Denize sıfır tesis Ensar Vakfı'na verildi

Birgün gazetesinden Aycan Karadağ'ın haberine göre, İzmir Urla'nın Zeytineli köyünde denize sıfır Devlet Hava Meydanları İşletmesi’ne (DHMİ) ait sosyal tesis, 2014 yılında kamu bütçesinden 5 milyon TL yatırım yapılarak yenilendi. 2015 yılında ise senelik 120 bin TL’ye Ensar Vakfı’na kiralandı. 2019 yılında ise tesisin Ensar Vakfı’na 49 yıllığına bedelsiz olarak tahsis edildiği ortaya çıktı. Vakfa tahsis edilen tesisteki binalar yıkılmaya başlandı. Ensar Vakfı’nın kendilerine tahsis edilen binaları yıkma hakkına sahip olmadığı öğrenilirken, bölgedeki yurttaşlar alanın ranta açılmasına tepki gösterdi.

Urla’da yaşayan eski CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekilli Zeynep Altıok, yaptığı açıklamada, “Ensar Vakfı, kendisine kiralanan bu tesis içerisindeki binaları yıkma hakkına sahip değil. Geçmiş yıllarda Urla Belediyesi’nden aldıkları izinin içeriğine göre sadece tadilat yapma hakları var. Ama tesislerin yıkılmasından anladığımız kadarı ile burayı rant amaçlı başka bir tesis olarak dönüştürmeyi planlıyorlar. Soruşturduğumuz kadarı ile Urla Belediyesi’ne kayyum olarak atanan kaymakamın dahi konu ile ilgili hiçbir bilgisi yok. Geçmişte vakfın burayı gençlik kampı olarak dönüştüreceği söylenmişti” diye konuştu.

Ensar'a ihale kıyağı

“Gün geçmiyor ki cemaat ve vakıf yurtlarından çocuk istismarı, taciz, tecavüz haberleri almayalım" diyen Altıok sözlerini şöyle sürdürdü:

"Gençlerimizin bu ve benzer yapılanmalarda yaşamını yitirdi, şiddete maruz bırakıldılar. Çok acı intihar vakaları oldu. Biz Urlamızda bu tip yapılanmalar istemiyoruz. Zeytineli sahilinde yasalar gereği Ensar Vakfı, yıkılan eski binaların yerine yeniden imar yetkisi alamaz, sıfırdan inşaat yapamaz. Buna hiçbir kamu kurumunun da izin vermemesi gerekir. Tesis, daha önce kaçak yapılanma ile tamamen kişilere özel olarak kapatılan Hacılar Koyu’ndaki Urla Villaları’na komşu koyda yer alıyor. Burada olduğu gibi koyun birilerinin faydasına sunulmak üzere halkın sahil erişimini engelleyecek şekilde kapatılmasından endişe ediyoruz. Balıkçılıkla geçinen köylümüzün denizle bağını koparacak, her girişimi sorgularız. Biz Urlalılar süreci dikkatle takip ediyoruz. Aksi bir durumda tüm yasal haklarımızı kullanmaktan çekinmeyeceğiz.”