Fransa’da oylar Almanya ve Avusturya’nın soruşturma açtığı kurumda verilecek

ABC Haber Merkezi

Lyon ve Strasbourg Konsolosluklarından yapılan duyurularda, “başkonsolosluk hizmet binalarının fiziki altyapısının sandık kurulmasına uygun olmaması nedeniyle'' sandıkların bu salonlara taşınacağı ifade edildi.

Duyurularda DİTİB’in ismi geçmiyor ancak oy kullanımı için gösterilen adresler DİTİB’e ait.

I'Humanite'ye konuşan Strasbourg Aleviler Federasyonu Başkan Yardımcısı Güneş Deli, “Konsolosluk, derneğin oylama için kullanılacak odasının boş olduğunu söyledi. Ancak dini ibarelerin olmadığı, tarafsız bir mekan bulunabileceğini düşünüyoruz, Türkiye yasaları seçimlerim laik mekanlarda gerçekleşmesini öngörüyor'' dedi.

Devrimci İşçi Dernekleri Federasyonu’ndan İbrahim Genç de “Müslüman olmayan biri için, camiye oy vermeye gitmek anlaşılmaz bir durum'' diye konuştu.

Strasbourg Kürt dernekleri adına konuşan Hélène Dersin ise tarafsız bir mekan sağlanmaması nedeniyle “evet'' ve “hayır'' destekçileri arasında gerginlik yaşanabileceğini söyledi, “İnsanlar psikolojik olarak bu durumdan rahatsız olacaktır, bazıları oy kullanmaya gitmeyebilir''dedi.

l’Humanité’den Jean-Jacques Régibier’in haberine göre, DIDF, Alevi Merkezi ve Kürt dernekleri, Grand-Est Valiliği’ne başvurarak “Erdoğan hükümetinin halkoylamasını dini lokallerde örgütleyerek, bölgede yaşayan laik ve demokratik Türkiye vatandaşlarının seçme hakkını en özgür şekilde kullanmaktan alıkoyduğunu'' söyledi.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI BAŞVURMUŞTU

Dışişleri Bakanlığı, YSK mevzuatında yasaklı olmasına rağmen 16 Ocak’ta YSK’ya başkanlık referandumunda Fransa’daki yurttaşların DİTİB’in Fransa binasında oy kullanması için başvuru yapmıştı.

ALMANYA’DA VE AVUSTURYA’DA CASUSLUK İNCELEMESİ BAŞLATILMIŞTI

Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı Avusturya Türk İslam Birliği ve Almanya’da bulunan Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’ne AKP lehine casusluk yaptığı yönünde soruşturma açılmıştı.

Avusturya Yeşiller Partisi Güvenlik Sözcüsü Peter Pilz, Avusturya İslam Birliği’nin mali denetime tabi tutulması kararının ardından, 15 Şubat’ta yaptığı konuşmasında “Gizli belgeleri Avrupa çapında paylaşırız. Türkiye hükümeti o zaman 30 devletle aynı anda baş etmek zorunda kalır'' demişti.