Zülfü Livaneli: CHP’nin Baykal gerçeğiyle hesaplaşması şart

Zülfü Livaneli: CHP’nin Baykal gerçeğiyle hesaplaşması şart

Zülfü Livaneli: CHP’nin Baykal gerçeğiyle he... Deniz Baykal’ın 2002 yılında Tayyip Erdoğan’la Beylerbeyi’ndeki bir otelde yaptığı anlaşmaya dair 2007 yılında yazdığı yazı bir kez daha gündeme gelen Zülfü Livaneli’ye göre CHP’nin Baykal gerçeğiyle hesaplaşması şart.

Usta sanatçı Zülfü Livaneli, "Baykal solcu muydu! Hiçbir alakası yok. Tipik bir Sünni, sağcı, Ankara politikacısıdır Baykal. Baykal pekâlâ DYP’de, ANAP’ta, DP’de görev yapabilirdi ve çok daha başarılı olurdu. Deniz Baykal Kürtleri, Alevileri, ezilenleri sevmez. CHP’nin Baykal gerçeğiyle hesaplaşması şart" dedi. 

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in Korkmaz Karaca ve Deniz Baykal'la ilgili iddialarının ardından Zülfü Livaneli'nin Deniz Baykal’ın 2002 yılında Cumhurbaşkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’la Beylerbeyi’ndeki bir otelde yaptığı anlaşmaya dair 2007 yılında yazdığı yazı bir kez daha gündeme geldi.

Gazeteci İrfan Aktan'ın Gazete Duvar'da yayınlanan söyleşisinde Livaneli, CHP’nin Baykal gerçeğiyle hesaplaşması şart olduğunu söyledi.

"Baykal solcu muydu! Hiçbir alakası yok. Tipik bir Sünni, sağcı, Ankara politikacısıdır Baykal. Baykal pekâlâ DYP’de, ANAP’ta, DP’de görev yapabilirdi ve çok daha başarılı olurdu" diyen Livaneli, İrfan Aktan'ın  "Baykal’ın sola bakışı nedir peki?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Deniz Baykal Kürtleri, Alevileri, ezilenleri sevmez. Bunu çok sefer kendisi de söyledi, basında çıktı. Bakın, Ecevit’i Robert Kolej’den bulup getirdikleri gibi, DYP’nin başına da yine Robert Kolejli Tansu Çiller’i getirdiler. Erdal İnönü; rahmetlinin solla ne ilgisi vardı? Erdal Bey devlete güvenen biridir. Çünkü babası İsmet Paşa’dır; devletin içinde, köşkte büyümüştür. Onun için 2 Temmuz’da Sivas’ta arkadaşlarımız otelden telefon açıp “Bizi yakıyorlar” dediklerinde, Sivas Valisi de “Hayır efendim, öyle bir şey yok” dediğinde, valiye güvenmiştir. Sol gelenekten gelen biri olsa, valiye mi, “Bizi yakıyorlar” diyen aydınlara mı güvenirdi?"

Livaneli'nin yanıtları özetle şöyle:

Ecevit, Baykal gibi isimler olmasa, solun kaderi değişir miydi?

Ecevit de, Baykal da partilerinin başına solcular belediyelerde, hükümette iktidar olamasın diye getirildiler. Solun başını bağlayan, yolunu şaşırtan insanlar bunlar. Ecevit, Fethullah Gülen teşkilatıyla yan yana geldi, onlara kontenjan verdi, her türlü olanağı sundu. Cemaati devlete ilk yerleştiren Tayyip Erdoğan değil, Bülent Ecevit’tir. Uzun lafın kısası, Ecevit, Baykal gibi insanlar sol filan değil, soldan hoşlanmayan, tipik Türk milliyetçileridir.

Peki 2002 yılında neden Baykal’ın CHP’sinden milletvekili oldunuz?

Baykal o zaman bana ısrar ettiğinde, bir grup arkadaşla birlikte kendisine bazı şartlar sunduk. Bunlardan bir tanesi Türkiye’nin en kısa sürede AB çatısı altına girmesi ve sorunların AB ilkeleri çerçevesinde çözümü için çalışma yapılması yönündeydi. Baykal’a “Bunda tamam mıyız” dedik, “Tamamız” dedi. Kürtçe televizyon ve radyo, o zaman yoktu, “Bunda tamam mıyız”, “Tamamız” dedi. Anadil meselesinde hakeza. İşçi sınıfı hakları dâhil pek çok şartı daha önüne sürdük ve hepsine “Tamam” dedi.

Sonra ne oldu?

2002 seçimleri olup bitti ve birdenbire Baykal, sanki bu şartlarda hiç anlaşmamışız gibi davranmaya başladı. Biliyorsunuz o seçimde bütün partiler baraj altı kalmıştı ve bir tek CHP ile Adalet ve Kalkınma Partisi çıkmıştı. Baykal bütün sol partilerin elendiği bu ikili yapıdan son derece mutluydu. Çünkü artık muhalefet kendisi açısından dikensiz gül bahçesiydi.
 

Sedat Peker’in Baykal-Korkmaz Karaca ilişkisine dair iddiaları üzerine sizin 25 Temmuz 2007 tarihli yazınız tekrar gündeme geldi. Söz konusu yazıda Baykal’la 2002 yılında yaptığınız bir görüşmeden söz ediyor, Baykal’ın milletvekili olamayan Erdoğan’ın önünü açabilmek için kendisiyle Beylerbeyi’nde gizli bir anlaşma yaptığını söylüyorsunuz. Bu nasıl bir anlaşmaydı?

Bu son iddiaları duyunca ben hiç bulaşmak istemedim. Zaten 14 yıl önceki yazıyı da başkaları çıkarıp dolaşıma sokmuş. Sosyal medya öyle berbat bir şey ki, “Aklın başına yeni mi geldi?” diye soruyorlar. Yahu yazı zaten 14 yıl öncesine ait! Beni pek çok gazeteci de aradı lakin siz hariç kimseye konuşmadım. Çünkü karmakarışık bir ortam söz konusu. Evet, Baykal 2002 seçimlerinden sonra Erdoğan’la görüşmüş, anlaşmış. Erdoğan kendisine muhtemelen “Seni cumhurbaşkanı yapacağım” demiş. Birileri bugün bile çıkıp diyor ki, “O, Baykal’ın en sağlam hareketidir.” Niye? “Çünkü partisi seçimden birinci çıkmış Erdoğan’ın Meclis’e girmek hakkıydı.” Fakat burada esas mesele şudur: 2002 seçimlerinden önce CHP halka milletvekilliği dokunulmazlığını kaldırma sözü vermişti. Çünkü milletvekili olmak akçalı suçlarda dokunulmazlık zırhına erişmek demekti. Elbette partisi birinci çıkmış Erdoğan veya herhangi biri seçilip Meclis’e girebilmeli lakin dokunulmazlık da kalkmalıydı.

Erdoğan hakkındaki davalar nelerdi?

Belediye başkanlığı döneminden gelen davalar vardı. Dolayısıyla Baykal’ın yaptığı anlaşma Erdoğan’a atılmış can simidiydi. Bir hukukçu olarak Sezer’in uyarısı da bu yöndeydi. Kendisi de bir hukukçu olan Baykal, bile bile bu operasyona imza atarak o dönem Erdoğan’ın dokunulmazlık zırhı kazanmasını sağladı.

Ahmet Necdet Sezer’le bu konuyu siz mi görüşmüştünüz?

Evet. Sayın Sezer, Erdoğan’ın milletvekili olmadan başbakan olma önerisini reddetmişti. Dolayısıyla Erdoğan’ın başbakan olabilmesi için milletvekili seçilmesi şarttı.

Sezer’in görüşlerini Baykal’a ilettiniz mi?

Tabii, Mehmet Sevigen’in evindeki gayet gergin geçen bir buluşmada ben ilettim kendisine. O görüşmenin şu anda yaşayan şahitleri de var. Partinin ileri gelenlerinin olduğu o buluşmada benim haricimde kimse konuşmadı. Baykal’a, “Demokrasinin gereğiyse, tamam, Erdoğan’ın önü açılsın lakin bu dokunulmazlıklar ne olacak? Niye dokunulmazlıkları kaldırmadan bunu yapıyoruz biz?” diye sordum.

Baykal’ın yanıtı ne oldu?

Erdoğan’la şahsi çıkarları için o kadar net bir anlaşma yapmıştı ki; bırakın kapalı görüşmeyi, Meclis grubunda bas bas bağırarak “Tayyip’i kurtarıyor diyorlar, evet kurtarıyorum; var mı itirazı olan?” dedi. Biz de saf saf ilkelerden dem vuruyoruz. Ne ilkesi yahu; hiçbir şey kalmamış!

2002 yılında Beylerbeyi’nde yapılan görüşmede Erdoğan’ın Baykal’a cumhurbaşkanlığı sözü verdiğine dair kanıt var mı?

Hayır, lakin o görüşmenin yapıldığını kesin olarak biliyorum. Zaten o zaman da açıkladığımda Baykal önce inkâr etti. Daha sonra kendisini o görüşmeye hangi milletvekilinin arabasıyla götürdüğü gibi ayrıntılar ortaya çıkınca inkârdan vazgeçip “Biz Irak meselesini konuştuk” demeye başladı. Beylerbeyi’nde bir balıkçı lokantasının üstündeki otelin odasına çıkıp Irak meselesi görüşülmüşmüş! (Gülüyor).

O görüşmenin tanıklarının kim olduğunu biliyor musunuz?

Buluşmanın tanıklarını biliyorum lakin görüşme baş başa yapılıyor. Yani Erdoğan-Baykal arasında neler konuşulduğuna tanık olan kimse yok. Ama o görüşmeye Baykal’ı götüren, beraber giden tanıklar var.

Deniz Baykal’la ilgili son günlerde ortaya çıkan iddialar vahim lakin sizin 2002’ye dair anlattıklarınız bile, CHP’nin Baykal’la yüzleşmesini, hesaplaşmasını zaruri kılmıyor mu? Adalet ve Kalkınma Partisi kirli ilişkileri ifşa olan mensuplarını muhafaza ederken CHP’nin de benzer bir tutum alması ne anlama gelir?

Kesinlikle, CHP’nin Baykal gerçeğiyle hesaplaşması şart. Hasta bir kişiyle değil, bir zihniyetle hesaplaşılmalı. Fakat CHP içinde o kadar zor dengeler var ki. İstifa ettiğimde bazı arkadaşlar “Niye bırakıp gidiyorsun” dediklerinde, “Yok yok, ben dayanamayacağım” dedim. Çok da iyi ettim. Kemal Bey’i de o zamanlardan tanıyorum, dürüst bir arkadaşım. Ne diyeyim, Allah kolaylık versin kendisine de. İşi çok zor. Bu zorluklara rağmen son seçimlerde 11 büyük şehrin alınmasını sağlayacak bir başarı elde etti. Her türlü saldırıya, suikast girişimlerine, hakaretlere, içerden-dışarıdan çelmelere rağmen mücadelesinde gösterdiği soğukkanlılık takdiri hak ediyor.

"Zülfü Livaneli: CHP’nin Baykal gerçeğiyle hesaplaşması şart" haberi, 03 Temmuz 2021 tarihinde yazılmıştır. 03 Temmuz 2021 tarihinde de güncellenmiştir. Gündem kategorisi altında bulunan Zülfü Livaneli: CHP’nin Baykal gerçeğiyle hesaplaşması şart haberi 2021 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. Zülfü Livaneli: CHP’nin Baykal gerçeğiyle hesaplaşması şart 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Gündem konusunda 22 Kasım 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 13:40 Abdullah Gül'ün eski danışmanı Ahmet Sever'e "Ak troller" davasında beraat
  2. 13:30 Sera Kadıgil'den kadına yönelik şiddetle mücadele komisyonuna Cevizoğlu'nun seçilmesine tepki
  3. 13:27 Galatasaray'da yeni sezonun ilk transferi Jakobs!
  4. 13:24 İnsanlık tarihinin en eski alfabesi keşfedildi!
  5. 13:22 Kemal Kılıçdaroğlu bugün hakim karşısına çıkıyor
  6. 13:22 Ali Babacan: Bakü’deki çevre toplantısına Erdoğan ile birlikte 1860 kişi gitmiş
  7. 13:20 Meteoroloji’den fırtına uyarısı: Karadeniz, Ege ve Akdeniz’i etkileyecek
  8. 13:18 Kredi kartı ödemeleri arttı!
  9. 13:17 Özgür Özel: "Psikolojik üstünlük bizde, Erdoğan'ı çıldırtan da bu"
  10. 13:15 Ekim ayında kapanan şirket sayısı yüzde 13,2 arttı!
  11. 13:13 Hamas’tan İsrail’e suçlama: "Gazze’ye yardımlar bilerek engelleniyor"
  12. 13:12 Formula 1'de heyecan Las Vegas'a taşınıyor!
  13. 13:10 Fatih Terim Süper Lig takımını satın alıyor iddiası
  14. 13:08 Gülsin Onay'dan Macaristan'da 100 yıllık dostluk konseri!
  15. 13:07 Mustafa Destici: "UCM’nin kararı geleceğe dair bir umut ışığı yaktı"
  16. 13:06 Nur Sürer, bilinmeyenlerini anlattı; 'Öfkeli değildim ama çıkıntı bir çocuktum'
  17. 13:02 Kuzey Kore: 'ABD ile müzakerelerin sonucu, bize yönelik değişmeyen istilacı ve düşmanca politika'
  18. 12:58 Uzmanlar uyardı; 'Rusya bu hızla devam ederse Ukrayna'nın doğu cephesi çökebilir'
  19. 12:55 Bitcoin 100 bin doların kapısına dayandı
  20. 12:51 Gazeteci Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz hakkında soruşturma başlatıldı!
Gündem Haberleri