Diplomaları gibi kanıtları da sahte! İşte Abdülhamitçilerin Mehmet Akif Ersoy yalanları

TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’ın 2. Abdülhamit hakkında yaptığı açıklamanın ardından tarihin yeniden ve yalanlarla yazımı ile Cumhuriyet değerlerine yönelik saldırı kuvvetlendi. Yanardağ'ı hedef alan Cumhuriyet düşmanları, İstiklal Marşı'nın yazarı Mehmet Akif Ersoy’un Abdülhamit’e yazdığını iddia ettikleri şiir ile yalanlar üzerine tartışma yaratmaya devam etti. Gelin bir de  Mehmet Akif Ersoy’un kaleminden bakalım Abdülhamit’e...

Mehmet Akif Ersoy’un Abdülhamit’i anlattığı şiirleri bugün yapılmaya çalışılan tarihin yeniden yazım bahanelerinin ne kadar açmazda olduğunu da gösteriyor.

Mehmet Akif, yaşadığı son güne dek Abdülhamit’in yaptıklarına duyduğu düşmanlığı gizlemez, bunu şiirlerine de taşır. Ersoy, bu şiirinde Abdülhamit’in ölümünü diler, ölmemesi halinde vereceği hesaptan bahseder:

"Ortalık şöyle fena, böyle müzebzeb işler,

Ah o Yıldız’daki baykuş ölüvermezse eğer, âkıbet çok kötü…"

Ersoy, bir başka şiiriyle de böyle seslenir Abdülhamit’e

“âh efendim, o ne hayvan, o nasıl merkepti!

En hayır-hâhı idik, bizleri hattâ tepti. (...)

Sonra haysiyyet-i zâtiyye, şeref, şöhret, şan, daha bir hayli hurâfâta herîf olmuş esîr.

Sarmısak beynine etmez ki hakâik te'sîr."

Merdan Yanardağ sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Mehmet Akif Ersoy'un Abdülhamit için yazdığı dizeleri paylaşarak, "Bugün Abdülhamit’i tarihe bin bir yalan ekleyerek savunmaya kalkanlar, istiklal marşımızın yazarı Mehmet Akif Ersoy’a da saldırıya geçer mi..." diye sordu.

SAHTE KANITLAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan kıdem tazminatı açıklaması

Yanardağ'ın sorusunun ardından Ersoy'dan Abdülhamit'e yazıldığı iddia edilen bir şiir dolaşıma girdi ancak söz konusu şiirin Süleyman Nazif'e ait olduğu ortaya çıktı.

'Diplomaları gibi, kanıtları da sahte' diyen Yanardağ, tarihi çarpıtmak isteyenlerin yalanlarını ortaya sererek, şöyle konuştu:

BİRİ İŞBİRLİKÇİ, BİRİ YURTSEVER FARK BU

Benim açımdan mesele bir Osmanlı sultanının kişiliği değil, ona hakaret etmek ise hiç değil. Mesele, Ortaçağ artığı çürümüş, ilkel bir sömürü düzenini korumak için yapılan zulümdür, despotluktur. Kişisel hırs ve ikbal için aydınlanma hareketini zorbalık ile ezmeye çalışmaktır.

Nazım Hikmet, İstiklal Marşı'nın yazarı Mehmet Akif için boşuna, "Akif büyük adam, inançlı adam" dememiş.. Akif, soylu bir şair, bir yurtsever ve tutarlı bir özgürlükçü... Bir ilke adamı.

Gericilerin M. Akif'in Abdülhamit'e düşman olabileceğini akılları almıyor. Oysa, biri yurtsever, diğeri işbirlikçi.. Biri hürriyet yanlısı diğeri despot.. Fark bu.

Buyurun sahte şiirler nasıl yazılmış.. Muhafazakar tarihçiler ve edebiyatçılar açıklıyor:

DİPLOMALARI GİBİ KANITLARI DA SAHTE

Sahte bu.. Abdülhamitçiler, Mehmet Akif öldükten sonra böyle sahte şiirler uydurdu.. Tam bir zavallılık ve cehalet.. Bu şiirleri Süleyman Nazif yazdığı ortaya çıktı. Öyle ki, fesli Kadir Mısıroğlu bile "bizi tefe koyarlar" diye yayınlamıyor. Diplomaları gibi, kanıtları da sahte..