AKP'nin dini ağırlıklı müfredat politikaları özel okullara olan talebi arttırdı

Halk TV yazarı İsmail Saymaz, Türkiye İstatistik Kurumu'nun son raporunda eğitim harcamalarının yüzde 104,5 arttığını ve ailelerin nitelikli eğitim için ciddi ekonomik fedakarlıklar yapmak zorunda kaldığını vurguladı. Bu bağlamda, özel okulların yüksek maliyetleri ve güvenlik eksiklikleri üzerine eleştirilerde bulundu.

Halk TV yazarı İsmail Saymaz, bugünkü köşesinde Türkiye İstatistik Kurumu’nun son Tüketici Fiyat Endeksi raporunda eğitim harcamalarındaki yüzde 104,5'lik artışa dikkat çekti. Saymaz, devlet okullarının yetersizliğinin yanı sıra özel okulların yüksek maliyetlerine vurgu yaptı. Ailelerin nitelikli eğitim alabilmek için zor ekonomik fedakarlıklar yapmak zorunda kaldığını belirten yazar, özellikle AKP'nin dinî ağırlıklı müfredat politikalarının özel okullara olan talebi artırdığını ifade etti. Özel okul ücretlerinin 300 bin TL’den başlayıp, ek hizmetlerle birlikte 1 milyon TL’yi aşabildiğini kaydetti.

Saymaz, özel okulların aileleri ikna ederken gösterdikleri güler yüzlülüğün, bir kaza durumunda nasıl da kaybolduğuna dikkat çekerek, "Öğretim yılının astronomik ücretini yıl başlangıcında kuruşu kuruşuna öğrenim ederken ki titizliğin ve özenin binde birini çocukları korurken göremiyoruz," dedi. Bu bağlamda, Çanakkale’nin Biga ilçesindeki Bahçeşehir Okulu’nda yaşanan trajik bir olaya da değindi. Sekiz yaşındaki K.Y.K., okul bahçesinde oynarken eğimsiz ve sivri demir çitlere tırmanırken düştü ve çenesinden ağır yaralandı. Olay, Türkiye’de nadir görülen türden bir kaza olarak kayıtlara geçti. İlk müdahaleler sonrası çocuk, Uludağ Üniversitesi Hastanesi'nde tedavi altına alındı; ancak yapılan iki ameliyat başarısız oldu ve çocuk uzun süre sıvı diyetiyle beslenmek zorunda kaldı.

Saymaz, okul yönetimi ve eğitim kadrosunun kazadan sonra yetersiz güvenlik önlemleri ve yaralanmaların önlenmesi konusundaki eksiklikleri nedeniyle eleştirildiğini belirtti. İlk bilirkişi raporunda okul yöneticileri kusurlu bulunsa da, ikinci raporda sahtekarlık iddiaları gündeme geldi. Kazadan sonra değiştirilen çitlerin fotoğrafları üzerinden yapılan değerlendirmeyle olayın "kötü bir tesadüf" olarak nitelendirilmesi tepkilere yol açtı.