Diktatörün çaresizliği: 8 gündür şiddetli protesto var!

Lukaşenko karşıtlarının meydanlara sığmadığı görüldü. Öte yandan Lukaşenko miting yaparken İşçiler kendisini 'defol git' diyerek protesto etti.

Belarus'ta 9 Ağustos'ta yapılan tartışmalı devlet başkanlığı seçim sürecinin ardından bugün hem seçimden tartışmalı biçimde galip ayrılan Aleksandr Lukaşenko hem de muhalifler meydanlardaydı. Yüzde 80 oy alarak seçimi kazanan Lukaşenko büyük bir kalabalık toplayamazken muhalifler meydana sığmadı. Belarus'ta Cumhurbaşkanlığı seçimini Aleksandr Lukaşenko'nun kazanmasının ardından başlayan protestolar 8. gününe girdi.Sosyal medyadan yapılan çağrılar üzerine başta başkent Minsk olmak üzere sokaklara çıkan protestocular, Lukaşenko'nun görevi bırakması çağrısında bulundu. Minsk'te şehir merkezindeki Bağımsızlık Caddesi'nde bir araya gelerek yürüyüşe geçen gruptakiler, Stella Meydanı'na ulaştı. Güvenlik güçlerinin müdahale etmediği binlerce protestocu, ellerinde Belarus'un 1995'ten önce kullandığı kırmızı-beyaz bayraklarla Lukaşenko aleyhinde slogan attı. Bazı köprülerin ve binaların üzerine bu bayrağın çekilmesi dikkati çekti. Protestocuların akşam, hükümet binasının bulunduğu Bağımsızlık Meydanı'na geçmeyi planladığı öğrenildi.

LUKAŞENKO GÖSTERİLER ÖNCESİ HÜKÜMET MEYDANINDA MİTİNG DÜZENLEDİ

Gösteriler öncesinde Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko, hükümet binası önünde miting düzenledi. Bağımsızlık Meydanı'nda sabahtan itibaren yoğun güvenlik önlemi alındı, etrafta tarım ve iş makineleriyle bariyer oluşturuldu. Belarus bayraklarıyla miting meydanında toplanan taraftarları, Lukaşenko lehinde slogan attı. Mitinge Belarus Başbakanı Roman Golovçenko ve Cumhuriyet Konseyi Başkanı Natalya Koçanova da katıldı. Mitingde konuşan Lukaşenko, 1990’larda ülkedeki ekonomik durumun çok kötü olduğu bir zamanda kendisini halkın seçtiğini belirterek, "O zaman benden, çok genç, deneyimsiz bir insandan, halkı uçurumdan uzaklaştırmamı istediniz. Biz bunu yaptık. Milyonların hayalini yerine getirdik. Tarihimizde ilk kez bağımsız ve egemen bir devlet kurduk." dedi. Litvanya, Letonya, Polonya ve Ukrayna’nın Belarus’ta cumhurbaşkanlığı seçimlerinin tekrarlanmasını "emrettiğini" ifade eden Lukaşenko, onların istediği gibi yeniden seçim yapılırsa ülkenin hiçbir zaman istikrara kavuşmayacağını kaydetti. Lukaşenko, "Biz o zaman devlet, millet ve halk olarak öleceğiz." diye konuştu. Ülkesinin Rusya ve Avrupa arasında "sıhhi kordon" olmayacağını söyleyen Lukaşenko, "Avrupa için de tuvalet olmamalıyız." ifadesini kullandı. NATO birliklerinin Belarus’un yakınında iz sürdüğüne ve ülkenin batı sınırlarında askeri gücünü arttırdığına dikkati çeken Lukaşenko, ülkesinin bağımsızlığı ve egemenliğine vurgu yaptı. Yabancı "kukla oynatıcılarının" Belarus sınırlarını batıdan Minsk’e kadar getirmek istediklerini öne süren Lukaşenko, ülkesini kimseye teslim etmeyeceklerini vurguladı. Lukaşenko, "Tüm zorluk ve eksikliklere rağmen sizinle bu güzel ülkeyi kurduk. Bu ülkeyi kime vermeye karar verdiniz? Ben ölsem de bu ülkeyi kim vermek isterse buna izin vermeyeceğim." dedi. Muhalefete ve seçimlerde aday olanlara, halkın görüşlerini dikkate alma çağrısında bulunan Lukaşenko, seçimlerde hile yapılmasının mümkün olmadığını savundu.

LUKAŞENKO, PUTİN İLE TEKRAR TELEFONDA GÖRÜŞTÜ

Öte yandan, Lukaşenko, miting öncesinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile tekrar görüştü. Belarus Cumhurbaşkanlığı basın servisinden yapılan açıklamaya göre, iki lider telefon görüşmesinde Belarus’taki siyasi durumu müzakere etti. Liderler, durumun dış tehditler açısından ağırlaşması durumunda, Kolektif Güvenlik Antlaşması gereği öngörülen hükümlere uygun olarak tarafların ortak tepki vereceklerini teyit etti. Lukaşenko ve Putin dün de telefonda görüşmüştü.

"HALKIMIN ÖNÜNDE DİZ ÇÖKÜYORUM"

Lukaşenko, destekçilerine minnettar olduğunu yineleyerek, “Halkımın önünde diz çöküyorum. Daha önce uyarmıştım, seçimler ilgi çekici olacak, ardından daha ilgi çekici şeyler de olacak demiştim. Belarus’u koruyunuz, zira o artık torunlarınıza ait. Onlara ne kalacak? Çok ciddi zamanlardan geçiyoruz. Ülkeyi korumanız için sizleri çağırdım, biliniz ki bir sürü utanç verici pislik ortaya çıktı. Ama ben hayattayım ve kalmaya devam edeceğim. Şunu aklınızda tutun sizlere asla ihanet etmedim, asla etmeyeceğim” ifadelerini kullandı.