ANAR Genel Müdürü Uslu: Beka sorunu yok, ekonomik kriz var

ANAR Genel Müdürü Uslu: Beka sorunu yok, ekonomik kriz var

ANAR Genel Müdürü Uslu: Beka sorunu yok, eko... Ekonomik türbülansın etkisiyle seçmenlerin bir kısmı Cumhur İttifakı havuzunun dışına çıkıyor. Cumhur İttifakı beka söylemiyle seçmenlerini konsolide etmeye çalışıyor ancak başarılı olduğu söylenemez. Ekonomik kriz...

Ekonomik türbülansın etkisiyle seçmenlerin bir kısmı Cumhur İttifakı havuzunun dışına çıkıyor. Cumhur İttifakı beka söylemiyle seçmenlerini konsolide etmeye çalışıyor ancak başarılı olduğu söylenemez. Ekonomik kriz ve ittifak muhalefete avantaj sağlıyor. Tablo, AKP’nin 9 puan kaybettiği 2009 yerel seçimlerine benziyor. AKP içinde ciddi enerji birikimi var ama mutlaka yeni parti kuracaklar diye bir şey yok.

BirGün’e konuşan Ankara Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (ANAR) sahibi ve Genel Müdürü Dr. İbrahim Uslu,  Erdoğan başta olmak üzere iktidar sözcülerinin hedef aldığı araştırma şirketlerinin saha çalışmalarından yola çıkarak sürece ilişkin gözlemlerini aktardı.

Erdoğan “ankete değil meydanlara bakın” söylemiyle araştırma şirketlerini hedef aldı. Sizce neden?

Kamuoyu kanaatlerindeki değişimi meydanlara bakarak anlamanız mümkün değil. Meydanlara gelenler zaten o partinin seçmenleri. Asıl meydanda olmayanların kanaatleri önemli. Araştırmalar da onun için yaptırılır. Araştırma sonuçları seçmenin psikolojisini hatta teşkilatların, kampanyayı yürütenlerin motivasyonlarını etkiliyor. Bu seçimde seçmen ittifak nedeniyle partisinden olmayan adaylara da oy verecek. Partinizden aday yok, motivasyonunuz yarım, bir de seçimin kaybedileceği beklentisi varsa o zaman sandığa gitmek seçmene ağır gelebilir. Bu psikolojiyi yönetmek için araştırmaları itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar.

Son düzlüğe girildi, saha gözlemleriniz nasıl?

İktidar, bu kez rekabeti yönetmekte biraz zorlanıyor. Bir sürü yenilik var, en önemlisi ittifak uygulamasının yan tesirleri. İki adayın yarıştığı her yerde ekonomik krizin de etkisiyle iktidar zorluk yaşıyor, çünkü iki aday yarıştığında fiili bölge barışı yüzde 50 oluyor. AKP yüzde 44 ile Ankara’yı kazanmıştı. Bu seçimde yüzde 44’le açık ara kaybeder. 50+1 zorunluluğu, ekonomik kriz atmosferinde AK Parti’yi en çok zorlayan faktör haline geldi. Çok sayıda seçim çevresinde iki aday yarışıyor. İki adayın yarıştığı her yerde yüzde 50 zorunlu. Oysa AKP çok domine ettiği, Kayseri, Konya, Kahramanmaraş, Erzurum gibi yerler hariç pek çok yerde yüzde 50’den düşük oylarla seçimi rahat kazanıyordu. Bu, MHP için daha yüksek handikap. Türkiye ortalaması 11 olan bir partinin yüzde 50’ye çıkması ve bunu da tamamen kendi seçmeni olmayanlar üzerinden başarması gerekiyor. Bu yan tesirleri hesaba katmamış olmak iktidar blokunun yaptığı en büyük hata.

İttifak, iktidar bloku açısından handikap yaratıyor diyorsunuz, muhalefete etkisi nasıl?

Muhalefet, ekonomik sorunlar nedeniyle biraz daha avantajlı. Çünkü insanların iktidar blokuna tepki göstermek için gidebilecekleri başka adres yok. Dolayısıyla iktidar blokundan kaçan oylar doğrudan diğer ittifaka yöneliyor. Bu da muhalefetin en büyük şansı oldu. Genel seçimde ittifak iktidar lehine sonuç yarattı. Ama bu seçimde kendilerine yüzde 50 barajı koydular. AKP Ankara’yı 2009’da yüzde 39’la kazandı. İstanbul’u son seçimde yüzde 47 ile kazanmıştı. Çıtayı yükseğe kaldırmak iktidar açısından önemli dezavantaj yarattı. Muhalefet bundan yararlanıyor ekonomik kriz nedeniyle. Kriz olmasaydı, ittifak kompikasyonları muhalefet açısından da sıkıntı yaratacaktı. Ama kriz döneminde insanlar iktidara tepki duyar. Öyle olunca muhalefet blokunda normalde yaşanmayacak bir seçmen kümelenmesi yaşanıyor.

İktidarın tanzim satış gibi attığı adımların etkisi oldu mu?

Gözlemlerimize göre etkisi olmadı, enflasyonu etkilemediği de ortada. Tüketici sadece tanzim satıştaki ürünleri tüketmiyor, gıda fiyatları da artmaya devam ediyor. Temel sorun enflasyon. İnsanların ekonomiyle ilgili sorunları gerilemedi. Aslında ekonomik sorunlar 2018’in başından beri ilk sırada ama bunu zikredenlerin oranı daha düşüktü. 2018’in başında bu rakam yüzde 50’lerin altındaydı. Ağustos ayından itibaren rakam yükseldi. Şu anda 4 kişiden 3’ü ekonomiyle ilgili problemini dile getiriyor.

Başta İstanbul, Ankara gibi büyükşehirler olmak üzere önemli illere bakıldığında nasıl bir tablo var?

İki adayın yarıştığı her yerde seçimin başa baş ve kritik geçeceğini ortaya koyuyor veriler. İktidar, Konya, Kayseri, Maraş, Malatya, Erzurum’da, CHP de İzmir de rahat ama onun dışındaki bir çok yerde ciddi rekabet söz konusu. İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, Antalya, Muğla, Aydın, Denizli, Manisa, Balıkesir, Bursa, Tekirdağ, Eskişehir rekabetin en sert yaşandığı yerler. Bu illerde seçim ortada. Muğla, Eskişehir kısmen Tekirdağ, CHP’nin rahat kazandığı yerlerdi. Şimdi onlar karşıda oluşan blok nedeniyle tehdit altında. Geçen seçimde Adana, Mersin, Manisa’yı MHP çok rahat kazanmıştı. Şimdi oralarda ciddi bir rekabetle karşı karşıyalar. AKP açısından da İstanbul, Ankara, Denizli, Balıkesir, Bursa’da ciddi rekabet var. Çok sert rekabet var ancak muhalefet kriz nedeniyle burun farkıyla avantajlı. Totalde “ittifak kime yaradı” derseniz muhalefetin bundan daha karlı çıkmasını en olası senaryo olarak gözlemliyorum.

Erdoğan yerel seçim değil genel seçim havasında bir kampanya yürütüyor. Seçmeni nasıl etkiliyor bu söylem?

Erdoğan’ın söylemi nedeniyle seçmenler makro faktörlere odaklanıyor. O zaman da ekonomi birinci gündem haline geliyor ve iktidar açısından dezavantajlı bir durum oluşuyor. Dolayısıyla AKP açısından en rasyonel strateji belki yerel seçime odaklanmak ve makro faktörleri tartıştırmamaktı. Ekonomik problemler iktidar açısından dezavantaj yaratıyor onu gidermek için siyasi kimliğe vurgu yapan bir kampanya yürütüyorlar. Ancak tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de seçmenlerin tercihlerini etkileyen iki temel faktör var. Seçmenler siyasal kimliğe ve iktidarların ekonomik performansına göre oy kullanırlar. Eğer ekonomide istikrar, stabilize söz konusuysa o zaman siyasi kimlik tercihleri belirlemek açısından öne çıkar. Ama ekonomik türbülans varsa siyasal kimliklerin etkisi zayıflar. İnsanlar krizlerde iktidarları cezalandırıcı bir tercih ortaya koyarlar. Türkiye’de ekonomik türbülans var. İktidar siyasal tercihler üzerinden genel seçim tadında bir kampanya yürüttüğünde aslında muhalefete de krizi kullanma imkânı sağlıyor. Ekonomik tablonun yarattığı dezavantaj iktidarın başına bela oluyor.

Önceki seçimlerden farklı bir tablo var ve farklı sonuç kaçınılmaz görünüyor, diyorsunuz.

Bugün için 2009 seçimleri laboratuvar işlevi görüyor aslında. O süreçte AK Parti’ye kapatma davası açılmıştı ve bu seçmeninin duygusal bağlarını, aidiyetini güçlendiren bir etki yarattı. Seçime kısa süre kala da “one minute” yaşandı. Bu da duygusal bağlarını iyice güçlendirdi. AKP’nin oy kaybının beklenmediği bu tabloda ancak bir başka realite daha yaşanıyordu. Avrupa’yı etkileyen küresel krizden Türkiye de bir miktar etkilendi ve sonuçta AKP o seçimden 9 puan oy kaybederek çıktı. Seçmen, ekonomik çıkarlar mı, siyasal kimlik mi ikilemine girdiğinde çoğunlukla ekonomiyi tercih ediyor. Şu anda da yine bir yerel seçim, yine ekonomik sorunlar var, iktidar siyasal kimliği öne çıkarmaya çalışıyor ama sonucun 2009’a benzemesi yüksek bir olasılık

‘Beka’ söyleminin seçmendeki karşılığı nasıl?

Beka söylemi referandumda etkiliydi. Ancak o dönemde bugünkü seviyede ekonomik türbülans yoktu. Aynı söylem referandumdaki kadar etkili olmasa da genel seçimde de etkisini gösterdi. Buna rağmen AKP, 7.5 puan kaybetti. Bu argüman genel seçimde AKP seçmeninin diğer partilere değil, MHP’ye gitmesine neden oldu. Dolayısıyla oylar aynı havuzda kaldı, büyük bir sorun doğmadı. AKP milletvekili kaybetti ama ortağıyla istediği kanunu çıkarabilme gücüne sahip oldu. Ancak yerel seçimlerde ekonomik türbülansın etkisiyle seçmenlerin bir kısmı havuzda kalmıyor. Beka söylemi muhalefet seçmenini hedefleyen bir şey değil aslında. Bu söylemle kendi seçmenini konsolide etmeye, havuzun dışına çıkmasını önlemeye çalışıyorlar ancak başarılı oldukları söylenemez. Çünkü oy kayıpları gözlemliyoruz.

Güneydoğu’ya ilişkin nasıl bir gözleme sahipsiniz?

HDP’nin önceki seçimde kazandığı belediyeleri yeniden kazanmasını bekliyorum. O bölgedeki sondaj çalışmalarımızda HDP’nin gücünü büyük ölçüde koruduğunu gözlemliyoruz. 24 Haziran’dakine benzer bir tablonun yaşanacağını düşünüyorum, çünkü seçmen sadakatinin en yüksek olduğu parti HDP.

Seçmen sadakati diğer partilerde nasıl?

AKP, ikinci sırada. Ama seçmeninin sadakati biraz düştü. Son seçimde 7.5 puan civarında oy gitti, bu yüzde 15 seçmen kaybı demek. Ancak hala CHP ile birlikte ikinci sırada. Önceden MHP’de buralardaydı ama İYİ Parti bölünmesinden sonra seçmen kaybetti. AKP’de ekonomik kriz ve oy kayıplarına paralel sadakat azalıyor. AKP seçmeninin yaklaşık yüzde 65’i partiyi, yüzde 70’inden biraz fazlası da lideri başarılı buluyor. Bu değerler daha önce yüzde 80’lerin üzerindeydi.

Yeni parti arayışları hakkında ne diyorsunuz?

Yoğun bir seçmen talebinden bahsedemeyiz. Ama potansiyel var mı derseniz var. Her partinin içerisinde oy vermesine rağmen genel başkanını başarılı bulmayan seçmenler var. Aslında hepsi alternatif bulduğunda başka partiye yönelebilir. Dolayısıyla ‘siyasi partiler pazarı’nda ‘mutsuz müşteri’ kitlesi gözlemek mümkün. Şu an alternatif olmadığı için oy vermeyi sürdürüyorlar. Mesela 2002’de neredeyse parti değiştirmeyen seçmen kalmadı. İdeolojik bağlılığın çok yüksek olduğunu varsaydığımız milli görüş hareketinin bile (SAADET) AKP’den sonra kaça düştüğünü gördük. Fırsat bulduğunda özellikle sağ seçmen parti değiştirebiliyor. DSP’nin yüzde 22’den yüzde 2’ye düşüşünü yaşadık. Belli koşullar arasında her zaman yeni bir partinin şansı var. AKP ile bağı olan ve o tabana hitap edecek ciddi bir enerji birikimi var. Ama mutlaka yeni parti kuracaklar diye bir şey yok. AKP, Soylu ve Kurtulmuş’un partiye katılması sürecindeki gibi enerjiyi içine alabilir ya da çatışır, bunu zaman gösterecek.

"ANAR Genel Müdürü Uslu: Beka sorunu yok, ekonomik kriz var" haberi, 07 Mart 2019 tarihinde yazılmıştır. Politika kategorisi altında bulunan ANAR Genel Müdürü Uslu: Beka sorunu yok, ekonomik kriz var haberi 2019 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. ANAR Genel Müdürü Uslu: Beka sorunu yok, ekonomik kriz var 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Politika konusunda 27 Nisan 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 05:52 ABD'de Yılın İlk Banka İflası: Republic First Bank Kapanıyor
  2. 04:06 Müteahhitler yandı! 80 saatte ev yapan makine tanıtıldı
  3. 04:02 15 dakikada hazır: Tavada çıtır çıtır su böreği
  4. 03:56 Haziran ayına kadar köşeyi dönecek 4 burç: Bir anda zengin olacaklar
  5. 03:53 Yapay zeka, ünlü Raphael şaheserinde saklı gizemli detayı tespit etti
  6. 03:51 Türkiye’nin verisi Türkiye’de kalsın diye 3 İDN kurulacak!
  7. 03:41 Türkiye'de kaçacak yer kalmadı! 6'lık bir deprem Kayseri'den Mersin'e kadar etkili olabilir
  8. 03:40 27 Nı̇san 2024 günlük burç yorumları: Korkunuzu keşfederek kendinizi koruyun!
  9. 03:36 Bakan Hakan Fidan, belirli büyükelçilikler için yeni görevleri bildirdi
  10. 03:35 İşte topuk çatlağını silip geçen pratik yöntem!
  11. 03:34 İsrail ordusu, Beyt Lahiya'daki su kuyularının yüzde 70'ini hasara uğrattı
  12. 03:33 Beklenen KDV zammı geldi!
  13. 03:30 Toyota Avrupa, 2024'ün başında yüzde 10 büyüme kaydetti
  14. 03:30 Resmi Gazete'de bugün: 27 Nisan 2024 Resmi Gazete kararları
  15. 03:24 Yerli üretim Renault Duster için fiyat belirsizliği devam ediyor!
  16. 03:23 27 Nisan 2024 Günlük burç yorumları
  17. 03:22 Gününüze tat katacak Huriye tatlısı tarifi: Sadece 4 malzemeli!
  18. 03:20 4 mucize bir arada: Ödemi söküp atan çay tarifi!
  19. 03:19 Mercedes Benz S Serisi ve BMW 7 Serisi'ne Çin'den rakip geliyor
  20. 03:19 Hemen pişsin çok beğenilsin diyenlere irmikli etimek tatlısı tarifi
Politika Haberleri