‘Zevkle işten çıkarılan’ 306 işçi, açtıkları davaları kazandılar ama işlerini geri alamıyorlar

2017 yılında çıkarılan 696 nolu KHK'nın 375. maddesinin geçici 23 ve 24. maddesi gereğince, taşerondan kadroya geçiş hakkı binlerce işçiye tanındı. Van Büyükşehir Belediyesi'nde taşeron olarak çalışan işçiler kadroya geçmek ve mülakata girmek için ön başvuruları yaptı. Yapılan başvuru sonucunda 1706 işçi mülakata girmek kadroya geçmek için bu hakkı kazandı. Van Büyükşehir Belediyesi'nin resmi internet sitesinde, ""24 aralık 2017 tarihli resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, 696 sayılı KHK ve 01.01.2018 tarih ve 30288 sayılı resmi gazetede yayımlanan kamu kurum ve kuruluşlarında personel çalıştırılmasına dayalı hizmet sözleşmeleri kapsamında çalıştırılmakta olan işçilerin, işçi statüsüne geçirilmesine ilişkin 375 sayılı KHK'nın geçici 23 ve 24. maddelerinin uygulanmasına dair usül ve esasları belirlendiği, tebliğde belirtilen kriterler dahilinde yapılan ön inceleme ve esas inceleme sonucunda başvuruları kabul edilen kişi listesi açıklanmıştır." açıklamasıyla kadroya geçişe hak kazanan 1706 işçinin ismi yayınlandı.

Dönemin çalışma bakanı açıklama yapmıştı 

Dönemin Çalışma Bakanı Jülide Sarıeroğlu konu üzerine yaptığı açıklamada, Yapılacak mülakatların formalite olacağını, kimsenin mülakatlarda kalmayacağını, bütün işçilerin kadroya geçeceğini, soruların çalışanların kendi is alanlarına yönelik olacağını belirtmişti. Fakat öyle olmadı, yapılan ilk mülakat sonunda 440 işçi "başarısız" oldu. İtiraz hakkını kullanarak mahkemeye başvuran işçiler, ikinci bir duruşmaya girmeye hak kazandı.

İkinci mülakata giren 306 işçinin hiçbiri kadro kazanamadı

2019 yılının Mart ayında yapılan mülakata giren 306 işçinin hiçbiri kadroya geçmeye hak kazanamadı. Konu üzerine dördüncü kez mahkemeye başvuran işçiler davayı ilk üç davada olduğu gibi kazandı ve 4. mülakatı bekliyorlar.

Bu süre zarfında bazı arkadaşlarının hayatlarını kaybettiğini belirten işçiler, "Bu süre içinde kayıplar verdik, aramızdan bir arkadaşımız Bahçesaray çığ felaketinde kiralık kepçe ile kurtarma çalışması yaparken ikinci çığ sonucu hayatını kaybetti. Bir arkadaşımız stres sıkıntı borç ve icralara dayanamadı kalp krizi geçirdi ve hayatını kaybetti. Yine aramızdan bir başka arkadaşımız işsizlik ve kötü ekonominin ürettiği ailevi sorunlar ile boğuşarak tıkandı ve intihar etti. Üçüncü yılımızı doldurmak üzereyiz. Tek dileğimiz başka kayıplar vermeden hakkimiz olan işimize dönebilmek. " ifadelerini kullandı.

"Şu an Kayseri Talas Belediyesi Başkanı olan Yalçın, 306 işçiyi fişlemiş ve süründürmek için elinden geleni yapmıştır"

Şu an Kayseri'nin Talas ilçesinin belediye başkanı olarak görev yapan Mustafa Yalçın'ın kendilerini fişlediğini ve süründürdüğünü belirten işçiler, "Van Büyükşehir Belediyesi'ne kayyum olarak atanan ve şimdi Trabzon Büyükşehir Belediyesi Başkanı olan Murat Zorluğu ile dönemin genel sekreteri şimdinin Kayseri Talas Belediyesi Başkanı olan Mustafa Yalçın. Alınan tüm mahkeme kararlarına rağmen 306 işçiyi adeta fişlemiş ve süründürmek için elinden geleni yapmışlardır. Defalarca randevu görüşme talebimize karşın bir kez bile randevu vermemiş (tıpkı şimdiki yönetimin yaptığı gibi) kendi yağınızda kavrulun demiştir adeta. Dört mahkeme oldu ve her dördünde işçiler haklı bulundu. Önemli bir ayrıntı; her mahkeme sonrası Van Büyükşehir Belediyesi'ne binlerce lira mahkeme masrafı ödemekle karşı karşıya kaldı. Şu anda milyonlarca mahkeme masrafı belediye kasasından çıkmakta. Bizlerin şimdi ki durumu Talas Belediyesi Başkanı olan Mustafa Yalçın'ın Kayseri'de yerel bir kanala yaptığı açıklamada çıkıyor ortaya. "Özhaseki bakanımın bilgisi dahilinde yüzlerce işçi çıkardım ve zevk aldım bu çıkarmalardan" söylemi niçin halen işimize dönemediğimizi, mülakat tiyatrosunun niçin devam ettirildiğini ve ülke genelinde bir tek Van Büyükşehir Belediyesi'nde bu durumun niçin yaşandığını seriyor ortaya. Birilerinin zevk ve ideolojik bakışından dolayı yaşanıyor bu mağduriyetler. 303 işçi yaklaşık 4000 insan, aile ferdi anlamına geliyor. Bile isteye yürütülen bir politikanın mağduruyuz aslında. Yaklaşım üç yıldır başta sendikalar olmak üzere, STK'lar tüm uğraşlarımıza rağmen yalnızlaştıran bir tavır içinde olmaktan çekinmedi hiç. Hakkımızda mecliste soru önergeleri verildi kısmi şekilde. Ama siyasi partilerden de yeteri desteği alamadığımızı belirtmek isteriz. Basın ülke genelinde olduğu gibi tamamıyla kapandı bize. Belli başlı bazı TV  kanalı duydu bu çığlığı. Zevkle işten çıkardım dediği, Özhaseki bakanımın bilgisi dahilinde çıkardım dediği işçilerden bir kısmı biz oluyoruz. Ancak iddia ettiği gibi veya yalan ifadelerle itham ettiği gibi değil. Biz bütün işçiler imza foyu kamera kayıtları, banka ATM kayıtları ortada. Hepimiz kendi ilinde de Van'da da işinin basında fedakarca çalışan insanlarız. Yıllık izin dışında Van dışında olan ATM işçiliği yapan biz değil, kayyum atandıktan sonra yerimize torpil ve rüşvetle alınan işçilerdir." ifadelerini kullandı.