2020 yılı asgari ücret zammı belli oldu

2020 yılı asgari ücret zammı belli oldu Milyonlarca vatandaş asgari ücret zammının ne kadar olacağını merak ediyordu. Günlerce süren toplantılar sonrası Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yapılan açıklamayla 2020 asgari ücret zammı belli oldu....

Milyonlarca vatandaş asgari ücret zammının ne kadar olacağını merak ediyordu. Günlerce süren toplantılar sonrası Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yapılan açıklamayla 2020 asgari ücret zammı belli oldu. Yapılan açıklamaya göre asgari ücretlinin bu yıl alacağı ücret 2020 yılı için asgari ücret teklifi bekar bir işçi için brüt 2.943, net 2.324 olarak açıklandı. İşverene 75 TL asgari ücret desteği verilmeye devam edilecek. TÜRK-İŞ teklifi kabul etmediğini açıkladı.

2020 yılı için asgari ücret teklifi bekar bir işçi için brüt 2.943 net 2.324 TL olarak açıklandı. Böylece asgari ücrete net yüzde 15.04 zam yapılmış oldu. Karar oy çokluğu ile alındı. İşverene 75 TL asgari ücret desteği verilmeye devam edilecek. TÜRK-İŞ teklifi kabul etmediğini açıkladı.

2020 asgari ücret toplantılarının dördüncüsü ve sonuncusu bugün Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ev sahipliğinde başladı.

Asgari ücret görüşmeleri doğrudan 7 milyona yakın çalışanı ilgilendiriyor. 2020 asgari ücret görüşmelerinde, yeni rakamı belirleme çalışmalarında sona gelindi. Toplantılarının ilkini 2 Aralık’ta bakanlıkta, ikincisini 10 Aralık’ta Türk-İş’te, üçüncüsünü 17 Aralık’ta Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonunda (TİSK) yapan komisyon, dördüncü toplantı için yine Bakanlıkta toplanacak. Bakan Zehra Zümrüt Selçuk başkanlığındaki toplantıda, işveren heyetine TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, işçi heyetine Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat başkanlık edecek. Dördüncü toplantıda hükümet asgari ücret teklifini açıklayacak. Gözler ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise asgari ücretle ilgili olarak, “Geldikleri noktayı görelim jestimizi yaparız” demişti.

2 BİN 578 LİRA ŞART

Önceki yıllardan farklı olarak bu yıl asgari ücret sürecini Hak-İş ve DİSK ile iletişim halinde yürüten Türk-İş, bir kişinin yaşam maliyeti olarak belirlenen 2 bin 578 liranın altındaki bir rakamı konuşmama konusunda ısrar etti. TİSK’in ise asgari ücret desteğinin 2020’de 200 liraya yükseltilip tüm işletmeleri eşit kapsayacak şekilde devam etmesi, yüzde 2 olan İşsizlik Sigortası İşveren Payı’nın 2020’de alınmaması gibi talepleri oldu.

İkinci toplantıda Hazine ve Maliye ile Ticaret Bakanlıkları ve TÜİK temsilcileri, ekonomik veri ve raporları sundu. Söz konusu tutar, ağır statüdeki işlerde 2 bin 331 lira, orta statüdeki işlerde 2 bin 86 lira 80 kuruş, hafif statüdeki işlerde bin 940 lira 70 kuruş olarak açıklanmıştı.

KOMİSYON 15 KİŞİDEN OLUŞUYOR

Asgari ücret, yasa gereği 5’er işçi, işveren ve devlet temsilcisi olmak üzere 15 kişiden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından belirlendi. Bu komisyonda, işveren tarafını TİSK, işçi tarafını ise en fazla üyeye sahip konfederasyon olduğu için Türk-İş temsil etti.

2019'da bekâr bir işçi için aylık brüt 2 bin 558 lira 40 kuruş olan asgari ücret, vergiler ve kesintiler düştüğünde net 2 bin 20 lira 90 kuruş olarak uygulanıyor.

ASO: ASGARİ ÜCRETLİDEN VERGİ ALMAYIN

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, yeni yılda uygulanacak asgari ücret tutarıyla ilgili, “Sanayi siciline kayıtlı imalat sanayi işletmelerinde çalışanların asgari ücret seviyesindeki gelir vergisi, SGK primi çalışan payı ve işsizlik sigortası çalışan payını devlet almasın, bu fark doğrudan çalışana ödensin. Böylece imalat sanayisinde çalışanların aylık 730 lira civarında geliri artacak ve bu sektör işgücü için cazip hale gelecek” dedi.

VERİMLİLİK ARTMALI

Özdebir, ASO’nun aralık ayı meclis toplantısındaki konuşmasında, 2018’de uygulamaya konulan dengelenme politikalarının, 2019 için bir düzeltme yılı olarak okunabileceğini söyledi.

Özdebir, bu yılın 3’üncü çeyreğiyle ekonominin yeniden pozitif büyüme trendine girdini anımsatarak, büyümenin dinamiklerinin iyi irdelenmesi gerektiğini belirtti. Özellikle kamu bankaları marifetiyle oluşan kredi genişlemesine bağlı olarak ortaya çıkan büyüme eğilimine dikkati çeken Özdebir, “Bunun kur şoku öncesi ekonomik kırılganlıklara neden olacak büyüme tercihi olduğu unutulmamalı. Kredi genişlemesiyle verimliliği artırmadan tüketim ve ithalata dayalı bir büyüme stratejisi, fiyat istikrarının yeniden bozulmasına, ekonominin istihdam yaratma kapasitesinin düşmesine ve cari fazlanın yeniden cari açığa dönüşmesine neden olabileceği bilinmeli” diye konuştu.