Fehmi Koru: Bizim medya ile dünya medyası arasındaki değerlendirme farkı bu kadar mı olmalı, hayret

Fehmi Koru: Bizim medya ile dünya medyası arasındaki değerlendirme farkı bu kadar mı olmalı, hayret

Fehmi Koru: Bizim medya ile dünya medyası ar... Geçmişte günde bir kez gelen rapor son günlerde birkaç keze çıktı.

Yıllardır ülkemiz siyasetiyle ilgili yabancı medyada çıkan haber ve yazılardan haberdar olmamı sağlayan bir hizmetin abonesiyim. Google karşılıksız veriyor o hizmeti. Taradığı dünya basınından içinde ‘Tayyip Erdoğan’ ismi geçen ne kadar haber ve yazı varsa onları bana raporluyor Google.

Her gün.

Geçmişte günde bir kez gelen rapor son günlerde birkaç keze çıktı.

Dünya bizimle ve neler yaşadığımızla yakından ilgili.

Ülkenin kapılarını deprem sonrası yabancı arama-kurtarma ekiplerine açmamızın da bunda katkısı var. Tam 88 ülkeden 12 bine yakın yabancı deprem bölgesinde görev aldı. Bakan açıklamasına göre, gelenlerden 23 ülke ayrılsa da, yeni ülkeler gelmeye devam ediyor.

Onlar geldikçe ülkelerinin medyası da muhabirlerini onları -dolayısıyla deprem sonrası faaliyetleri ve yine dolayısıyla ülkede olup bitenleri- izlemek üzere Türkiye’ye gönderiyor.

Google raporu gelmese de günlük gazete okuma faaliyetim içerisine giren New York Times, Wall Street Journal, Washington Post -bunlar ABD’de çıkanlar- ile Daily Mail, Daily Telegraph ve Guardian -bunlar da İngiliz- gazetelerine her gün göz gezdiriyorum.

Medyada yoğun bir ilgi var ülkemizdeki depreme.

Bir sebep, depremin şiddeti. Bir de şu ana kadar 40.642 olarak açıklanmış olan can kayıplarının fazlalığı. [Dünya medyası Suriye’de de can alıcı etkisini gösteren depremin kayıp sayısının oradakilerle birlikte 80 bini bulabileceği tahmininde.]

Türkiye ‘3. dünya ülkesi’ sınıfında sayılmadığı için, 7.7 şiddeti ile, açıklanan can kaybı sayısı örtüşmüyor.

Japonya’da 2011 yılı Mart ayında yaşanan 9.1 şiddetindeki depremde 18.428 kişi hayatını kaybetmişti. Buna karşılık, ‘3. dünya ülkesi’ sayılan Pakistan’da, 2005 yılında görülen şiddeti 7.6 olan depremde, 76.213 kişi can verdi. Japonya depremi ile aynı şiddetteki (9.1) Endonezya depreminde (Aralık 2004) ölen sayısı ise 227.899.

Ardı ardına gelen ilki 7.7, ikincisi 7.6 şiddetinde iki deprem, ülkemizin dışa dönük yüzünün fiyakasını bozmuşa benziyor.

[Nedense yabancı kaynaklar, bizde önce 7.4, daha sonra 7.7 olarak açıklanan ilk depremin şiddetini 7.8 olarak aktarmakta ısrarlı.]

Fiyaka bozulmasından kastım dışarıda çıkan haberler ve onlara dayalı yorumlardaki üslup. 

Beni en çok şaşırtan, ABD’nin öndegelen üniversitelerinden birinin, dünya haberlerine de yer veren internet sitesinde çıkan bir değerlendirme oldu. Duke Üniversitesi’nde okuyan Türk ve Türk olmayan öğrenciler ve öğretim üyeleriyle görüşülerek kaleme alınmış yazının başlığı şu: “Türkiye’nin kaderi beceriksizliklerle mühürlenmiş durumda: Hem yapısal hem de politik başarısızlıklarla.” 

Haberde her ne kadar depremin ‘asrın felaketi’ olarak yorumlanabilecek yıkıcı etkisine değinilse de, sitenin her konuştuğu kişi, konuyu hemen doğal afetin muhtemel politik sonuçlarına getirmeden edememiş.

Uzman ekipleriyle enkazdan insanları canlı çıkarmada başarılı çalışmalarıyla bizim medyada da övülen İsrail’in Haaretz gazetesinde, iki ülkenin yüksek eğitim kurumlarında dersler veren Louis Fishman’ın bir yazısı yayımlandı. Yazının başlığı dikkat çekici: “Deprem Erdoğan’ın ‘Yeni Türkiye’ iddiasının fiyakasını bozdu.”

Wall Street JOurnal’den..

Dünya sermaye çevrelerinin Financial Times ile birlikte göz atmadan duramadığı ABD’nin en yüksek tiraja sahip gazetesi Wall Street Journal (WSJ), depremin ilk gününden başlayarak Türkiye’yi yakın takip altında tutuyor. 

Dün, Kahramanmaraş’taki bir deprem çadırında kılınan cuma namazı fotoğrafı eşliğinde zenginleştirdiği haberinin başlığı, ekonomi çevrelerini ilgilendirme açısından, hayra alamet sayılmaz.

Başlık şu: “Deprem Türkiye’nin zaten sorunlu ekonomisine darbe vurdu.”

Depremin ekonomimize verebileceği muhtemel maddi zararı da bir kurumun raporundan 84 milyar dolar olarak aktarıyor WSJ. Bu da 2022 milli gelirinin %10’u oluyor. Gazete, Tayyip Erdoğan liderliğindeki AK Parti’nin, iktidarının ilk bölümünde, milyonlarca insanımızı orta sınıf haline getirdiğini de kayda geçiriyor. 

Haberde, Merkez Bankası’nın TL’yi dengede tutabilmek için 100 milyar dolardan fazla kaynağı harcadığı bilgisi de yer alıyor.

TIME dergisi doğrudan politik bir değerlendirme ile depremi ele almış. Daha başlığından deprem sonrasında yaşanan bazı sorunlardan dolayı Cumhurbaşkanı Erdoğan suçlanıyor. Depremde yıkılan binaların müteahhitlerinin AK Parti’ye yakın olduklarını, hükümetin kendi çıkardığı yapı yönetmeliklerini uygulamadığını, standartlara uymayan binalara aflar çıkarıldığını da okuyor TIME okurları.

Yazıda bizde itibar gören gazeteler ile TV kanallarında karşımıza çıkmayan pek çok olumsuz ayrıntıya daha yer verilmiş. 

Depremzedelerle görüşülerek…

Yazıyı kaleme alan muhabir, iktidarın yıkılan binaların yeniden inşası için bir yıllık hedef koyduğunu, bu yüzden kısa süre sonra yapılması gereken seçimi erteletme niyetinde olduğunu da kayda geçirmiş.

Washington Post gazetesi de depremi politikayı etkileyen yönüyle değerlendiren bir yazıyla çıktı. Henry Olsen imzasını taşıyan yazının başlığı bayağı provakatif: “Erdoğan’ın Türkiye’de seçimi ertelemesi için depremi kullanmasına müsaade edilmemeli.” 

Erdoğan’ın şahsen o konuda hiç görüş açıklamamasına rağmen bazı AK Partililer tarafından erteleme konusunun gündeme taşındığını söyleyen yazar, konunun gündeme taşınmasının halkı buna hazırlama amaçlı bir girişim olabileceğini de -o bunu ‘trial balloon’ deyimiyle açıklamış- ileri sürüyor.

İlginç olan şu satırlar: “Joe Biden ve diğer Batılı liderler böyle bir girişime şiddetle karşı çıkmalılar. Türkiye’de demokrasi zaten düşüşte. Muhalefetin kazanabileceği seçimi ertelemek Türkiye’de gerilimi artırabilir. NATO’nun önemli bir üyesi de olan ülkeyi iç karışıklıklara ve otoriterlik kampına itmek Batı’nın çıkarına değildir.”

Rusya’dan S-400’leri aldığından satışı iptal edilen F-35’ler için ödediği 1.4 milyar doların iadesini Türkiye’nin talep ettiğini duyuran yazar, “Biden ödemeyi ancak seçimin Haziran ayında yapılması karşılığında yapmayı kabullensin” teklifinde bulunuyor.

Gün boıyu yabancı basında çıkmakta olan başka yazıları da gönderecektir Google, ancak bu kadarı bile benim içimi karartmaya yetti.

"Fehmi Koru: Bizim medya ile dünya medyası arasındaki değerlendirme farkı bu kadar mı olmalı, hayret" haberi, 19 Şubat 2023 tarihinde yazılmıştır. 19 Şubat 2023 tarihinde de güncellenmiştir. Medya kategorisi altında bulunan Fehmi Koru: Bizim medya ile dünya medyası arasındaki değerlendirme farkı bu kadar mı olmalı, hayret haberi 2023 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. Fehmi Koru: Bizim medya ile dünya medyası arasındaki değerlendirme farkı bu kadar mı olmalı, hayret 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Medya konusunda 30 Nisan 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 15:44 Fenerbahçe Beko, Kritik Maç Öncesi Hazır
  2. 15:38 Gelin Damada Öyle Bir Şov Yaptı Ki! Resmen Dansöz Oldu!
  3. 15:37 Kolombiya'da Helikopter Kazası: 9 Asker Hayatını Kaybetti
  4. 15:35 Merkez Bankası Başkanı Karahan'dan enflasyon itirafı geldi: "Tahminlerimizin üzerinde!"
  5. 15:34 Fenerbahçe'den İsmail Kartal ve Dzeko çıkışı!
  6. 15:34 Bakan Özhaseki: Sene Sonuna Kadar 200 Bin Konut Teslim Edilecek
  7. 15:28 Ensar Vakfı, İsrail'le ticareti inkar etmeye çalışırken doğruladı
  8. 15:27 Ünlü Model Didem Soydan'dan Bornozlu Haller!
  9. 15:27 Genç Sadâ Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması
  10. 15:23 Görsel Kişilik Testi: Kendine Güven mi, Endişe mi?
  11. 15:18 Kibariye'den İhanet İddialarına Skandal Sözler ile Savunma!
  12. 15:15 Süper Lig'de Gol Krallığı Heyecanı: Icardi Önde, Dzeko Sessiz!
  13. 15:12 Bahçeli'den açıklama: "Türk-Kürt ayrışmasını çözecek olan bu millet ve onun iradesidir"
  14. 15:11 Bayern Münih ve Real Madrid Arasındaki Yarı Final Heyecanı
  15. 15:05 Columbia Üniversitesi'nde Filistin Protestoları: Hamilton Hall İşgal Edildi
  16. 15:03 İmamoğlu Eyüpsultan Belediyesi’ni ziyaret etti
  17. 15:03 İlknur Çetin için yürekler bir arada!
  18. 14:54 Elektrikli Araçların Kökenleri: 1900'lü Yıllara Yolculuk
  19. 14:46 İsrail'in Refah'a Giriş Kararı Beklenirken: Hamas ile Rehine Takası Gündemde
  20. 14:38 Taraklı'daki 508 Yıllık Yunus Paşa Camii: Osmanlı'nın İzinde
Medya Haberleri