Ekrem İmamoğlu’nun makamına astığı ‘Atatürk tablosunun’ ressamı ilk kez konuştu

Ekrem İmamoğlu'nun 23 Haziran'da yeniden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçilmesinden sonra makamına geri dönen Atatürk tablosunun ressamı Florans Atlantis ilk kez konuştu.

Yurttaş TV muhabiri Umut Doğan Yıldız'ın sorularını yanıtlayan Florans Atlantis, Türkiye'nin gündemine oturan Atatürk tablosunun öyküsünü anlattı.

Atatürk tablosunu yapma teklifinin Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu dönemde Ekrem İmamoğlu tarafından geldiğini belirten Atlantis, "Atatürk'ün yurttaşı dinleme görüntüsü Ekrem Başkan'ın çok ilgisini çekmişti. O hem üzgün ve hem de dikkatli dinlemesini vurgulamamı istedi. Oradan çıktı bu fikir" dedi.

31 Mart seçimlerinin ardından aynı tablonun benzerinin yapılmasının teklif edildiğini ifade eden Atlantis, "Tablonun bu kadar gündeme geleceğini düşünmemiştim. Uzun süre sanattan mesafe durduğumuz bir ortamda yaşıyoruz. Ne zaman ekonomi insanlara sıkıntı veriyorsa, insanlar sanattan uzak duruyor. Bu resim ülkemizde tekrar sanatı hatırlattıysa ne mutlu bana" dedi.

'TABLONUN KALDIRILMASINA ANLAM VEREMEDİM'

Atlantis, tablonun İmamoğlu'nun mazbatasının geri alınmasının ardından İBB'deki makam odasından kaldırılmasına anlam veremediğini kaydederek, "Orada durabilirdi. Oranın değerini düşüren bir şey değil bu. Olumsuz bir tarafı yok ki. Ben anlam veremedim. Acaba neden kaldırıldı? Çözmüş değilim" diye konuştu.

23 Haziran seçimlerinin ardından tablonun İBB'ye geri dönmesinden mutluluk duyduğunu dile getiren Atlantis, "Bir sanatçının eseri halk tarafından seviliyorsa, isteniliyorsa bunun daha farklı bir mutluluğu var sanatçı için. Ben şu anda eserin vasıtasıyla halkla birebir iletişime geçmiş durumdayım. Harika bir duygu" ifadelerini kullandı.

Atlantis, tabloyu çizerken hissettiklerini ve tabloyu ressam gözüyle şu ifadelerle anlattı:

Herkesin tanıdığı bir karakterin resmini yapmak çoğu ressam için zor bir şey. Bu herkesin tanıdığı biri ise, bu bir liderse, bu bir halk kahramanı ise daha da önem arz ediyor. En ufak hata farklı algılanabilir. Bu düz bir fotoğraf gibi düşünülmemeli. Bunun bir konusu var. Resmin duygunu anlamam gerekiyor. O vatandaş nasıl bir sıkıntıyla kendi sorununu anlatıyor Atatürk'e... Bu çok eski bir fotoğraf. Benim anlamam gerekiyor. Hem üzgünlüğü, hem önemsemeyi yüz ifadesinde benim göstermem gerekiyor. Bunu hissetmeden, anlamadan bu resmi benim yapmamam gerekiyordu. Söz verdiğim zaman hatta yetiştiremedim. Çünkü benim hissetmem gerekiyordu. Esas verilmesi gereken mesaj 3-4 kişi arasında geçiyordu. Özellikle o vatandaş ve Atatürk arasında geçiyordu. Ben de onu vermeye çalıştım.