP bu tüzük değişikliği kurultayının ardından mutlaka program kurultayı yapmalı, bu hazırlığı da bölge toplantıları ile taçlandırmalı ve iktidar yürüyüşü heyecanını topluma yaymalıdır…

Toplam 770 defa okunmuştur.

Nahit Duru diğer yazıları:

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.