Ender İmrek, Evrensel’e açılan soruşturmanın gerekçesini açıkladı: Emine Hanım'a güzel sözler söylememiş olmam

Basın İlan Kurumu'nun (BİK) Evrensel'e 2019 yılında uyguladığı ilan durdurma cezasının ardından gazeteye bir daha reklam vermezken geçtiğimiz yıl içinde farklı haberler gerekçesiyle 68 gün daha ceza kesti. Evrensel gazetesi reklamında sarı, kırmızı, yeşil renklerinde şal tutan bir çocuk yer aldığı gerekçesiyle RTÜK'ün TELE1'e ceza kesmesinin ardından 2021'in ilk günlerinde de Ticaret Bakanlığı, Evrensel gazetesine 20 bin 953 TL idari para cezası verdi. Evrensel'e açılan cezaları ve soruşturmaları Musa Özuğurlu'nun sunduğu Gün Başlıyor programında değerlendiren Evrensel gazetesi yazarı Ender İmlek, Emine Erdoğan'ın Hermes marka çantasına ilişkin bir yazı nedeniyle başlatılan soruşturmanın gerekçesinin "Emine Erdoğan'a güzel vasıflar atfetmeyerek hakaret etmek" olduğunu söyledi.

İmrek şöyle konuştu:

"Böylesi bir ülkede bir First Lady'nin o dönem 144 işçinin asgari ücretine denk gelen çantayla Türkiye'nin itibar kazanmayacağını, bunun sarayda lüks içinde yüzerken halkın yokluk içinde olduğuna dikkat çeken bir yazı yazmıştık. Tabi aynı günlerde CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'da hedef haline getirildi ve savcılar harekete geçti.

Bu iki olaydan yola çıkarak bunlar Türkiye'ye itibar kazandıracak olaylar değil konulu bir yazı yazmıştık. İtibar işsizliğin ortadan kaldırılmasıyla olur; sosyal yaşamda, adil yargılamada olur. Yazının ardından hızlıca hakkımızda bir soruşturma başlatıldı. Bu soruşturmanın basın savcıları tarafından değil başka savcılar tarafından açıldığını alelacele gördük. Tabii biz basın savcılığının açması gerektiğini söyledik, ifade vermedik.

Daha sonra basın savcısı harekete geçti, soruşturma açtı ve mahkeme başladı. Aslında mahkemeye konu olacak bir yazı değildi ama açıldı. Aslında savcılığın iddianamesinde de dönemi izah eden ifadeler yer aldı. İddianamede benim hakaret ettiğime dair kullanılan cümle aynen şöyle: Emine Erdoğan'a güzel vasıflar atfetmeyerek hakaret etmek. Yani Emine Hanım'a güzel sözler söylememiş olmamız hakaret kabul edilmişti."