Güleda Cankel davasında karara yapılan itiraz reddedildi: Jet hızıyla verilmiş siyasi bir karar

20 Ağustos 2020'de Isparta 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Zafer Pehlivan isimli erkeğe Güleda Cankel'i kasten öldürdüğü suçlamasıyla müebbet hapis cezası verildi. Cankel Ailesi ve avukatları 'tasarlayarak ve canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle 8 Aralık 2020'de İstinaf Mahkemesi'ne başvurdu. Talebi inceleyen Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, 14 Aralık 2020’de kararını açıklayarak yerel mahkemenin kararını 'hukuka uygun' buldu.

BirGün'den Dilan Esen'in haberine göre Güleda Cankel'in, katil Zafer Pehlivan tarafından defalarca darp ve tehdit edildiğini hatta olayın polise de yansıdığını hatırlatan Cankel Ailesi avukatı Alev Öztürk, istinaf mahkemesinin kararını değerlendirdi. Pehlivan'ın mektuplarında cinayeti, önceden tasarladığını itiraf ettiğini anımsatan Öztürk, olayın polise intikal etmesine rağmen 6284 sayılı kanunun uygulanmadığına da değindi.

"KARAR GENCECİK BİR KADINI KATLEDEN SANIĞIN KORUNMASINA HİZMET EDİYOR"

Cankel'in vahşice öldürüldüğünü söyleyen Öztürk, istinafın ilk kez bir dosyayı 6 gün içinde onadığına dikkat çekerek, şöyle konuştu: "İstinaf mahkemelerinde tutukluluk halinin değişme ihtimali olan dosyaların bile aylarca, yıllarca beklediği düşünülecek olursa bu kararın Türkiye’de ilk olduğundan eminiz. Dosyanın tümünü okumaya dahi yetmeyecek 6 gün gibi kısa bir sürede, dilekçelerimizi dahi okumadan deliller tartışılmadan, dosya incelenmeden jet hızıyla verilen bu karar siyasi. Bu karar adaletin tecellisine değil, gencecik bir kadını vahşice katleden sanığın korunmasına hizmet ediyor." Dosyayı Yargıtay'a taşıyacaklarını aktaran Öztürk, "En başta 6284’ü uygulamadılar ve cinayetin önünü açtılar. Şimdi de yasaları uygulamayıp erkeği koruyorlar" dedi.

"OLAY KOLLUĞA GİTMİŞ AMA İŞLEM YAPILMAMIŞ"

Olay sırasında görevli olan polisler hakkındaki ‘görevi kötüye kullanmak’ ve ‘taksirle ölüme sebep olmak’tan başlatılan soruşturmanın da hâlâ sürdüğünü belirten Öztürk, şunları söyledi: "Emniyet müdürünün soruşturulmasına izin verilmedi. Tasarlanmış bir cinayet, olay kolluğa gitmiş, buna rağmen işlem yapılmamış. İstinafın reddinin biraz da polisleri korumak için yapıldığını düşünüyorum. Tasarlamanın var olması polisin ihmalini de gözler önüne sermiş olacaktı"